Sosyal Medya

Dünya

Doğu Kudüslü çocukların 'zorlu hayatları'

İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinli çocuklar, başta "keyfi gözaltılar, fakirlik ve eğitimden mahrum kalma" olmak üzere birçok alanda zorluklarla mücadele ediyor



İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinli çocuklar, başta "keyfi gözaltılar, fakirlik, eğitimden mahrum kalma ve kendilerine yönelik ağır yasalar" olmak üzere birçok alanda zorluklarla mücadele ediyor.

Yarı resmi Kudüs-İsrail Araştırmaları Merkezinin verilerine göre, Doğu Kudüs'te yaşayan 316 bin Filistinlinin 119 binini 14 yaş altı çocuklar oluşturuyor. Binlerce Filistinli çocuğun da farklı sebeplerle "İsrail güvenlik güçlerinin" kötü muamelelerine maruz kaldığı belirtiliyor.

İsrail Vatandaş Hakları Derneği üyesi Avukat Nesrin İleyyan, Filistinli çocukların yaşadığı sıkıntılara ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İşgalin dayattığı ağır vergiler, yüksek kira bedelleri, düşük gelir ve Filistin'den koparılmaları nedeniyle Doğu Kudüs'te 8 bin 500'den fazla çocuk fakirlik sınırının altında yaşamaya çalışıyor." dedi.

Filistinli çocukların eğitim hayatına dair ise İleyyan, Doğu Kudüs'teki okullarda iki bin ek dersliğe ihtiyaç duyulduğunu belirtti. İsrail'in işgal politikaları gereğince okulları ihmal ettiğini ifade eden İleyyan, yaşanan sıkıntılar sebebiyle çok sayıda çocuğun eğitim hayatını sürdüremediğini dile getirdi.

"Doğu Kudüslü çocukların yüzde 33'ü ilkokul, ortaokul ve liseden oluşan temel eğitim süreçlerini tamamlamadan okuldan ayrılıyor. " diyen İleyyan, ayrıca Filistinli çocukların, İsrail'in 14 yaş altı çocukların dahi gözaltına alınmasına izin veren kanunları nedeniyle de ciddi bir sorunla karşı karşıya olduklarına işaret etti.

İSRAİL'İN VERDİĞİ "MAVİ KİMLİK KARTI"

Anne veya babası Doğu Kudüs'ten olmayan çocukların sosyal bir takım haklardan mahrum kaldığına dikkati çeken İleyyan, "İsrail İçişleri Bakanlığı, birçok Doğu Kudüslü çocuğu, anne ya da babasının Batı Şeria'dan olması nedeniyle sağlık hizmetlerinden veya eğitimine devam etme imkanlarından mahrum bırakıyor." dedi.

İsrail, 1980'de Kudüs'ü işgal etmesine rağmen şehirde yaşayan Filistinlilere vatandaşlık vermemiş ancak daimi oturum hakkı sayılan "mavi kimlik kartları" vermişti. İsrail'in bir tehdit aracı olarak kullandığı "mavi kimliği alma" durumu ise en bilinen cezalandırma yöntemlerinden biri. Bu cezayı alan yani mavi kimliği elinden alınan Doğu Kudüslü, şehri terk etmek zorunda kalıyor.

Resmi istatistiklere göre, İsrail, 1967-2010 yılları arasında 14 bini aşkın Doğu Kudüslü'den mavi kimlik kartını alarak, onları şehri terk etmek zorunda bıraktı.

"ÇOCUKLAR, İSRAİL'İN POLİTİKALARININ ASIL KURBANI"

Kudüs Sosyal ve Ekonomik Hakları Merkezi Müdürü Ziyad el-Hammuri ise "İsrail'in Doğu Kudüs'te yürüttüğü politikalar, asıl kurbanları çocuklar olan fakirliği artırıyor ve toplumsal sorunlara neden oluyor. İsrail İçişleri Bakanlığının Doğu Kudüslü Filistinlilerin yaşadıkları şehri ispat etmek için dayattığı zorluklar Filistinlilere ağır bedeller ödetiyor." diye konuştu.

20'li yaşlarındaki onlarca Doğu Kudüslü gencin İsrail'in resmi dairelerinde herhangi bir kayıtlarının olmadığını vurgulayan Hammuri, şunları söyledi:

"İsrail'in Doğu Kudüslü ailelere sunduğu desteği durdurmasıyla beraber artan fakirlik, onlarca Filistinli çocuğun resmi kayıtlarının yapılmaması sorununu da beraberinde getirdi. Bu sorun da onların sağlık hizmetlerinden faydalanma, serbest dolaşım ve eğitim imkanlarından mahrum kalmalarına neden oluyor."

Doğu Kudüs'te yaşayan Filistinlilerin, burada ikamet etmeyen başka bir Filistinliyle evlenmesi durumunda İsrail İçişleri Bakanlığı, evlilik akdini tanımayabiliyor, böylece bu evlilikten olan çocukların da resmi herhangi bir kayıtları olmuyor.

Filistin Esir Cemiyeti Müdürü Nasır Kavs da İsrail'in Filistinli çocuklara yönelik gözaltı dalgasının son yıllarda arttığına dikkati çekerek, 2016 yılı boyunca yaşları 12 ile 18 arasında değişen 450 çocuğun taş attıkları gerekçesiyle gözaltına alındığını hatırlattı.

"İSRAİL, GÖZALTINDAKİ ÇOCUKLARA İŞKENCE UYGULUYOR"

Kavs, 350'den fazla Filistinli çocuğun hala İsrail hapishanelerinde olduğunu belirterek, "İsrail, uluslararası insan haklarını hiçe sayarak, gözaltındaki çocuklara soruşturma sırasında işkence uyguluyor, avukat hakkını ihlal edebiliyor." dedi.

İsrail'in bıçaklı saldırı girişiminde bulunduğu iddiasıyla 12 yıl hapis cezasına çarptırdığı 14 yaşındaki Ahmed Munasıra'yı hatırlatan Kavs, "İsrail bu politikalarıyla çocukları korkutacağını sanıyor ancak uluslararası kanunlara göre, temel çocuk haklarını ihlal ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

Filistin Esir Cemiyetinden "20 Kasım Dünya Çocuk Günü" dolayısıyla dün yapılan açıklamada, İsrail hapishanelerinde şu anda tutuklu veya hükümlü 18 yaş altı yaklaşık 350 Filistinli çocuk bulunduğu, bunların 12'sinin kız olduğu ifade edilmişti.

İsrail yönetiminin Filistinli çocuklara yönelik, "doğrudan ve kasıtlı şekilde gerçek mermilerle hedef alma, gözaltı merkezlerine götürerek aç-susuz bırakma, sözlü ve fiili şiddet uygulama, korkutma ve baskı yoluyla ifade vermeye ve itirafa zorlama" gibi hak ihlallerinde bulunduğu ve bunların "suç" olduğu vurgulanmıştı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.