Sosyal Medya

Güncel

Binlerce senelik kaidedir: Elçiye zeval olmaz - Hakan Albayrak

22-12-2016 08:34

Binlerce senelik kaidedir: Elçiye zeval olmaz. Size gelen elçi, kimi temsil ederse etsin, sizin namusunuza emanettir. En azılı düşmanınızın elçisine bile dokunamazsınız. Bu böyledir.



Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov’un, bizim ülkemizde, bizim bir polisimiz tarafından, hem de “Allahu Ekber” nidasıyla öldürülmesinden ötürü derin bir utanç duyuyoruz.
 
Bu utanç, Rusya’nın Suriye’de yaptığı katliama tepkimizi bastıracak deÄŸil.
 
Ama o katliama tepkimiz yüzünden Türkiye-Rusya diyaloğunun bozulmasını arzu edecek de değiliz.
 
Bereket; CumhurbaÅŸkanımız ve hükümetimiz, Karlov cinayetinden hemen sonra yaptıkları açıklama ve jestlerle Rusya’ya itimat telkin ettiler, Moskova da bu cinayeti Türkiye-Rusya iliÅŸkilerinin düzelmesinden rahatsız olan çevrelerin provokasyonu olarak gördüğünü beyan etti.
 
SaÄŸduyunun galibiyeti sayesinde, Halep’ten sivillerin tahliyesi ve Suriye’de siyasi çözüm konulu toplantı, Moskova’da, daha evvel planlandığı gibi yapılabildi.
 
***
 
Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından yürütülen müzakerelerin teferruatına vakıf değiliz, arka planda nelerin olup bittiğini de bilmiyoruz; fakat resmi açıklamalar ümit verici.
 
Toplantıdan sonra yayımlanan mutabakat metninde, her üç ülkenin de Suriye rejimi ve muhalefeti arasında varılacak bir anlaşmaya garantör olmaya hazır olduğu vurgulandı.
 
Ä°ran, Rusya ve Türkiye’nin, “etnik köken, din ve mezhep gözetmeksizin Suriye’nin egemenliÄŸine, bağımsızlığına, birliÄŸine ve toprak bütünlüğüne duyduÄŸu saygı”nın ifade edildiÄŸi metinde, üç ülkenin de Suriye sorununun askeri yollarla çözülemeyeceÄŸinde hemfikir olduÄŸunun altı çizildi.
 
Suriye sorununun çözümünde, BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) tarafından, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı doÄŸrultusunda ortaya koyulan çabaların öneminin vurgulandığı ortak metinde, uluslararası topluma bu toplantıda varılan mutabakatın önündeki engellerin kaldırılması için iyi niyet gösterme çaÄŸrısı yapıldı.
 
Metinde, “Ä°ran, Rusya ve Türkiye; DoÄŸu Halep’ten sivillerin ve silahlı muhalefetin gönüllü bir ÅŸekilde tahliye edilmesi için ortaya konan ortak çabaları memnuniyetle karşılar. Bakanlar, aynı zamanda Fua, Kefreya, Zebadani ve Madaya’dan sivillerin tahliye edilmesinden de memnun. Sürecin, kesintiye uÄŸramadan, güvenli ve emin bir ÅŸekilde tamamlanacağını taahhüt ettiler” ifadesi yer aldı.
 
Uluslararası Kızılhaç Komitesi’ne ve Dünya SaÄŸlık Örgütü’ne de tahliye sürecindeki yardımları nedeniyle duyulan minnettarlığın dile getirildiÄŸi metinde şöyle denildi:
 
“Bakanlar, ateÅŸkesin, kesintisiz insani yardımın ve sivillerin serbest dolaşımının ülke geneline teÅŸmil edilmesinin önemi konusunda mutabıktır. Ä°ran, Rusya ve Türkiye, Suriye Hükümeti ve muhalefet arasında müzakere edilmekte olan ileriye dönük anlaÅŸmanın kolaylaÅŸtırıcıları ve garantörleri olmaya hazır olduklarını belirtir. Sahadaki geliÅŸmeler üzerinde nüfuzu olan tüm ülkeleri aynısını yapmaya davet eder.”
 
Ortak metinde, taraflar, bu anlaÅŸmanın BMGK’nın 2254 sayılı kararı gereÄŸi, “Suriye’de siyasi çözümün kaldığı yerden devamı için gerekli ivmeyi oluÅŸturmak konusunda yardımcı olacağına iliÅŸkin güçlü inancını” dile getirdi.
 
(Kaynak: ALJAZEERA)
 
Toplantıdan sonra düzenlenen basın toplantısında Lavrov’un verdiÄŸi ÅŸu ‘bilgi’ ise kafa karıştırıcı: “Türkiye, Ä°ran ve Rusya, Suriye’de rejim deÄŸiÅŸikliÄŸine deÄŸil terörle mücadeleye odaklanma konusunda mutabık.”
 
Muhaliflerin (Devrimcilerin) de, rejim ile müzakerelerinde sadece Bağdadi Grubu ve Nusret Cephesi meselesine odaklanmaları beklenmiyor inşaallah!
 
Adı üstünde; rejim muhaliflerinden, devrimcilerden bahsediyoruz.
 
Ana mevzu tabii ki rejimin mahiyeti olacak.
 
***
 
Ä°sterdik ki “Moskova Zirvesi” deÄŸil “Ä°stanbul Zirvesi” olsun.
 
İsterdik ki Suriye meselesini bölge ülkeleri çözebilsin; Rusya bu bölgede tayin edici bir rol oynamasın.
 
İsterdik ki müzakerelerden daha hakkaniyetli neticeler çıksın.
 
Hatta, isterdik ki makul ve mutedil mücahitler öyle kesin bir zafer kazansınlar ki müzakereye filan gerek kalmasın.
 
Ä°sterdik, isterdik…
 
Ama Suriye’de gelinen nokta ve Türkiye’nin mevcut durumu ancak bu kadarına el veriyor.
 
Biz ki Hudeybiye terbiyesinden geçmiÅŸ bir ümmetiz…
 
“Hayırlısı olsun” diyelim ve olanı bereketlendirmesi için Rabbimize dua edelim.
 
***
 
NOT: Dünyanın bütün ÅŸeytanları toplanıp hep beraber üstümüze çullandı, ama yıkılmıyoruz ve yürüyüşümüz devam ediyor. Avrasya Tüneli’ni de açtık, elhamdülillah. EmeÄŸi geçen herkese teÅŸekkürler.
 
KARAR

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.