Coğrafyamız
Türk gelin İsrail vizesine takıldı, çift ayrı düştü
Filistinli Yasir Diays ile evlenerek Batı Şeria'nın El Halil şehrine gelin giden Aydınlı Özge Diays, hastalanan annesini ziyaret için Filistin'den ayrılınca dönüşünde İsrail'in vize engeline takıldı. Türk gelin ne yapsa evine dönemeyince eşi çareyi Ürdün'e taşınmakta buldu. Çift bu şekilde birbirine kavuştu ancak evlerinden ayrı düştüler.
Filistinli Yasir Diays ile evlenerek Batı Şeria'nın El Halil şehrine gelin giden Aydınlı Özge Diays, hastalanan annesini ziyaret için ayrıldığı Filistin'deki evine İsrail'in vize engeli nedeniyle dönemiyor.
Filistinli damat Diays (28), işgal altındaki Batı Şeria'nın El Halil şehrinde telefon dükkanı işletiyordu. Beş çocuklu Diays ailesinin büyük oğlu Yasir'in eşi Özge Diays (26) Aydınlı bir ailenin kızı. Kayseri Erciyes Üniversitesi'nde okurken 2013'te tanışıp, sonraki yıl evlenen çiftin mutluluğu çok sürmeden İsrail engeline takılmış.
Düğünün ardından Türkiye'deki İsrail Büyükelçiliğine başvurarak üç aylık vize alabilen Türk gelin Diays, bu sayede eşinin memleketi El Halil'e gelebilmiş. Ancak İsrail makamları, eşinin Filistinli olmasına rağmen kendisine oturum izni vermeyi reddetmiş. Bir müddet eşiyle birlikte El Halil'deki evinde yaşayan Türk gelin, annesinin rahatsızlanması üzerine Türkiye'ye gitmek zorunda kalmış.
Filistin'e dönmek isteyen geline Türkiye'deki İsrail Büyükelçiliği de vize vermeyince kocası çareyi Filistin'e komşu olan Ürdün'e taşınmakta bulmuş. Talihsiz çift, şimdi Filistin'e dönemedikleri için buraya en yakın ülke Ürdün'de, evlerinden, işlerinden ve akrabalarından uzakta yaşıyor.
Genç çift, ancak bir buçuk yıl oturabildikleri El Halil'deki evlerine döneceği günün hayalini kuruyor. "Türk gelinimizi geri istiyoruz" diyen Filistinli damadın gözü yaşlı anne ve babası, Türk yetkililere yardım çağrısında bulundu.
Bizim devletimiz yok, Erdoğan'dan yardım istiyoruz
El Halil'deki evinde AA muhabirine konuÅŸan kayınvalide Lina, gelini ve oÄŸlunun yaÅŸadıklarını anlatırken gözyaÅŸlarına hakim olamadı. Acılı anne Lina, "Buradan CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’a yalvarıyorum, o bize yardım edebilir. Gelinim Özge Türkiye vatandaşı, oÄŸlum Yasir’in ise bir devleti bile yok. Filistin Yönetimi’nin, Yasir’in ailesine dönmesini saÄŸlayacak gücü yok. Sayın ErdoÄŸan’ın bu konuda bize yardımcı olmasını istiyoruz." dedi.
Yasiri'in memleketinde ailesiyle birlikte yaşamaya ve kardeşleri ile ortak ticaret yapmaya alışkın olduğunu ifade den Lina, bu nedenle oğlunun Türkiye'ye yerleşerek orada bir iş yapmasının da çok zor olduğunu söyledi.
OÄŸlu ve gelininin Filistin'e en yakın ülke olan ve vize sorunu bulunmayan Ãœrdün'e yerleÅŸtiklerini söyleyen Lina, "Yasir ve Özge bugün ne Türkiye’deler ne de Filistin’deler. Gurbette, bambaÅŸka bir ülkede zorunlu olarak yaşıyorlar. Tek istediÄŸimiz gelinimizin ve oÄŸlumuzun bize, evine geri gelmesi. Åžimdi evi bomboÅŸ bir halde, kimse yok. EÅŸiyle birlikte ailesine dönmesi, burada yaÅŸaması oÄŸlumun hakkıdır" diye konuÅŸtu
'Özge, öz kızımızdan daha yakındı bize'
Gelinlerini ailecek çok sevdiklerini belirten Filistinli anne Lina, "Özge öz kızımızdan daha yakındı bize. Ahlaklı, efendi bir kızdı. Bizden hiç ayrılmaz, hep birlikte vakit geçirirdik. Bağımız çok güçlüydü. Şimdi kendisini çok özledik. Buradan ayrıldıktan bir ay sonrasına kadar bile gözyaşlarımı tutamadım, sürekli ağladım" dedi.
Allah’tan oÄŸlu Yasir ve gelini Özge’nin geri dönecekleri günü kendilerine göstermesini dilediÄŸini kaydeden Lina, "Bu onların en tabii hakkıdır, ailesiyle beraber yaÅŸamalarından daha insani ne olabilir ki?” diye sordu.
'Ailemiz bölündü ve dağılmanın eşiğine geldi'
Baba Nadir Yasin de AA muhabirine, oğlunun eşiyle birlikte ülkesine gelmek gibi en tabii haklarının bile İsrail tarafından "gasbedildiğini" söyledi.
