Güncel
Mazlumder neden olağanüstü genel kurula gidiyor? Ramazan Beyhan'dan açıklama geldi
Mazlumder Genel Başkan Adayı ve İstanbul Şube başkanı Ramazan Beyhan, derneği raporlarındaki sorunlu dil, yönetsel birtakım problemler, istişarenin terk edilmesi ile genel yönetim kurulundaki kişiler arasındaki gerilimden dolayı mahkeme kararıyla seçimli olağanüstü genel kurula gidildiğini belirterek, "Mazlumder'de bir güven kaybının yaşandığını gördük. Mazlumder'in kendi misyonuna uygun hareket etmesi gerekiyor. Onun için Mazlumder'in kodlarına geri dönmesini istiyoruz." dedi.
Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açarak dernek yönetiminin değişmesi için olağanüstü genel kurul yapılması yönünde karar çıkartan Beyhan, AA muhabirine açıklama yaptı.
Beyhan, Mazlumder'in çeyrek asırdır, "Kim olursa olsun zalime karşı, kim olursa olsun mazlumdan yana" sloganıyla insan hakları mücadelesi veren bir sivil toplum kuruluşu olduğunu ve bütün çaba, gayret ve taleplerinin ilk yola çıktığı günden bu yana ilkeleri, amaçları ne ise bundan sapmadan Mazlumder'in yoluna devam etmesi olduğunu ifade etti.
Beyhan, "Mazlumder'in mevcut yönetiminin raporlarda sorunlu dil kullanması, yönetsel birtakım problemler, istişarenin terk edilmesi, yetkili ve sorumlu birimler olmasına rağmen başka birtakım çalışma grupları oluşturularak ve yeterince istişare edilmeden raporların kamuoyuna açıklanması ve genel yönetim kurulundaki arkadaşların arasındaki gerilim, meselelerin detaylı ve seviyeli şekilde tartışılmaması, bizi netice itibarıyla bir olağanüstü genel kurulu sürecine götürdü." diye konuştu.
Mazlumder'in 396 delegesi olduğunu, bunların 192'sinin genel kurul için imza topladıklarını ancak mevcut yönetimin "Buna gerek yok" diyerek seçime yanaşmadığını aktaran Beyhan, şöyle devam etti:
"Durum böyle olunca mahkemeye gitmek zorunda kaldık. Mahkeme de uzun sürdü. 6 Şubat 2017 tarihinde karar verildi. Bu süreçte arkadaşlar, delegelerin durumuna da itiraz etti. Mevcut yönetimin mahkemeye itirazları neticesinde daha önce imza veren tüm delegelerden yeniden imza istendi. Bunun üzerine delegeler yeniden imza beyanında bulundu. Mahkemenin atadığı bilirkişinin verdiği rapordan sonra mahkeme lehimize karar verdi. Mahkeme bir çağrı heyeti oluşturdu. Mahkemece belirlenen çağrı heyeti, olağanüstü genel kurula gidilmesi için yetkiyi aldı ve işlemler başladı. 19 Mart saat 13.00'te Ankara'da genel kurul yapılacak."
"İSTİŞARELERE ÖNEM VERİLMELİ"
"Maalesef mahkeme kararıyla olağanüstü genel kurulu gidiyoruz" diyen Beyhan, üye tabanlı bir insan hakları derneği olan Mazlumder'in herhangi bir siyasi anlayışın veya bir kliğin temsilcisi durumuna düşmemesi gerektiğini dile getirdi.
Mazlumder kapısının, hak arama bilincini önemseyen, adalet duygusu olan herkese açık olması gerektiğini dile getiren Beyhan, şunları kaydetti:
"Herkes buraya üye olabilmeli. Yönetim oluşturulurken de yine aynı şekilde katılımcı olması gerekir. Yani hem üye tabanında hem de yönetimde katılımcılık sağlanmalı. İkincisi kesinlikle istişarelere önem verilmeli. Bir karar alınırken, açıklama yapılırken, rapor hazırlanırken mutlaka detaylı görüşmeli yapılmalıdır. Ayrıca Mazlumder'in insan hakları konusundaki ihlalleri gündeme getirirken, siyasi endişelerden veya beklentilerden tamamen uzak olmalıdır. Yani hakem diliyle gelişmeleri ortaya koymalı ve sorunun çözüm odaklı tavır ortaya koymalıdır. Allah için şahitlik yapmalıdır. Mazlumder'in kodlarına geri dönmesini istiyoruz. Çünkü Mazlumder, geçmişte herhangi bir rapor yayımladığında açıklamaları itibar görür, dikkate alınırdı."
Olağanüstü Genel Kurula, hazırladıkları listeyle gideceklerini anlatan Beyhan, "Diğer arkadaşların liste çıkarıp çıkarmayacağını bilmiyoruz. Mahkeme bizim lehimize karar verdi. Ancak onlar kararı temyiz edecekler. Bundan sonra nasıl bir tavır sergileyeceklerini bilemiyoruz. Tüzüğümüze göre gerekçeli karar ortaya çıktıktan 15 gün içerisinde çağrı heyeti delegeyi toplar ve olağanüstü genel kurulu yapar." diye konuştu.
"MAZLUMDER SIRTINI NE MUHALEFET NE DE Ä°KTÄ°DARA YASLASIN"
Olağanüstü genel kurula direnilmesine anlam vermekte zorladıklarını vurgulayan Beyhan, seçilmiş 40 asil üyenin 5'te 1'nin genel kurul istemesi halinde seçime gidilmesi yönündeki tüzük maddelerine uyulmadığını belirtti.
Birtakım sorunlardan dolayı Mazlumder'de itibar kaybının yaşandığının görüldüğünü, aslında derneğin kendi misyonuna uygun hareket etmesi gerektiğini söyleyen Beyhan, şöyle konuştu:
"Raporlarda objektif olunmadı ve kullanılan dil de rahatsız edici görüldü. Raporlar hazırlanırken tanıkların ifadeleri tam yansıtılmadı. Bütün bunlardan dolayı bunların bir güven kaybına neden olduğunu gördük. Onun için de bir genel kurulun yapılmasını önerdik ama mevcut yönetimdeki arkadaşlarımız direnç gösterdi. Mesela siteden kaldırılan bir Silopi raporumuzu hazırlayan arkadaşımız, 'tanık ifadeleri tam yansıtılmadı. Polisin, askerin yaptığı hak ihlallerini yazdılar ama örgütün yaptığı haksızlıkları yazmadılar' dedi. Dolayısıyla iş bu kadar açık ifade edildikten sonra bunu sürdürmemizin bir anlamı kalmazdı. Hiçbir şey olmamış gibi hareket edemezdik. Mazlumder artık kendi kodlarına dönsün. Olup bitenleri, buradaki hak ihlallerini herhangi bir siyasi beklentisi olmadan, iktidar ve muhalefetin değirmenine su taşımadan gerçek ne ise onu dile getirsin. Üyelerimiz şahitliği doğru dürüst yapmamızı talep ediyor. Geçmişte iktidarlar değişmiş ama Mazlumder kendi ilkelerinden vazgeçmemiştir. Bizim istediğimiz Mazlumder'in ne iktidar ne de muhalefete sırtını yaslamadan yoluna devam etmesidir."
Mazlumder Genel Başkanlığına aday olan Ramazan Beyhan, iç meselelerin ister istemez derneğin etkinliğini azalttığı, Genel Merkezin tutumunun kısmen de olsa bir itibar kaybına sebep olduğunu vurgulayarak yönetim değişikliğiyle itibarın yeniden kazanılacağına inandığını sözlerine ekledi.
Henüz yorum yapılmamış.