Coğrafyamız
Askerlerin ağzından El-Bab'daki çatışmada yaşananlar
Fırat Kalkanı harekâtında terör örgütü DEAŞ’ı Akil Dağı’nda ezen Mehmetçik, yaşadıklarını güvenlik uzmanı Abdullah Ağar’a anlattı.
Habertürk'ün haberine göre, 20 Aralık’ı 21 Aralık’a baÄŸlayan gece silah ve mühimmatlarını alan askerlerin hedefi, DEAÅž’ın üs haline getirdiÄŸi hastaneydi. Her taraf mayınlıydı. Mehmetçik, gece 02.00 sıralarında Akil Dağı’ndaki hastaneye sızmayı baÅŸardı.
Güvenlik uzmanı Abdullah AÄŸar, yaralı askerlerin anlattıklarını şöyle yazdı: “Her taraf mayın, bubi-tuzağı, EYP doluydu. Her yerde dikenli tel vardı. Çamur, kaygan bir de. Aç kalalım, donalım, çok da vay vay, yeter ki Akil Dağı’nı ve oradaki tahkim hastaneyi alalım. Hepsine raÄŸmen bastık herifleri.
KIZILCA KIYAMET KOPTU
Kızılca kıyamet koptu daracık alanlarda. Göğüs göğüse, gırtlak gırtlağa girdik birbirimize... Tutunamadılar bile. Korkuyla, panikle kaçıştılar dört bir yana, saklanmaya, saklandıkları yerlerden taramaya, atmaya çalıştılar. Biz de onları göme göme ele geçirdik hastane bölgesini. Bunların hepsini de gece güne kavuşmadan, 3-6 aralığında güneş doğmadan yaptık. Sağ kalanlar kaybolup gittiler karanlıkla. Sonra güneş doğdu.
SAATLERCE ŞARAPNEL MERMİ UÇUŞTU
Tekrar saldırıya geçtiler. Ne varsa attılar ellerinde. Saatlerce hiç durmadı. Saatlerce şarapnel, mermi uçuştu her bir yanda. Roketler, havanlar, mermiler paralandı içimizde, her bir yanımızda, tepemizde. Bırakın mermiyi, onlarca roket geçti başlarımızın üstünden. Öğlene kadar yaşadığımız bu mermi sağanağında 4 şehit, 15 yaralı verdik. Tahliye ettik, gönderdik şehit ve gazilerimizi. Komandolarımız geldi sonra. Yanımıza gelişleri bile çok sancılı, sıkıntılı ve tehlikeliydi.
Mermi yağmuru altında yaptılar sızmalarını, yaklaşmalarını. Onların gelişiyle bir an olsun nefes almak istedik ya, o da olmadı. Onlar da direkt daldılar çatışmaya, hep beraber vuruşmaya başladık.
BOMBALI ARAÇLA SALDIRDILAR
Bombalı araçla yapılan saldırıyı ise askerler şöyle anlattı: “Çok soÄŸuktu hava. Kar yaÄŸmaya baÅŸladı. Zaten yaÅŸtık, çamurluyduk, ıslaktık, kanlıydık. Teröristler sustu bir ara. Onlar susunca biz de sustuk. Zaten tepeyi tutmuÅŸ, artık elimizde kalsın diye savunuyorduk.
Dün gece hiç uyumamıştık. Gündüz de uyumamıştık. Artık acıdan, yorgunluktan, uykusuzluktan, çatışmanın hışmından, hırstan, gözlerimiz yanıyordu, acıyordu. AkÅŸam yine uyumayacaktık. Gece de uyumayacaktık. ‘NöbetleÅŸe uyuyalım’ dedik. Fırsat bulmuÅŸ, ağırlık yapmasın diye yanımıza aldığımız azıcık yiyecekleri hem paylaşıyor, hem ufak lokmalarla yiyorduk.
AKİL DAĞI ÖYLE BİR YER Kİ...
Kar ise yaÄŸmaya devam ediyordu. Bir de üşüyorduk. Tekrar atışmalar baÅŸladı. Bir de nefes aldırmayan patlamalar. Ama biz, Akil Dağı’nın hengamesine çoktan alışmıştık. Akil Dağı öyle bir yer ki; üstündesin, 15 metre aÅŸağısını göremiyorsun. Dipler hepten ölü bölge. Bir de çok geniÅŸ, tüm alanı tutmak çok zor. Herkes bir yerde, çatışmalar devam ediyor.
SIZMA YAPTIK
Özellikle az kiÅŸiyiz, zaten sızma yaptık, uçtayız, kalplerine saplanmışız, bir de sızma az kiÅŸiyle yapılır, hâlâ sızmanın o safhasındayız. Ãœstüne bir de her taraf ev, her evden ateÅŸ geliyor. Ortalık bir kez daha kızılca kıyamet. Bir de kar yağışı. Pus. Ve bir bombalı araç çıktı. Ãœstüne bir de her taraf ev, her evden ateÅŸ geliyor. Ortalık bir kez daha kızılca kıyamet. Bir de kar yağışı. Pus. Ve bir bombalı araç çıktı. Aramıza daldı. Sonra iki boÄŸuk patlama daha. 10 ÅŸehit, 20 yaralı. Tabur komutanımız, canımız, binbaşımız da ÅŸehit oldu.”
Henüz yorum yapılmamış.