Kürsü
Abdurrahman Dilipak: Kim, dün neredeydi, bugün nerede?
Follow @dusuncemektebi2
Erdoğan, AK Partiyi kurduğunda artık “Milli Görüş” gömleği ile değil, aynı hedefe farklı bir gömlekle, yeni, çoğulcu merkez parti şeklindeki yeni oluşumla yola devam edeceğini açıkladığında SP’liler kıyameti kopartmıştı. Ama zaman içinde büyüyen, güçlenen Erdoğan’ın yeni partisi oldu. Milli Görüş Partisi % 1’in altına düştü ve bugün HAYIR cephesinde yer aldı.
Muhsin YazıcıoÄŸlu hep ErdoÄŸan’a yakın durdu, ona düşmanlık yapanların karşısında yer aldı. Kendinden sonra partisinin genel baÅŸkanlığını üstlenen kiÅŸi Yalçın Topçu, ErdoÄŸan’ın yanında, ama BBP’nin yeni genel baÅŸkanı EVET veya HAYIR demek için istiÅŸare yaptığını açıkladı. Sanki Temel KaramollaoÄŸlu ve SP ile ortak hareket edecekler gibi anlamıştım son açıklamadan ama parti yönetimi henüz bir karar vermediklerini açıkladı. AK Parti, dün MHP’ye mesafeli dururken, Bahçeli dün Anasol-M’de yer alırken, Ergenekon’un avukatlığına soyunurken, ErdoÄŸan’ın CumhurbaÅŸkanlığına karşı kendi bir aday gösterirken bugün AK Parti ile MHP EVET cephesinde yer alıyor..
Refah-Yol’un Meral AkÅŸener’i, Abdullatif Åžener’i, bu gün karşı safta..
DYP, ANAP, Liberal Parti ve tabi FETÖ’cüler, CHP-HDP koalisyonuna destek veriyor..
BekaroÄŸlu CHP’li oldu, eski Ãœsküdar Müftüsü Ä°lhan Özkes CHP’ye veda etti. YaÅŸar Nuri bu dünyadan göçtü gitti.
Numan KurtulmuÅŸ, döndü dolaÅŸtı AK Parti’ye katıldı..
Ali Bulaç nereden geliyordu, nereye savruldu..
Düşünsenize, sağa lider olacak adam diye görülen İlhan Kesici CHP ile yola devam dedi..
İdris Naim Şahin dün neredeydi, bugün nerede..
Bülent Arınç düne kadar “ağır abi” idi, o da bitti. Gül artık emekli CumhurbaÅŸkanı, DavutoÄŸlu’nun baÅŸbakanlığı çok kısa sürdü.. BeÅŸir Atalay’dan hiç ses çıkmıyor bu aralar.
Siyaset değirmeni çok insan öğüttü. Ve öğütmeye devam ediyor..
Önümüzdeki dönem daha birçok insan siyaset sahnesinden çekilecek. Ve hemen unutulacak..
Sahi, mesela, Ä°stanbul’un ErdoÄŸan’dan sonra belediye baÅŸkanı olan zat kimdi? Åžimdi nerededir, ne iÅŸ yapar.. Eski bakanlar neredeler. Çok eskileri sormuyorum. 28 Åžubat’tan hemen önce ve sonraki günleri hatırlayın, o sıcak günlerin en çok konuÅŸulan isimleri, hepsi buhar olup uçtular..
Bazı isimler oturdukları koltuktan nam alırlar, koltuktan indikleri gün unutulurlar, bazı insanlar vardır, oturdukları koltuÄŸa nam verirler.. Onun için koltuktan nam alanlar koltuÄŸa yapışırlar.. Ondan ayrılmak “ölüm” gibi gelir onlara.. O koltuk için her ÅŸeylerini verebilirler.. “Koltuk bağımlısı”dır bunlar.. Orada kendilerini “Rab” ve “Ä°lah” gibi hissederler.. Herkesi terbiye etmeye ve herkes üzerinde hüküm sahibi olmaya çalışırlar. Bürokratlar sanki “kulları”dır. Onlar da zaten kendilerini “üstleri” adına “ali kıran - baÅŸ kesen” konumuna getirdikleri için küçük birer Tanrıcık’a dönüşürler.. Altlarını “kul” gibi görürler.. Bürokrasi mitolojik bir dünyaya dönüşür..
