Başbakan Yardımcısı Türkeş Holokost töreninde

Holokost Kurbanlarını Anma Uluslararası Günü dolayısıyla düzenlenen törene bu sene Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş katıldı. Geçen sene ise dönemin AB Bakanı ve başmüzakerecisi Volkan Bozkır katılmıştı.

Ankara Ãœniversitesi Rektörlüğü Konferans Salonunda düzenlenen "Uluslararası Holokost Anma Günü" etkinliÄŸinde konuÅŸan TürkeÅŸ, konuÅŸmasına ailesini Holokost'ta kaybeden Simon Wiesenthal'ın "Hayatta kalmak beraberinde yükümlülükler getiren bir ayrıcalıktır. Ben daima kendime, hayatta kalmayanlar için ne yapabileceÄŸimi soruyorum." sözleriyle baÅŸladı. 

TürkeÅŸ, "Simon Wiesenthal da bu satırlarla, Holokost'ta engel olamamış ve bu acı dönemi hayatta kalarak atlatmış insanların, Holokost kurbanlarına karşı sorumluÄŸuna karşı dikkat çeker." ifadesini kullandı.

Holokost kurbanları için adaletin yerini bulması, hiçbir zaman bu acı olayın unutulmaması ve benzer vahÅŸetlerin önüne geçilmesi için Wiesenthal'ın Nazi suçlularının adalet önüne çıkarılmasına hayatını adadığını belirten TürkeÅŸ, "Bundan 72 yıl önce Avrupa'nın ortasında yaÅŸanan, insan aklının bugün bile tahayyül etmekte zorlandığı, insanlık tarihinde eÅŸi benzeri görülmemiÅŸ bir vahÅŸet olan Holokost'ta yaÅŸamını yitiren milyonlarca insanın hatırasını saygıyla anıyorum." dedi.

"NEFRETE VE ÖTEKİLEŞTİRMEYE KARŞI SESSİZ KALINMAMALI"

BaÅŸbakan Yardımcısı TürkeÅŸ, Nazi Almanyası'nın bu hedeflerine ulaÅŸabilmek için kapsamlı bir bürokratik sistem kurduÄŸunu, dönemin tüm teknolojik geliÅŸmelerini daha hızlı ve en vahÅŸi biçimlerde öldürmek için seferber ettiÄŸini bildirdi. 

Holokost'un nedenlerini ve sonuçlarını anlayabilmek için öncelikle Auschwitz Kampı ve diÄŸer ölüm kamplarında baÅŸladığının unutulmaması gerektiÄŸine iÅŸaret eden TürkeÅŸ, "Holokost nihai çözümden çok önce, ön yargı, ırkçılık ve nihai tohumların Avrupa'ya serpilmesi sırasında toplumun bu duruma karşı kayıtsız ve eylemsiz kalması, yaÅŸananları sessizce izlemeyi tercih etmesiyle baÅŸlamıştır." ifadesini kullandı. 

Holokost'tan alınması gereken en önemli dersin, nefrete ve ötekileştirmeye karşı sessiz kalınılmaması gerektiği olduğunun altını çizen Türkeş, şöyle devam etti:

"Holokost, bir ülkeyi yönetenlerin belirli bir dini ve etnik grubu hedef alarak, ülkenin sorunlarının kaynağı olarak onları suçlayıp, çözümü kin yoluyla basitleÅŸtirmenin nelere yol açabileceÄŸini gösteren ve tarihten bize seslenen güçlü bir uyarıdır. Buna karşın günümüzde, özellikle bazı Avrupa ülkelerinde ideolojilerini ve söylemlerini antisemitizm, Ä°slamofobi, yabancı düşmanlığı gibi siyasi motiflerle besleyen siyasi hareketlerin güçlenmekte olduÄŸunu gözlemliyoruz. Bu siyasi hareketlerin kullandığı ırkçı ve nefreti körükleyen söylemlerin son yıllarda yaÅŸanan ırkçı saldırılara da zemin oluÅŸturduÄŸunu üzüntüyle takip ediyoruz." 

Türkeş, ötekine karşı artan tahammülsüzlük ve aşırı sağ hareketlerin yükselişinin geleceğe yönelik kaygıları arttırdığını vurgulayarak, insanlığın geçmişte yaşanan acılardan yetirince ders çıkarıp çıkarmadığını sorgulandığını bildirdi.

"ANTİSEMİTİZM, İSLAMOFOBİ VE YABANCI DÜŞMANLIĞI ZAMAN ZAMAN ARTIYOR"

"Bugün adeta bir salgın hastalık gibi arttığını gözlemlediÄŸimiz Antisemitizm, Ä°slamofobi ve yabancı düşmanlığının zaman zaman ülkemizdeki marjinal çevrelerde de etkili olduÄŸunu üzüntüyle görmekteyiz" diyen TürkeÅŸ, nefret suçlarına karşı sıfır tolerans göstermekten baÅŸka seçeneÄŸin olmadığına iÅŸaret etti. 

Nefret söylemi ve etnik düşmanlıklara karşı devletlere olduğu kadar, akademik dünya ve sivillere de önemli görevler düştüğünü belirten Türkeş, vatandaşların bilinçlendirilmesinde akademik kurumların ve sivil toplum örgütlerinin öneminin yadsınamayacağını ifade etti.

TürkeÅŸ, son yıllarda Ä°stanbul Ortaköy'de kutlanan Hanka Bayramını, Avrupa'nın en büyük sinagoguna sahip Edirne'de Yahudi cemaatince düzenlenen etkinlikleri ve Türkiye'nin Ã§eÅŸitli renklerini ortaya koyan tüm etkinlik ve çabaları gönülden desteklediÄŸini ve bu programların sayısının artmasından mutluluk duyduÄŸunu kaydetti.

 "HOLOKOST Ä°NSANLIK TARÄ°HÄ°N EN KARANLIK SAYFALARINDAN BÄ°RÄ°DÄ°R"

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de konuşmasında, "Holokost, insanlık tarihin en karanlık, en vahşi sayfalarından biridir. Benzeri olmayan bir vahşet ve insanlığın geleceğini ipotek altına alan beşeri bir utanç kaynağıdır." dedi.

Ankara Ãœniversitesi olarak barıştan, uzlaÅŸmadan, insanlıktan yana olduklarını vurgulayan Ä°biÅŸ, insan yaÅŸamını tehdit eden her türlü eyleme karşı olduklarını ve Holokost sorumlularını lanetlediÄŸini ifade etti.

Konuşmaların ardından müzik dinletisi ve mum yakma töreni düzenlendi.