Sosyal Medya

Kültür Sanat

Yıldıray Oğur: 94 yıllık bir tartışmanın tarihi -2-

Cumhuriyet’in ilanına doğru Mustafa Kemal’e yakın isimler, ne Fransız ne de Amerikan modelinin Türkiye’ye uygun olmadığını iddia ediyordu.



Esas büyük tartışma ise yeni TeÅŸkilat-i Esasiye kanununda Mustafa Kemal’in hem cumhurbaÅŸkanı hem de parti baÅŸkanı olacağı haberlerinin çıkmasıyla baÅŸladı. Etraflı Düşünelim baÅŸlıklı yazısında Hüseyin Cahit “Bu hata olur. Reis-i devlet fırka reisi olamaz. Faal bir siyaset takip eyleyemez. Bunun haricinde düşünülecek, yapılacak ÅŸeyler karışıklığa neden olur, zararını çekeriz” derken, Vatan yazarı Ahmed Emin (Yalman)  “Gazi PaÅŸa Hazretlerine Maruzat” baÅŸlıklı yazısında Mustafa Kemal’e seslenerek “Dünyanın hiçbir unvanı, hiçbir imtiyazı, yoktur ki sizi bugünkü mevkiinizden daha yükseÄŸe çıkarabilsin. Aksine olarak unvanların çoÄŸalması milletle sizin aranızda bir engel olabilir... Devlet baÅŸkanının parti baÅŸkanı mevkiinde bulunması nüfuz ve itibarını sarsacaktır. Pek muhterem Gazi hazretleri, milletin hudutsuz saygı ve sevgisine dayanarak iÅŸ gören bir millî rehber durumunda kalacağınızı millete müjdeleyiniz” diyordu...
 
Ama o müjde gelmedi. 29 Ekim 1923’te meclis hükûmeti sisteminden Cumhuriyet sistemine geçildi. Meclis iktidarını artık CumhurbaÅŸkanı ve CHP Genel BaÅŸkanı olan Mustafa Kemal PaÅŸa’ya devretti. Artık baÅŸbakanı ve hükûmeti o atıyor, yürütme Çankaya Köşkü’ndeki toplantılarla ilerliyordu. Meclis inkılapların önünde engel olmaktan çıkarılmıştı.
Mustafa Kemal’in hem Reisicumhur hem de Cumhuriyet Halk Fırkasının umum reisi olması bir yıl sonra Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kurulurken yeniden gündeme geldi. Kısık sesli eleÅŸtirilere Mustafa Kemal’in cevabı sert oldu.
Terakkiperver Fırka’nın kapatılması, Takrir-i Sükun’la tam gaz giden parti-devlet modeline ikinci itiraz 1930’da bu kez bizzat Mustafa Kemal’in isteÄŸiyle Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın sonra geldi.

Bizzat Atatürk tarafında parti kurması için davet edilen Fethi Bey’in (Okyar) ÅŸartı Mustafa Kemal’in CHP Umumi ReisliÄŸi’nden ayrılmasıydı. Mustafa Kemal, Fethi Bey’i teskin eden sözler ve açıklamalarla onu ikna etmeye çalıştı. Ama sahada Ulu Önder’in karşısında iÅŸ yapıyor olmak SCF’lilerin iÅŸini zorlaÅŸtırıyordu.  
 
1930 Belediye seçimlerinde SCF’nin beklenemeyen bir baÅŸarı elde etmesi CHP'lileri iyice telaÅŸlandırmış, Mustafa Kemal’e CHP’nin arkasında olduÄŸunu söylemesi için baskılar artmıştı. Bu arada Fethi Bey de Mustafa Kemal’e bir mektup yazarak tarafsızlığını açıklamasını istedi.
 
Mustafa Kemal, orta yolmaya çalışan bir mektupla cevap verdi. Bu mektuptan üç ay sonra Serbest Fırka, Menemen Olayları bahane gösterilerek kapatıldı.
 
Parti-devlet sistemi Atatürk’ün vefatının ardından "Millî Åžef" adını alan Ä°smet Ä°nönü ile sürdü.
Tekrar göze batması yine çok partili hayatın görünmesiyle baÅŸladı. 1946’da yine çok partili hayata geçilmesinden sonra batmaya baÅŸladı.
 
7 Ocak 1946’da Demokrat Parti’nin kurulmasından beÅŸ ay sonra CumhurbaÅŸkanı Ä°smet Ä°nönü, Cumhuriyet Halk Partisi kurultayında 708 oyun tamamını alarak yeniden genel baÅŸkan seçildi. 22 Haziran 1946’da Vatan gazetesinde bir yazı kaleme alan Adnan Menderes bu duruma tepki gösterdi:
“Fikrimizce parti baÅŸkanlığının devlet baÅŸkanlığından ayrılması, Türk demokrasisinin halle mecbur bulunduÄŸu bir mesele olarak karşımızdadır."
 
Nitekim, 1947’de toplanan Demokrat Parti Birinci Kongresi’nde partinin en önemli davalarından biri olarak “Devlet ReisliÄŸi ile fiilî parti reisliÄŸinin bir zât uhdesinde birleÅŸmemesi usulünün kabulü ve tatbikata geçirilmesi” kabul edildi. 
Bunun uygulamaya geçmesi 14 Mayıs 1950 seçimlerinde Demokrat Parti’nin iktidara gelmesinden sonra oldu. CumhurbaÅŸkanı seçilen partinin genel baÅŸkanı Celal Bayar, genel baÅŸkanlıktan istifa etti, partinin sade bir üyesi olarak kaldı.
 
Ama daha da ileri giden partiler olmuÅŸtu.
 
18 Temmuz 1945’de kurulan ilk muhalif parti olan Nuri DemiraÄŸ’ın Millî Kalkınma Partisi, Türkiye’de Amerikan sistemini model olarak savundu ve cumhurbaÅŸkanının halk tarafından seçilmesini parti programına koydu.
 
Yasa dışı Türkiye Komünist Partisi’nin legal partisi olarak 14 Temmuz 1946’da kurulan Türkiye Sosyalist Partisi ise neredeyse bugün referanduma giden anayasa paketini savunuyordu. 
 
Parti 5 ay sonra kapatıldı. Ama Türkiye’de baÅŸkanlık tartışması daha yeni baÅŸlıyordu...
 
TÃœRKÄ°YE GAZETESÄ°

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.