Sosyal Medya

Güncel

Bize her yer Fırat Kalkanı! - Mete Yarar

El Bab’da çatışmaların şiddeti bugün itibarıyla zirveye ulaştı. Özel Kuvvet personeli, komandolar ve Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) kente girmesiyle beraber çatışmalar meskun mahal çatışmasına dönüşmüş ve yoğunlaşmış durumda. Meskun mahal çatışmalarındaki en önemli konu istihbarattır. Çünkü bir sonra gireceğiniz evi, mahalledeki bütün faaliyeti görmeniz gerekir. O yüzden de meskun mahal operasyonu hiç kolay değildir. Hele ki DAEŞ gibi unsurlar operasyon yaptığınız yerde sivilleri, halkı kalkan olarak kullanıyorsa her şey çok daha zorlaşır.



El Bab’ı küçümseyenler olabilir. Oysa El Bab, 100 binin üzerinde insanın yaÅŸadığı, bölgenin en büyük yerleÅŸim merkezlerinden biridir. Rakka ile beraber DAEÅž’in yığınaklanma yaptığı, yıllardır elinde tuttuÄŸu bir merkezdir burası. Bu nedenle de ÅŸehirde geçmiÅŸten beri tuzaklanmış binlerce El Yapımı Patlayıcılar (EYP), mayınlar ve ağır tanksavar silahları vardır.
 
El Bab operasyonu başladığı andan itibaren binlerce atış yapıldı ve bölgedeki hedefler birer birer etkisiz hale getirilmeye çalışıldı. Hedefin sayısına baktığınızda bölgede ne kadar büyük bir yığınaklanma yapıldığını net olarak görüyorsunuz.
 
Türk Silahlı Kuvvetleri plan olarak bölgeyi, özellikle de El Bab’ı batıdan, kuzeyden ve doÄŸudan kuÅŸatmayı düşünüyor. BaÅŸlangıç itibarıyla önce kuzey bölgesine girildi. Bir koldan doÄŸudaki Münbiç’ten El Bab’a giden yolun emniyeti saÄŸlanmaya çalışıldı. Bir grup TSK mensubu ve ÖSO da kentin batısındaki bölümü kuÅŸatmaya çalıştı. Bu kuÅŸatma tamamlandığı andan itibaren de dış mahallelerden kente giriÅŸ baÅŸladı. Bölgedeki ilerleme istikametleri göz önünde bulundurulduÄŸunda, özellikle EYP’ler ve bomba düzenekleri kurulduÄŸu için, bu ana koridordan girme ÅŸansı baÅŸlangıç itibarıyla mümkün olmadı. Bölgeye giden iki ana yolun sözünü ettiÄŸimiz patlayıcılarla döşendiÄŸi yönünde ciddi istihbarat bilgileri vardı.
 
Bundan sonraki süreç dış mahallelerden içeri doğru yoğunlaşarak devam edecek. Bölgede özellikle hava şartlarının bozulması, yoğun yağış İnsansız Hava Araçları (İHA) faaliyetlerini de kısıtlıyor. Meskun mahalde istihbaratın önemini başlangıçta bir cümleyle aktarmıştım. Bir sonraki yeri ve gireceğiniz alanı gözlemleyemiyorsanız işiniz gerçekten zorlaşıyor.
 
Bu tip harekatların zorluÄŸunu anlatmak için bir örnek vereyim. Geçenlerde Musul operasyonu için bölgeye gidecek olan asker ve diÄŸer birliklerin toplam mevcudu 200 bine yakındı. Aylar geçmesine raÄŸmen operasyonda ilerleme saÄŸlanamadı. Dış mahallelerden içeri girmeye çalışan Irak ordusuna ve diÄŸer güçlere ait gruplar tekrar bu bölgeleri terk etmeye baÅŸladılar. Irak ordusuna ait özel kuvvet personelinin yarısına yakınının hayatını kaybettiÄŸi açıklandı. Bu tip operasyonlar dışarıdan göründüğü, ahkam kesildiÄŸi kadar kolay deÄŸil. Özellikle canlı bomba, intihar saldırısı ve patlayıcı konusunda uzmanlaÅŸmış bir örgütle mücadele etmek oldukça zordur. Bugün itibarıyla TSK ve ÖSO’nun yapmış olduÄŸu operasyon, diÄŸer operasyonlarla karşılaÅŸtırıldığında açık ara iyi durumdadır. Åžunu da unutmamak gerekir: Bu operasyonda hata yapma lüksümüz yok. Bunun için de herkesten çok daha fazla dikkat etmek zorundayız.
 
