Güncel
Tıp profesörü o geceyi anlattı
Tıp profesörü o geceyi anlattı: Yaralı polislerden hiç bir ses gelmiyor. Sessizce uzanmışlar. ‘Nasılsınız’ diye sorunca ‘iyiyim’ diyorlar
44 şehit verdiğimiz Beşiktaş saldırısının olduğu gece, görevli olmamasına rağmen hastaneye koşan Prof. Dr. Derya Özçelik yaşadıklarını anlattı.
Özçelik'in açıklamaları şu şekilde;
Sakarya Ãœniversitesi Plastik Cerrahi KliniÄŸi’nde görev yapıyorum. 10 Aralık 2016 gecesi Ä°stanbul’da NiÅŸantaşı’ndaki evimdeydim. Yüz kırıkları ile ilgili yazdığım bir makaleyi gözden geçiriyorum. 10.30 gibi dışarda güçlü bir patlama sesi duyuldu. Sonra televizyonda altyazı olarak ‘Taksim’de patlama’, ardından da ‘Maçka parkında bomba patladı’ haberleri geçmeye baÅŸladı. Maçka parkının evime uzaklığı belki 500 metre.
Dışarda hastane görevlisi ‘ambulansları çıkartın’ diye bağırmaya baÅŸladı. Ben de o anda belki bir yardımım olur diye evden çıktım. Önce Maçka parkının olduÄŸu yere gittim, havada keskin bir barut kokusu. Helikopterler ışıklarıyla yeri aydınlatıyor, uzakta onlarca ambulansın ışığı görünüyor. Polisler olay yerine gitmeme izin vermedi.
Whatsapp mesajlarıma baktım. Okmeydanı Plastik Cerrahi KliniÄŸinin Sorumlusu Dr. Özay Özkaya ‘hastane kapısında beklediklerini’ yazmış.
Yoldan geçen bir ambulans ÅŸoförü ‘Gümüşsuyu Askeri Hastanesi (eski adı) yoÄŸun olduÄŸunu oraya gitmememin uygun olduÄŸunu’ söyledi. Bir taksiye binip gittim. Hastanenin kapısında polisler bekliyor. Doktor olduÄŸumu söyleyince ‘geçin’ dediler. Saat sanırım 11.30 olmuÅŸtu.
İçerde bütün yaralılar çevik kuvvetten kardeşlerimiz. Yaklaşık 10-12 kişi. Bir o kadar da doktor. Hepsi olayı duyar duymaz koşup gelmişler. Ağır olanları sevk etmişler. Ağır hastaların olduğu doktorların üzerindeki ve de yerlerde hızla silinmiş ama çoğu duran izlerden anlaşılıyor.
'NASILSINIZ' DÄ°YE SORUNCA ' Ä°YÄ°YÄ°M' DÄ°YORLAR...
Aynı ÅžiÅŸli Etfal’den bir hemÅŸire Hanım’ın bugüne dair yazdıkları gibi; hiç bir bağırtı çağırtı yok. Yaralı polislerden hiçbir ses gelmiyor. Sessizce uzanmışlar. ‘Nasılsınız’ diye sorunca ‘iyiyim’ diyorlar. Çalan telefonlara da aynısını söylüyorlar 'iyiyim...' Sadece doktorların hemÅŸirelerin konuÅŸmaları duyuluyor.
Sonra kendimi tanıttım, plastik cerrah olduÄŸumu yardımcı olabileceÄŸim bir ÅŸey olup olmadığını sordum. Yüzünde kesiÄŸi olan ve bacaklarda ÅŸarapnel kesikleri olan hastaları gösterdiler, ufak ameliyatlarını yaptım. Bacağında kesik olan kardeÅŸimize 14 gün kadar rapor verilmesinin uygun olacağını söyledim, ‘rapor almak istemediÄŸini çalışmak istediÄŸini’ söyledi.
'BİZİM İÇİN BU SAATTE EVİNİZDEN KALKIP GELDİNİZ' DEDİLER...
Bir polisimizin tedavisini yaparken yakını geldi, sadece gözlerinden yaÅŸlar süzüldü, sessizce... Hepsi defalarca teÅŸekkür etti. Åžaşırdım. ‘Bizim için bu saatte evinizden kalkıp geldiniz dediler.’ ‘Tabiki gelicez’ dedim.. ‘Sizler bizim için canınızı veriyorsunuz, evden gelmiÅŸiz çok mu’ diyecektim, aÄŸlamamak için diyemedim.
01.30 gibi cerrahi gereken işlemler bitti. Hastaneden çıktım. Yoldan hiç taksi geçmiyordu. Bir bayanın kullandığı arabayı polislerle durdurduk. Nişantaşı'na beni bırakmalarını rica ettik. "Ne demek bizim de bir katkımız olsun dediler."
'DÜNYADA KÖTÜ İNSANLAR VAR AMA...'
Genel cerrahi uzmanı dayımın dediÄŸi gibi ‘dünyada kötü insanlar var ama iyiler daha fazla..’
Polisimize, vatandaşlarımıza başsağlığı; yaralı kardeşlerimize acil şifalar diliyorum. Bundan sonra benim gözümde Çevik Kuvvetin adı Çelik Kuvvet...
Henüz yorum yapılmamış.