Aile YaÅŸam
Güvenli bağlanma
Follow @dusuncemektebi2
Bağlanma teorisinin mimarı John Bowbydur. Bowby uzun yıllar bebeklerle ve ebeveynleriyle iletişim kurmuş, onların bağlanma şekillerini incelemiştir. Buna göre 6 ay ile 2 yaş arası bebeklerin ebeveynleriyle ya da bakıcıları ile ilişkilerinin önemli olduğunu vurgulamış bu dönem sağlıklı bir bağlanma geliştiremeyen bebeklerin ileriki yaşamlarında sorun ortaya çıkabileceğini belirtmiştir.
Bebeklik döneminde ebeveyni ile sağlıklı bir bağlanma şekli geliştiremeyen bebeklerin yetişkinlikte aynı bağlanma sorunları ile karşılaştıklarını vurgulayan Bowby bireylerin bağlanma şekillerini 4 grupta ele almıştır.
Bireye baÄŸlanma ÅŸekilleri
Güvenli bağlanma: Ebeveynleri ile güvenli bağlanma sağlayabilen kişiler insanlarla ilişki kurmakta güçlük çekmezler. İnsanlara rahatça güvenebilirler, yalnız kalmaktan korkmazlar, sıcak ve sevgi dolu insanlardır. Evlendikleriyle ve eşleriyle güvenli ilişkiler kurabilirler, insanlara karşı daha hoşgörülü ve anlayışlıdırlar.
Ebeveynleri ile güvenli bağ kurabilen kişiler iş ortamında da başarılıdırlar. Sorunlarını rahatça ifade edebilir ve kendilerini geliştirmeye açık olurlar.
Saplantılı bağlanma: Ebeveynleri ile sağlıklı bir bağ kuramayan kişiler ileriki yaşamlarında insanlarla sağlıklı ilişkiler kuramazlar. Bağlandıkları kişilere duygusal anlamda tamamen yakın olmak isterler ve bu konuda ısrarcıdırlar. Bu kişiler evlendiklerinde eşlerinden aşırı ilgi beklentisi içinde olurlar ve aşırı yakınlık istekleri karşı tarafa bıkkınlık verebilir. Güvenli bağlanmaya sahip kişilere oranla daha kaygılı, çekingendirler, kendileriyle ilgili olumsuz düşüncelere sahiptirler. Bu kişiler karşı tarafın gözünde değersiz olduklarına inanırlar ve kendilerini suçlarlar. İnsanlara güvenmekte güçlük çekerler, duygularını abartılı şekilde ortaya koyar ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanırlar.
Kayıtsız-kaçınma bağlanma: Bu kişilerin bağlanma duyguları zayıf olduğundan insanlarla yakın ilişkiler kuramazlar. Onlara göre aslolan insanın bağımsız hareket etmesi ve özgür olmasıdır. O yüzden yüksek derecede özgürlük arayışı içinde olurlar. İnsani ilişkilerin gereksiz olduğuna inanırlar. Kişinin kendi kendine yetebileceğini savunurlar. Yapılan araştırmalara göre bu kişiler duygularını yoğun bir şekilde bastırma gayreti içinde oluyor ve reddedilmekten korktukları için kendilerini geri çekiyorlar.
Kaçıngan bağlanma: Kaçıngan bağlanma şekline sahip bireyler insanlarla duygusal anlamda yakınlık kurmakta güçlük çekiyorlar. İnsanlara güvenmekte zorlanıyor ve yalnızlığa çekiliyorlar. İnsani ilişkiler hakkında karmaşık duygulara sahiptirler, kendilerini değer verilmeyen bir varlık olarak görür ve insanlardan uzak durmaya çalışırlar.
Ä°YÄ° BÄ°R DÄ°NLEYÄ°CÄ° OLUN
İletişimin ilk basamağı empatidir. Empatinin şu öğeleri ise olmazsa olmazlardandır:
Karşı tarafı dinlemek
Karşı tarafı anlamaya çalışmak
Olumlu geribildirimler vermek
Karşı tarafın düşüncelerini yargılamamak
Karşı tarafa akıl vermeye kalmamak
Konuşurken göz teması kurmak
Karşı tarafın kişiliğine değer vermek
Karşı tarafı eleştirmemek, tenkit etmemek
İLETİŞİMİN ÜÇ BASAMAĞI
İletişimde üç basamak vardır:
Biz basamağı: Kişi yaşadığı dünyada tek olamayacağını fark eder ve diğer insanların varlığını kabul eder. Biz duygusu paylaşımı ve dayanışmayı da beraberinde getirir. Kişi olayları değerlendirirken diğer insanları da hesaba katar.
Ben basamağı: Ben basamağı kişinin kendisine odaklanmasıdır. Burada kişi ötekileri hesaba katmamaktadır, bencil ve duyarsızdır. Karşı taraf bir sıkıntısından bahsederken kendi dünyasından örnekler vererek geçiştirir. Ben odaklı kişi kendi hücresinden çıkıp insanlara katılamamıştır. Ötekilerin varlığını kabul edememiştir.
Sen basamağı: Kişi kendini karşı tarafın yerine koyar ve onun rolüne girer ve olaylara onun bakış açısı ile bakar.
Henüz yorum yapılmamış.