Suriye’de ve diÄŸer yerlerde, sivillerin olduÄŸu bölgelerde ciddi anlamda ağır silah kullanıyor olmasına raÄŸmen TSK, sivillerin can güvenliÄŸini operasyonun merkezine koyuyor ve tek bir sivilin burnunun kanamamasına özen gösteriyor. Ayrıca tarihlerinde pek çok sivil katliamı bulunan çok sayıda ülkenin “sivilleri öldürüyorlar” yönünde suçlama ihtimallerine karşı koz verilmiyor, sivillerin can güvenliÄŸi için son derece farklı bir operasyon yürütülüyor. Bölgede Felluce, Halep gibi bir konuyla anılmak istemiyor. Sivillerin tahliyesini ön planda tutuyor ve sivil kayıp vermeden dünyanın en zor harekatını icra etmeye çalışıyor. Biliyor ki, yapacağımız bir hata diÄŸerlerinin hatalarının belki binde biri olmasına raÄŸmen yine Türkiye’yi zora sokacak olan açıklamalara sebebiyet verebilir.
 
El Bab’ın içerisinde ÅŸu anda göğüs göğüse çatışmaların yaÅŸandığını net olarak söyleyebiliriz. Çünkü sokak sokak çatışılarak ilerlemeye çalışılıyor. Bu ilerlemeye Hava Kuvvetleri unsurlarımız ve fırtına obüsleri üzerinden de destek vermeye devam ediyoruz. Dünyanın en zor harekatı ÅŸu anda El Bab’da icra ediliyor. Bir evin içindeki teröristler, yanındaki evde bulunan sivillere zarar vermeden etkisiz hale getirilmeye çalışılıyor. BilmediÄŸiniz, tanımadığınız, kendisini iyi gizlemiÅŸ olan bir düşmanla savaşılıyor.
 
Bugün geldiÄŸimiz nokta, El Bab’da baÅŸarılı olunmadığı müddetçe ne Münbiç’te ne diÄŸer bölgelerde baÅŸarılı olunamayacağıdır. Hedef ilk önce El Bab, daha sonra Fırat Kalkanı’nın devamı… Açıklamalarda Fırat Kalkanı 2 diye nitelendirilen bir safha öngörülse de, aslında Fırat 
Kalkanı 2, Fırat Kalkanı’nın içinde zaten devam ediyor. Zaman zaman Münbiç’e ve PYD terör örgütünün unsurlarının bulunduÄŸu Afrin’e operasyon yapılıyor. Genelkurmay’ın günlük yayınladığı raporların içerisinde bu bilgiler de zikrediliyor.
 
Özetle Fırat Kalkanı harekatı yalnızca DAEÅž’e karşı deÄŸil, bölgedeki terör listesi içinde yer alan bütün örgütlere karşı yapılıyor ve yapılmaya devam edilecek. Kayseri’de, BeÅŸiktaÅŸ’ta, Ankara’da ve diÄŸer yerlerde patlayan bombaların yüzde 80’inin Suriye’den geldiÄŸini, patlayıcı düzeneklerini hazırlayanların tamamının Suriye’den geldiÄŸini, patlayıcıyı kullanan canlı bombaların, intihar saldırıları düzenleyenlerin Suriye’deki kamplarda eÄŸitilip gönderildiÄŸini bildiÄŸimiz için de bu harekatın yapılması ÅŸu an zorunluluk gibi gözüküyor. Türkiye ÅŸu kararı vermek zorunda: Süreci El Bab üzerinden mi okuyacağız yoksa Suriye üzerinden mi tam bir okuma yapacağız. DiÄŸerleri binlerce kilometre öteden gelirken ve gerekçe olarak “terör saldırıları yapanları yerinde yok etmek” deyip uluslararası meÅŸruiyet kazanırken, sınırlarımızın dibinde her gün vatandaÅŸlarımızın canını alan bu örgütle mücadele etmek için nasıl bir mevzu bulacağımızı artık tartışmamamız gerekiyor. Dünya örnekleri bunlarla dolu. Bu iÅŸin kararını vereceksek hep beraber vereceÄŸiz. Türkiye topraklarını sınırlarından mı, sınır ötesinden mi koruyacağız? Soru budur. Bugün geldiÄŸimiz konu Fırat Kalkanı 1, Fırat Kalkanı 2 deÄŸil, sınırlarımızı nereden koruyacağımızdır. Bunu net olarak söylediÄŸimiz andan itibaren dünyanın her bir noktası Fırat Kalkanı olarak tarihe geçecektir. 
 
KARAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.