Sosyal Medya

Güncel

Turgut Özal ve Margaret Tatcher arasında 27 yıl önce geçen konuşma

Türkiye'de ekonomide serbest piyasa düzenini esas alan yapısal değişim programının öncüsü olan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile benzer ekonomik politikayı ülkesinde uygulayan "Demir Leydi" lakaplı İngiltere'nin ilk kadın Başbakanı Margaret Thatcher arasında 1990 yılında yapılan bir görüşmenin detayları gün yüzüne çıktı.



Thatcher, 1990 yılında Çanakkale Savaşı'nın 75. yılı için Gelibolu'da yapılan anma törenleri için geldiği Türkiye'de törenlerden sonra Özal'la 1 saatlik bir görüşme yapıyor.
 
Ä°NGÄ°LTERE YAYINLADI
İngiltere Ulusal Arşiv Kurumunun yayınladığı resmi tutanaklara göre görüşmede, doğu-batı ilişkileri, Almanya'nın yeniden birleşmesi, Türkiye-Avrupa Topluluğu ilişkileri, Kıbrıs gibi konular ele alınıyor.
 
Görüşmenin “gizli" baÅŸlığıyla Ä°ngiltere Ulusal ArÅŸiv Kurumu tarafından bu hafta yayınlanan 25 Nisan 1990 tarihli tutanağında, Thatcher o dönemde Rusya'nın artan agresif tavırlarına dikkati çekerek, Batı'nın kendini savunması için NATO'nun varlığının önemini vurguluyor. Özal ise, dönemin ABD BaÅŸkanı George H. W. Bush ile ocak ayında yaptığı görüşmede kendisine Amerikan askeri güçlerinin Avrupa'da bulunmasının önemini aktardığını dile getiriyor.
 
TURGUT ÖZAL'IN AÇIKLAMALARI
Görüşmede Turgut Özal, Balkanlarda yaşanabilecek yeni sorunlara dikkati çekiyor ve Yugoslavya'nın parçalanmaya başladığını, Rusların Azerilere haksız muamele yaptığını, Litvanyalılara da benzer şekilde davrandığını kaydediyor.
 
Özal görüşmede ayrıca, "Ä°mparatorluk Rusya'sının yaÅŸacağına inanmadığını" dile getiriyor. Tutanakta Özal'ın, Thatcher'a Sovyetler BirliÄŸi'nin son CumhurbaÅŸkanı Mikhail Gorbaçov'un görevine devam edip etmeyeceÄŸi konusundaki tahminini sorduÄŸu aktarılıyor. Thatcher Özal'ın sorusuna, “Bence devam edecek ama daha da sert politikalar izleyecek." yanıtını veriyor. Özal ise, bu konuya şüpheyle yaklaÅŸtığını ifade ederek, “Sovyetler BirliÄŸi'nde demokrasinin kökü yok." diyor.
 
TATCHER, DENKTAŞ'I SUÇLADI
Almanya'nın yeniden birleÅŸmesi de görüşmede gündeme geliyor. Thatcher, Almanya'nın 10 yıl sonra Avrupa'nın “en egemen" ülkesi olacağından şüphe duymadığını ifade ediyor ve Özal'ın “Almanya, milliyetçi bir ülke mi?" sorusuna, “Bu zor sorunun kendisine birçok defa sorulduÄŸunu, önemli olanın diÄŸer ülkelerin birlik içerisinde hareket etmesi olduÄŸunu" söyleyerek yanıt veriyor.
 
Özal, görüşmede Türkiye'nin Gümrük Birliği'ne 1995 yılına kadar dahil olması gerektiğini ifade ediyor. Thatcher ise, ortak pazar tüm ülkelere uygulanana kadar Avrupa Birliği'nin daha fazla genişlememesi gerektiğini dile getiriyor.
 
Thatcher görüşmede, New York'ta o dönemde sonuçsuz kalan Kıbrıs görüşmelerini de gündeme getiriyor. Tutanakta Margaret Thatcher'ın görüşmelerin başarısız olmasından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı sorumlu tuttuğu aktarılıyor. Görüşmede Özal, Thatcher'a neden Denktaş ile görüşmediğini soruyor. Thatcher ise, Kıbrıs sorununda arabulucu olmak istemediğini, ancak BM Genel Sekreterine, görev süresi bitmeden çözüm için yardım edilmesi gerektiğini söyleyerek yanıt veriyor.
 
"KISA BOYLU, CANA YAKIN"
Bu arada ziyaret öncesi İngiliz hükümeti tarafından hazırlanan ve Thatcher'a verilen bilgi notlarında Özal ve dönemin Başbakanı Yıldırım Akbulut'la ilgili bazı ifadeler dikkati çekiyor.
 
Özal'ın özgeçmiÅŸine yer verilen bilgi notunda, anayasadaki “CumhurbaÅŸkanının siyasete karışmaması gerektiÄŸi" maddesine karşın Turgut Özal'ın siyasette aktif rol oynadığı belirtiliyor.
 
Üç çocuÄŸundan en büyüğü olan Ahmet Özal'ın babasının “gayriresmi özel kalemi" olarak görev yaptığı, kızının ise Ä°stanbul'a skandala neden olan gösteriÅŸli bir yaÅŸam tarzı olduÄŸu kaydediliyor. Özal'la ilgili ayrıca, “kısa boylu, tombul, cana yakın, iyi bir dinleyici ve kendini dinleten bir konuÅŸmacı. Dinine baÄŸlı bir Müslüman. 1987 yılında kalp ameliyatı geçirdi. Son zamanlarda kilo vermesine karşın saÄŸlığı endiÅŸe yaratmaya devam ediyor. Akıcı ancak kusurlu bir Ä°ngilizce konuÅŸuyor." ifadeleri yer alıyor.
 
Akbulut'la ilgili ise, partisi ANAP içerisinde popüler biri olduÄŸu ancak çok fazla sayılmadığı kaydediliyor. Akbulut'un entelektüel birikiminin çok olmadığı ve ekonomi ile dış politika konularında az bilgiye sahip olduÄŸu deÄŸerlendirmesine yer veriliyor. Akbulut'la ilgili ayrıca, “Özal'ın talimatlarını körü körüne uyguluyor." deÄŸerlendirmesi yer alıyor.
 
İngiltere'deki Ulusal Arşiv Kurumu, her yıl geçmiş yıllarla ilgili resmi belge ve yazışmaları yayınlıyor. Kurum bu yıl, 1989-90 yıllarına ait resmi belgeleri ve yazışmaları açıkladı.
 
AA

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.