Kenan Alpay'dan menfaat yalakacılarına haber usulü dersi

Ülke ve toplum bölgesel düzeyde bunca sıkıntıyla uğraşırken kişisel sorunlar için yazı yazmak hakikaten ultra lüks bir tutum olarak belirginleşir. Fakat öyle gelişmeler oluyor ki ne kadar direnseniz de kendinizi cevap yazmaktan alıkoyamıyorsunuz. Aşikâr kimliğiniz ve kavgasını verdiğiniz mücadeleniz, özenle korumak için üzerine titrediğiniz değer ve semboller kara propaganda uzmanlarının hedefi haline getirilebiliyor. Psikolojik savaş unsurları tarafından sistematik iftiralarla şahsiyet ve kimliğinizi itibarsızlaştırmaya yönelik kampanyalar kamuoyunu meşgul edince bilineni tekraren ilam etmek üzerinize vacip oluyor.

Ne yazık ki medyada tetikçiler, müfteriler, kara propaganda uzmanları, kimi karanlık ve şaibeli şebekelerle iltisaklı nüfuz casusları hiç eksik olmadı. Yalan ve çarpıtmayla, iftira ve algı operasyonuyla hedef tahtasına oturttukları kişi ve çevrelerin şeref ve namusuna, izzet ve mücadelesine pislik atarak kamuoyunu alt üst etmek basit bir yanlış olmasa gerek.

Post-Kemalist Propaganda Unsurları

Bu kirli misyon ve operasyonlarla maruf Emin ÇölaÅŸan, Mustafa Balbay, Ece Temelkuran, Eren Erdem, Ceyda Karan, AyÅŸenur Arslan, Kerim Balcı vb. haysiyet celladı tiplerin sahadaki etkisini minimize etme hususunda epeyce bir mesafe kat ettik. Ama iÅŸimiz henüz bitmedi aksine zorlaÅŸtı ve kronikleÅŸme emareleri göstermeye baÅŸladı. Çünkü bu kez de güya içeriden ve kendilerini “ErdoÄŸan’ı ölümüne koruma ve kollama misyonuyla mücehhez reisçiler” olarak pazarlayan fırsatçı aktör ve ÅŸebekeler piyasaya sürüldü.

Peki, birey ve toplum için ölümcül ve öldürücü bir hastalıktan daha büyük felaketlerin semptomu olan bu musibeti nasıl yok edeceğiz? Tepeden tırnağa ahlaksızlık ve fırsatçılıkla donanmış bu müptezellerin ve şebekelerinin şerrinden, iftirasından, şantajından siyaset ve toplumu nasıl emin tutacağız? Menfaat merkezli ayrıştırıcı ve yıkıcı bu psikolojik harekâtın hiçbir ideolojik, dini veya ahlaki aidiyeti bulunmuyor. Fakat siyaset ve toplum bu yanaşma ve yaltaklanma uzmanı şebekeleri oluşturan atmosferi, iklimi ve zemini hızlıca dezenfekte etmelidir. Aksi durumda bu türden manevi mikropların taşıyıcıları hem fiziki hem de manevi manada bütün bir bünyeyi ifsad edebilir, çürütüp kokuşturabilirler.

Meseleyi bir örnek üzerinden açıklayalım. Dün sabah maalesef TGRT Haber’de TGRT Haber’in bildiÄŸimiz kuruluÅŸ ve yayın ilkeleri Medya Kritik programını sunan Fuat UÄŸur ve Cem Küçüktarafından açıkça çiÄŸnendi. UÄŸur ve Küçük kendilerine teslim edilen programı ve ekranı kirlettiler, kamuoyu nezdindeki itibarını taciz ettiler hatta tecavüze yeltendiler. TGRT Haber’i ve yönetimini bu rezillikten elbette ki tenzih ediyorum. Çünkü canlı yayında spontane görüntüsü verilen bu çirkinlikten kanal yönetiminin haberi olması düşünülemez. Aksi durumda defalarca bizleri ekranlarına misafir etmeleri mümkün deÄŸil.

