Güncel
İnsan istihbaratı ile şehirlerdeki terör bitirilebilir mi?
Türkiye son yıllarda FETÖ, PKK, IŞİD ve diğer radikal sol örgütlerin yoğun tehdidi altında yaşıyor.
YaÅŸadığımız farklı türlerdeki terör tehditlerine yönelik çözüm geliÅŸtirme sorumluluÄŸu yalnızca siyaset kurumuna ve güvenlik birimlerine bırakılmamalı; muhalefet partileri, STK’lar, düşünce kuruluÅŸları, akademisyenler ve gazeteciler de meselenin çözümüne yönelik teknik ve stratejik çözümler üreterek, yetkililere destek olmalıdır. Yüreklerimizi daÄŸlayan bu hain saldırılar karşısında, hükümetin ve güvenlik güçlerinin insanüstü çabası göz ardı edilmeden yaÅŸadığımız sorunlara yapıcı öneriler getirmek, toplumsal ve kurumsal farkındalığı geliÅŸtirecektir. Güvenlik güçlerimizin teröristle mücadelede yaptığı yüzlerce önleyici operasyon kamuoyuna çok fazla yansımadığından ötürü yapılan çalışmalar baÅŸarı olarak görülmemekte; ancak bir olay engellenemediÄŸi zaman ortaya çıkan ağır sonuçlar güvenlik güçlerinin çalışma tarzlarındaki kısmi eksiklikleri daha görünür hale getirmektedir. Konunun önemi ve yaÅŸanan acının büyüklüğü, baÅŸka terör olayları ile karşılaÅŸmamak için ne yapılması gerektiÄŸi üzerinde düşünce geliÅŸtirmeyi zorunlu kılıyor. Yazacaklarımın bir öğüt niteliÄŸinde deÄŸil, çözüm için fikir üretmeye çalışan birinin ülke kamuoyu ile yapmış olduÄŸu karşılıklı bir sohbet olarak algılanmasını temenni ediyorum.
Terörizm ve teröristle mücadele birbirinden ayrı ele alınması gereken konulardır. Terörizmle mücadele, entegre makro stratejileri zorunlu kılarken teröristle mücadele ise teknik güvenlik konularını içeren mikro bir alandır. Türkiye’nin terörizmle ile ilgili makro stratejisi kararlılıkla ve doÄŸru bir biçimde sürdürülmektedir. Ancak teröristle mücadelede yaÅŸanan kısmi eksiklikler yeni çalışma tarzlarının araÅŸtırılmasını gerekli kılıyor. Türk güvenlik birimlerinin teröristle mücadelede uygulamasının daha doÄŸru olacağı teknik yöntemler ÅŸunlardır:
1- Terör eylemlerinin engellenmesinde vatandaşın devletle işbirliğini artıracak yöntemler geliştirilmeli ve vatandaşların olaylara karşı duyarlılığı artırılmalıdır.
2- Terör eylemlerinin toplum üzerindeki yıkıcı etkisini azaltmak için sosyo-psikolojik önlemler alınmalı ve terörün hedeflediği korku zemini ortadan kaldırılmalıdır.
3- Güvenlik kurumları arasında doğru, etkin, tam zamanlı bilgi akışı sağlanmalı ve bilgiler tek elde toplanmalıdır.
4- Terör eylemlerini planlayan ve uygulayan unsurlar, hiçbir yerin onlar için güvenli olmayacağını hissettiren önleyici ve ön alıcı saldırılarla baskılanmalı, terör kadroları sürekli baskı altında tutulmalıdır.
5- Terör eylemlerinin tespiti için spekülatif yorumlar içermeyen operasyonel istihbarat üretilmelidir.
DiÄŸer istihbarat türleri ve seviyeleri ile karşılaÅŸtırıldığında operasyonel istihbaratta toplanan verilerin eksiksiz ve tam zamanlı olması gerekir. Çünkü diÄŸer tür ve seviyelerdeki istihbarat üretiminde bilgi boÅŸlukları tahminlerle kapatılmaya çalışılırken olası bir eyleme yönelik olarak nerede, ne zaman, nasıl ve kim sorularına cevap verilmeden yapılan yorumlar, istihbarat ürününün spekülatif mahiyette olmasına neden olur. Ãœrünün spekülatif nitelik taşımaması için üretim saÄŸlıklı olmalı ve birçok kaynaktan teyit edilmiÅŸ ham veriler doÄŸru bir iÅŸleme sürecinden geçirilerek üretim hatalarına sebebiyet verilmemelidir. Ä°stihbarat üretimi bir çarka benzer ve çarkın herhangi bir yerinde yapılan hata, doÄŸru ürünün ortaya çıkmasını engeller. MÄ°T eski Kontr-Terör Dairesi BaÅŸkanı Mehmet Eymür’e göre, doÄŸru bir terörle mücadele istihbarat çarkı yukarıda bulunan ÅŸekildeki gibi olmalıdır:
Bütün bu süreç, istihbarat üretiminin son derece hassas ve her ayrıntının göz önünde bulundurularak yapıldığı bir faaliyet olduÄŸunu göstermektedir. Ä°stihbarat ihtiyaçlarının belirlenmesinde ortaya çıkan bir emarenin geçmiÅŸle bağını kuracak “kıymetlendiricilere” ve istihbarat kurumlarının arÅŸivlerindeki temel istihbarat ile karşılaÅŸtırma yaparak, eksiklikleri tespit edecek “analizcilere” ihtiyaç vardır.