Yasin, "Çok zor günler yaşıyoruz, ailemiz bölündü ve dağılmanın eÅŸiÄŸine geldi. Çoluk çocuÄŸumuzun rızkını kazandığımız iÅŸ yerlerimiz Yasir'in yokluÄŸu nedeniyle neredeyse kapanma noktasına geldi. Buradan Türkiye hükümetine, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’a bize yardım etmeleri için çaÄŸrıda bulunuyorum. Lütfen bize yardım edin" diye konuÅŸtu.
Gelini Özge'nin Filistin'e ilk gelişinde vize almasının da kolay olmadığını ifade eden Yasin, "O zaman da İsrailli bir avukat tuttuk ve İsrail makamlarına ödediğimiz 30 bin şekellik (Yaklaşık 30 bin TL) kefalet karşılığında Özge'ye 3 aylık vize alabildik. Daha sonra gelinimiz Filistin'de evlilik yoluyla oturum alabilmek için bir buçuk sene uğraştı, ancak İsrail makamlarından netice alamadı. Üç aylık ilk vizesini uzatamadı. Şimdi ise bize gelinim Özge'ye "ilk 3 aydan sonra vizesiz kaldın" diye oturum vermeyeceklerini söylüyorlar. Vizeyi vermeyenler kendileri, bunu bahane ederek oturum vermeyeceklerini söyleyenler yine kendileri" ifadelerini kullandı.
Baba Yasin, İsrailli bir avukat üzerinden hukuki mücadelelerini sürdürdüklerini kaydetti.
Ailenin yarısı Türkçe biliyor
Yasir’in 23 yaşındaki kardeÅŸi Åžakir ve 19 yaşındaki kız kardeÅŸi Emel de Kayseri'de okumuÅŸlar ve Türkçe öğrenmiÅŸler. AA muhabirine Türkçe konuÅŸan Åžakir, içinde bulundukları durumu şöyle anlattı:
“Biz dört erkek bir kız kardeÅŸiz. Bir müddet Kayseri’de yaÅŸadık. Sonra ülkemize dönmeye karar verdik. Tabii abim, eÅŸi Özge hanımın Filistin'e giriÅŸini saÄŸlamak için çok uÄŸraÅŸtı. Sonunda birlikte gelebildiler. Burada 1 buçuk yılı aÅŸkın kaldıktan sonra, yengemin annesi rahatsızlandığı için Türkiye’ye gittiler. Ä°srail yengeme vize vermediÄŸi için ÅŸimdi abim de Filistin'e dönemiyor. Ortak çalıştığımız için iÅŸimiz bölündü, durumumuz çok zor bir hale geldi. Abimin yürüttüğü iÅŸ de bize kaldı ancak bizim bunun altından kalkabilmemiz gerçekten çok zor."
'Bize Türkiye’den baÅŸka destek olabilecek hiçbir makam da yok'
Anne ve babasının hemen her gün abisi ve yengesi ile internet üzerinden görüntülü olarak konuştuklarını ifade eden Şakir, "Ancak her konuşmanın ardından annem ve babamın gözyaşlarına boğulduklarına şahit oluyorum. Çok üzülüyorlar, özlemlerine dayanamıyorlar" dedi.
Åžakir, "Biz istiyoruz ki Yasir ve eÅŸi memleketlerine dönsünler, ailelerine dönsünler, iÅŸlerinin başına geçsinler. Biz fazla bir ÅŸey istemiyoruz ki, sadece normal bir insanın sahip olduÄŸu haklarını istiyoruz. Bizim Türkiye’den baÅŸka bir hükümetimiz yok ki. Bize Türkiye’den baÅŸka destek olabilecek hiçbir makam da yok zaten. Türkiye sevdiÄŸimiz, mükemmel bir ülke. Ben ailemi Türkiye’ye götürdüm. Bizi seven, bizim de kendisini sevdiÄŸimiz bu ülkeden ÅŸimdi bize yardım etmelerini istiyoruz, baÅŸka bir isteÄŸimiz yok. Abim ve eÅŸi yanımıza dönsün" diye konuÅŸtu.
Yasir'in kız kardeÅŸi Emel de yengesini çok sevdiÄŸini ve öz ablası gibi gördüğünü belirterek, "Özge’nin bizim ailemize katılmasından dolayı çok mutlu olduk. Birlikte çok güzel günlerimiz oldu. Åžimdi onu çok özledim. Sürekli telefon ve internet üzerinden iletiÅŸim halindeyiz. Özge’nin ailemize dönmesini istiyorum. Ailemizin bu üzüntüsünün bir an evvel sona ermesini temenni ediyorum" dedi.
Batı Şeria, 1967 yılından beri İsrail işgali altında bulunuyor. Batı Şeria'nın güneyinde yer alan ve en büyük şehri olan El Halil, İsrail askerlerinin kurduğu askeri kontrol noktaları, illegal Yahudi yerleşim birimleri ve İkinci İntifada'dan bu yana Filistinlilere kapalı olan Şehitler Caddesi ile işgalin en çok hissedildiği yerlerden biri. El Halil'in Eski şehir bölgesinde bulunan Hazreti İbrahim Camisinin yarısı da İsrail tarafından sinagoga çevrilmiş durumda.
Henüz yorum yapılmamış.