Kısaca özetleyelim konuyu: Fuat UÄŸur gazete mi internet sitesi mi olduÄŸunu dahi bilemediÄŸi www.haksozhaber.net’teki bir haberi yalapÅŸap kritik etmeye giriÅŸiyor. Aldığı bilgilere göre çeÅŸitli Kürt gruplarının olduÄŸu bir gazete veya internet sitesiymiÅŸ ama bilemiyormuÅŸ. Bu durum kendisine çok şüpheli geliyormuÅŸ.  Haksöz Haber’de Diyarbakır Sur’un tahliyesi sırasında yaÅŸanan bir olayın videosu üzerinden yapılan eleÅŸtiri beyefendi için giderilmesi mümkün olmayan sancılar doÄŸurmuÅŸ. 

Müfterinin Biçtiği Elbise

“El ile Duvar Yazısı Dil ile Taciz, Küfür, Hakaret” baÅŸlıklı haberde çocuk ve kadınların tahliyesi sırasında yapılan muamele, bunların küfür ve hakaretler eÅŸliÄŸinde görüntüye kaydedilip servis edilmesi kınanıp ayıplanmış. Haberde bu tip ayrıştırıcı tutumların PKK’yla mücadele olmadığı gibi Kemalist ideolojinin ürettiÄŸi kin, nefret ve düşmanlığı hortlatmaktan baÅŸkaca bir iÅŸe yaramayacağı ifade edilmiÅŸ. Siyasal liderliÄŸin Türkiye toprakları ve toplumu için sık sık vurguladığı “Müslümanlıkla yoÄŸrulmuÅŸtur” ifadelerine atıfla bu ahlak ve hukuk dışı davranışı yapanlar için soruÅŸturma çaÄŸrısı yapılmış özetle.

Gelin görün ki, Fuat UÄŸur ve hem söz konusu haberden hem de Haksöz Haber’den hiç haberi olmayan Cem Küçük bu haberin “ya bir FETÖ operasyonu ya da PKK adına devleti suçlama hatta itibarsızlaÅŸtırma oyunu” olarak lanse etme hususunda ittifak etmiÅŸler. Ä°ÅŸ o kadar pespayece paslaÅŸmaya dönüşüyor ki Cem Küçük “Haksöz bunu yaptıysa savcılarımızı uyaralım, Hemen Haksöz Dergisi yöneticilerini bulup atacaksın” gibi cümleler kuruyor. Sonra da ahbabına dönüp okumadığı görmediÄŸi haber ve siteyle alakalı ÅŸu soruyu soruyor: “Haksöz Haber di mi?”

Zehir hafiye pozlarıyla piyasa yap, muhbirlikle milleti sindir, ÅŸantajla toplumu hizaya çekmeye kalkış ama kritik ediyorum dediÄŸin haberi okumamış ol, haber sitesini görmemeyi sorun etme, MaÅŸallah! Çadır tiyatrosunun perdesi Fuat UÄŸur’un “sürekli olarak Kürtleri taciz ediyorlar mesajı vermek istiyorlar, bu korkunç ve ahlaksızca bir ÅŸey” gibi çirkin iftiralarıyla kapanıyor. Besbelli ki izleyicilerin zihnine Haksöz Haber’i Kürtçü, PKK’ya hizmet eden, sürekli olarak FETÖ operasyonlarını yaygınlaÅŸtıran kirli-ÅŸaibeli bir çevre olarak yerleÅŸtirmek öncelikli hedef. Sonrasında savcıları göreve çağırma numarasıyla ÅŸantaj yapmak ve halka karşı sergilenen yanlışların konuÅŸulmasını imkânsız hale getirmek de ikinci hedef. Fakat daha önemlisi bu gibi psikolojik harp elemanlarıyla akıl, ahlakı, eleÅŸtiri kültürünü sustalı maymuna çevirme stratejisinin giderek alan hâkimiyeti kazanmasıdır.

Bu tip müptezeller Yeni Türkiye’nin önünü açmaya deÄŸil kökünü kazımaya çalıştığımız Kemalist oligarÅŸinin hastalıklarını hortlatmaya emir eri olurlar ancak. Ä°stihbaratla ilintili pozları takınan, Reis hesabına operasyon yapıyoruz, BaÅŸkan adına kafa koparıyoruz havalarıyla kamuoyunda terör estiren bu travmatik karakterleri teÅŸhir edip önünü almak aciliyet kesbetmektedir. Bu bir dost tavsiyesidir!

Kenan ALPAY