Toplama sürecinde doğru ham verinin hangi yöntemle elde edileceği belirlenir. Grafikte görüldüğü gibi toplama faaliyetini kabaca teknik ve insan unsuru şeklinde ayırmak mümkündür. Gelişen teknoloji, veri toplama faaliyetlerini kolaylaştırmıştır ancak terör örgütleri yeni teknolojilere çok çabuk adapte olduğundan dolayı buna karşı önlemler geliştirmektedir. Bundan dolayı günümüzde, özellikle eylem hücrelerine yönelik teknik izleme faaliyetleri yetersiz kalmaktadır. Ayrıca teknik istihbarat yöntemleri ile teröristlerin niyetleri, istekleri, potansiyelleri ve zaaflarına yönelik kapsamlı bilgiler elde etmek zordur. Bu durum insan istihbaratının önemini artırır.
İnsan istihbaratı, faaliyete konu olan bir olay ile ilgili insan kaynağının kullanılmasıdır. Sorgu, ihbar ve mülakat gibi doğrudan; muhbir, gizli soruşturmacı ve ajan kullanımı gibi dolaylı türleri bulunmaktadır. Bilgiye erişimi bakımından en önemli insan kaynağı ajanlardır. Ajan, bir hedef örgüt içinde faaliyet yürütürken belli motivasyonlarla güvenlik birimleri ile işbirliği yapan elemandır. İntihar eylemleri gibi son derece gizli bir şekilde planlanan eylemlerde devletin gizli soruşturmacı veya muhbir kullanarak eylemi engellemesi mümkün değildir. Çünkü doğası gereği ancak çok kısıtlı kadro tarafından bilinen bir faaliyeti öğrenmek için tasarlanan bir eylemin plan, lojistik ve uygulama aşamasında yer alan kişiler olayı haber verebilir. Bilgiye erişimi düşük olan kişiler olayın nerede, ne zaman, nasıl ve kimler tarafından yapılacağı konusunda sağlıklı cevap veremez. Türk güvenlik aygıtının haber alma ağını sağlıklı bir zemine oturtması için yapması gerekenleri şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Terör konusunda stratejik seviyede bilgi üreten MÄ°T, uzun dönemde örgütlerin komuta kademesine sızacak elemanlar yetiÅŸtirme çalışması yapmalıdır. Bunun için örgütün komuta kademesi içindeki rekabet, çatışma ve zaaflardan yararlanabilir. Örgüt liderlerinin psikolojik analizi yapılarak uygun maske ile temas saÄŸlanmalıdır. MÄ°T’in KCK’ye yönelik yapmış olduÄŸu çalışma bu faaliyete güzel bir örnekti; ancak FETÖ terör örgütü, devletin PKK içindeki unsurlarını tasfiye ederek yaÅŸanılan zaafın ortaya çıkmasına neden oldu.
2- Alt seviye bilgiye eriÅŸimi olan kaynakların konumunun örtülü operasyonlarla yükseltilip daha çok bilgiye eriÅŸimi saÄŸlanabilir. Ancak devletin mevcut kaynaklarının güvenlik araÅŸtırmalarının titiz bir biçimde yapılması gerekir. FETÖ’cü istihbaratçıların örgütlerin içinde kullanmış olduÄŸu eski ajanlar tespit edilmelidir. Türk istihbaratının çalışma yöntemini bilen bu unsurların, hem FETÖ’cüler hem de onu taÅŸeron olarak kullanan yabancı servisler için önemli bir insan malzemesi haline gelmiÅŸ olması muhtemeldir.
3- Katı hiyerarşiye ve yüksek gizliliğe sahip örgütlerin organizasyonlarına sızmak mümkün olmuyorsa, yerel birimler klonlanıp denetime alınamayan unsurlar adli operasyonlarla tasfiye edilerek, devletin yaratacağı kontrollü organizasyon örgüt departmanına eklemlenebilir. Bu faaliyetler yürütülürken 15 Temmuz öncesinde çalıştırılan haber kaynakları ile ilişkiler dondurulup ayıklamalar yapılmalı ve yeni kaynaklar üretilmelidir.
Sonuç olarak 15 Temmuz gibi büyük bir darbe giriÅŸimine teÅŸebbüs eden FETÖ’nün güvenlik birimlerindeki unsurlarının, yıllar boyu devletin imkânlarını kullanarak örgütlere yerleÅŸtirdikleri bütün elemanlarının ayıklanması ülke güvenliÄŸi açısından hayati önemdedir. Bu tortular temizlendikten sonra yeni baÅŸtan oluÅŸturulan insana dayalı haber ağı ÅŸehirlerde yaÅŸanan terör olaylarının minimize edilmesini saÄŸlayabilir.
HASAN MESUT ÖNDER
Henüz yorum yapılmamış.