Aman ha! Sakın ‘Raina’ demeyin, ‘Unzurna’ deyin. Din ve devlet büyüklerinizi ‘Ä°lah’ ve ‘Rab’ edinmeyin! Sonra dininizi de dünyanızı da kaybedersiniz.. O taÅŸlanmış, hilekâr, yalancı Åžeytanın sözüne inanmayın, o size “yeryüzünde bir cennet” ve sanki “ölmeyecekmiÅŸsiniz” gibi, size ölümü unutturarak, sanki ebediyen yaÅŸayacakmışsınız gibi bir hayat vadeder.
Åžeytanın “yaÅŸam” koçluÄŸuna aklınızı teslim ederseniz, sizi dönüştürürler.. Kalkancı’ya mı, FETÖ’cüye mi köle ederler bilmem..
Ä°ktidar ve servet çok sinek toplar. Bunlar “yalaka” ve “hain” tiplerdir. Müfsittirler. Çıkarları için her ÅŸeyi yapabilirler.. Kimse kendinden çok emin olmasın. Åžeytan nasıl nefis taşıyan her canlıda kendine bir yer bulmak ister ve nefs ÅŸeytanın hilelerine karşı gaflet içinde olur, Nefs terbiyesi gerekirse, Allah’tan “Bizi nefsimizle baÅŸbaÅŸa bırakmaması” için dua edersek, tüzel nefsler, nefs taşıyanlara karşı da, risaletin masumiyeti dışında, hiç kimseye mutlak güven ve teslimiyet yoktur, olamaz. Masiyette itaat yoktur. Onun için “Din büyüklerinizi Ä°lah ve Rab edinmeyin” denmiÅŸtir. “Kula kulluk yoktur”. Nefsine güven duyanlara gelince onlar gaflet içinde olanlardır..
BoÅŸuna günde 40 kez “Rabbim bana hakkı hak, batılı batıl göster, hakta toplanmamızı nasib eyle” diye dua etmiyoruz!
Bakın! İnsanlar kötü iken iyi olabileceği gibi, iyi iken kötü de olabilir.. Aslında insanlar çocukken hep iyidirler. Sonra kötü olurlar. Para, şehvet, güç, şöhret ve makam insanın aklını çeler. Zayıf karakterli insanlar kolayca, bunlar karşılığında dinlerinden taviz verirler..
Kimilerinin aklı gider-gelir. Bunlara karşı dikkatli olmak gerek.
Kimileri güce ve paraya tapar. Sizde onlar varken sizinle beraberdirler. Onları kaybettiğinizde size sırtlarını dönerler.. Asker, sivil, siyaset adamı ya da bürokratlar bunu çok yaşarlar. Ama gerçeğin farkına vardıklarında vakit çok geçtir..
Eskiden “Ahiretlik” derlerdi. “Kara gün dostu” derledi.. AK Partililer, ak gün dostlarına dikkat etmeli.
Evet, referandumda EVET demek aslında özünde bir çok HAYIR’ı barındırıyor.. EVET diyerek FETÖ’ye, CHP’ye, teröre, PKK’ya ve türevlerine HAYIR demiÅŸ oluyorsunuz. EÄŸer HAYIR derseniz, uluslararası sisteme EVET demiÅŸ oluyorsunuz..
Koalisyon dönemlerinin sona ermesi, iktidarı halkın doğrudan kendisinin belirlemesine, milli iradenin, doğrudan demokrasi yolu ile kendi tercihini ortaya koymasından yana iseniz EVET diyeceksinizdir.. Kendi iradenizi başkalarının iradesine tabi kılmak, 2. elde siyasete müdahale etmekten yana iseniz, yani kendinize güvenmiyorsanız HAYIR diyeceksiniz..
Karar sizin.
Selam ve dua ile..
Henüz yorum yapılmamış.