Sosyal Medya

Güncel

Aslı Erdoğan, Necmiye Alpay ve benzerlerine değil, bütün ülkeye haksızlık ediliyor - Hakan Albayrak

Özgür Gündem gazetesinin yayın danışma kurulunda yer aldıkları için PKK/KCK üyesi olmakla suçlanıp geçen Ağustos ayında tutuklanan Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay, evvelki gün tahliye edildi. İsabet.



Haklarındaki suçlamanın düşürülmesi de isabet olacaktır.
 
AğırlaÅŸtırılmış müebbet hapis cezası 
istiyor savcı…
 
Yenir yutulur
ÅŸey deÄŸil.
 
Terörle mücadelenin haklılığına ve yargının saygınlığına gölge düşürmek için bire bir.
 
***
 
Hepimiz Özgür Gündem’in PKK ile irtibatını biliyoruz.
 
Ne var ki bu gazete legal bir gazeteydi.
 
Devletin rızasıyla yayımlanıyordu.
 
Bu rıza, Özgür Gündem yöneticilerinin yahut çalışanlarının somut suçlardan ötürü tutuklanıp yargılanmalarına ve cezalandırılmalarına mani deÄŸildi, ama Özgür Gündem’de ÅŸu veya bu ÅŸekilde yer almış olmak kendi başına bir suç sayılamaz.
 
Suç sayılabilmesi için, Özgür Gündem’in öteden beri yasa dışı ve yasak olması gerekirdi.
 
Sanki öyleymiÅŸ gibi davranıp Aslı ErdoÄŸan ve Necmiye Alpay’ı ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapisle yargılıyorsanız, Özgür Gündem’in yayımına yıllarca izin veren veya göz yuman savcıları ve diÄŸer devlet yetkililerini ekstra ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapisle yargılamanız gerekir!
 
***
 
30 senedir bu meslekteyim.
 
Yayın danışma kurullarının nasıl çalıştığını bilirim.
 
Daha doğrusu, nasıl ÇALIŞMADIĞINI bilirim.
 
Bunlar genellikle semboliktir.
 
ErdoÄŸan ve Alpay’ın ifadelerinden anlıyoruz ki, Özgür Gündem’de de sembolikmiÅŸ.
 
Velev ki sahici olmuÅŸ olsun…
 
Aslı ErdoÄŸan’a, Necmiye Alpay’a “Sizce PKK’nın önümüzdeki dönemde nasıl bir savaÅŸ stratejisi izlemesi gerekir?” diye danışılmadı herhalde!
 
Danışılsaydı, ikisi de hayretler içinde kalıp ‘Manyak mısınız kardeÅŸim siz!’ derdi.
 
Åžiddeti kategorik olarak reddettiÄŸi bilinen kimselerden bahsediyoruz.
 
***
 
“Madem ki ÅŸiddeti kategorik olarak reddediyorlar, öyleyse PKK propagandası yapan Özgür Gündem’in künyesinde isimlerinin geçmesine nasıl razı olabildiler?” diye sorulabilir ve sorulmalı; ama ortada somut bir suç olmadığı için bu soru ancak ahlak veya etik ile alakalı bir tartışmanın konusu olabilir, hukukun konusu olamaz.
 
Terörle mücadele üzerinde soru işareti oluşturacak yazılar yazmak da öyle.
 
Mahkemedeki savunmasında “Sayın savcının iddia ettiÄŸi gibi bir KCK tutuklusunun ölümünü yazarak KCK’ye girmiÅŸsem, bugüne dek girmediÄŸim örgüt kalmadı; Ä°BDA-C dahil! Hatta bir uyuÅŸturucu satıcısının dosyasındaki hukuksuzluÄŸu ele aldığım için uyuÅŸturucu mafyası yöneticiliÄŸinden de tutuklanabilirim.” diyen Aslı ErdoÄŸan haklı.
 
Bunu söylerken Aslı ErdoÄŸan’ın yazdıklarını tasvip etmiÅŸ olmuyorum.
 
Fakat; yazılarında devletle zıtlaşma ve hatta devlete haksızlık etme hakkını (ahlaki veya etik manada değil kanuni manada) teslim etmiş oluyorum.
 
Fikir ve ifade hürriyeti böyle bir şey.
 
Herkesin doğruluk ve yanlışlık idraki aynı olsaydı, fikir ve ifade hürriyetinin icadına gerek kalmazdı.
 
***
 
Aslı Erdoğan, Necmiye Alpay veya bir başkası; bizi istediği kadar sinirlendirsin, isterse çileden çıkarsın, devlete haksızlık ediyor diye bir yazarın teröristlikle suçlanıp yargılanmasını mazur göremeyiz.
 
Terörü alenen desteklemek, teröristlerin cinayetlerini savunmak gibi somut bir suç olmalı.
 
Söz konusu yazarlar böyle bir suçu işlemekten çok uzak.
 
Aslı Erdoğan, savunmasında, 18 yıllık gazete yazarlığı boyunca hiç mahkemelik olmadığını söyledi; mahkemede suç delili olarak kullanılan yazılarında gerçekten suç unsurları varsa, bu yazılarından ötürü kendisine şimdiye kadar niye hiç dava açılmamış?
 
Bırakın dava konusu olmayı, soruşturma konusu olan bir tek yazısı bile yok.
 
***
 
Evet; yayımına devletin izin verdiği bir gazetenin sembolik danışma kurulunda yer almak ve basın savcılarının sakıncasız bulduğu kimi yazıların müellifi olmak, terör suçu kabul edilip ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılmak isteniyor.
 
İnsanları teröristlikle suçlayıp mağdur etmek bu kadar kolay olmamalı.
 
Tutuklama kararları bu kadar kolay verilmemeli.
 
“AğırlaÅŸtırılmış müebbet hapis cezası” bu kadar kolay telaffuz edilmemeli.
 
İçeride iktidarın, dışarıda genel olarak Türkiye’nin zulümle anılması bu kadar kolaylaÅŸtırılmamalı.
 
“Åžiddet karşıtı oldukları bilinen tanınmış yazarların başına bunlar gelebiliyorsa, sıradan insanların hukukunun ne kadar tehlikede olduÄŸunu varın siz hesap edin” dedirtilmemeli.
 
Sadece Aslı ErdoÄŸan, Necmiye 
Alpay ve benzerlerine değil, bütün ülkeye haksızlık ediliyor.
 
KARAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.