Sosyal Medya

Güncel

Başkanlık yoluna giriyor

En son Yıldırım - Bahçeli görüşmesi ile Başkanlık meselesinin yoluna girme ihtimali yüzde 90’lara çıktı, denebilir. Bahçeli görüşmeden sonra “Başbakan’ın anayasa ile ilgili görüşlerini müspet ve makul buluyoruz” derken, Başbakan da Trabzon’da halkın önünde “MHP’yle beraber inşallah anayasa yapacağız. Başkanlık sistemini getireceğiz” dedi.



Bu sözler, mutabakatta belli bir merhaleye gelinmiş olmasa söylenmez.
 
Her ne kadar Bahçeli “Fiili dayatmaya son vermek” gibi eleÅŸtirel dozda bir ifade kullanıyorsa da, bu, Anayasa ile ilgili “müsbet ve makul” tanımlamasını ortadan kaldırmıyor. Bahçeli her halükarda, anayasal bir skorunu çözüyor olmanın imajını pekiÅŸtirerek ilerlemeyi tercih ediyor. Yani CumhurbaÅŸkanı’na, iktidara, “Dayatma halindeydiniz, sizi biz rahatlattık” gibi bir mesaj verirken, halka da muhalefette iktidarın projesini destekliyor olmanın mazereti çerçevesinde “Bir anayasal krizi çözdük” demeye getiriyor. Yani Bahçeli, iktidara ikramda bulunuyor, halk nezdinde de sorun çözen adam olma imajını sunuyor.
 
BaÅŸbakan’ın sözleri ise Bahçeli’den aldığı intiba sonucu olmalı ki, çok net.
 
Bu durumda Bahçeli’nin “Parlamenter düzenden yanayız” sözü ile “Hem Meclis’te hem halk oylamasında aynı yönde hareket edeceÄŸiz” sözleri nasıl telif edilecek? Yani “BaÅŸkanlık anayasasındaki uzlaÅŸma”da belli bir mesafe alınmışsa, parlamenter düzenden yana olmak anlamsız hale gelmiyor mu ve o zaman hem Meclis’te hem halk oylamasında “BaÅŸkanlık” istikametinde tavır konmuÅŸ olmayacak mı?
 
Belli ki Bahçeli ve MHP, kamuoyunun “BaÅŸkanlığa destek verileceÄŸi” yönünde bir algıya ulaÅŸtığına ve bundan sonra “Parlamenter düzenle baÅŸkanlık arasında gidip geliyor” görüntüsünün sakil kaçacağına inanır hale gelmiÅŸ durumdadır.
 
Bir de, anayasal yolla bir baÅŸkanlık getirilmediÄŸi takdirde bile “fili baÅŸkanlığın” hem de “sorumsuzluk statüsü içinde” halk nezdinde yerleÅŸik hale geldiÄŸi gibi bir kanaat de Bahçeli’yi daha net kararlara sevk etmiÅŸ olmalıdır. Şöyle ki;
 
Tayyip ErdoÄŸan öyle veya böyle, ister baÅŸkanlıkla ister parlamenter düzenle siyasette saÄŸlığı elverdikçe var olacaksa, mevcut anayasada CumhurbaÅŸkanı halk tarafından seçiliyor durumda ise ve bunu geriye götürecek bir anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi imkansızsa daha önce CHP’ye yönelik çaÄŸrımda iade ettiÄŸim üzere “pozitif davranmak” CumhurbaÅŸkanı’nın ÅŸu anda kullandığı yetkileri “Sorumluluk - Denge - Kontrol” çerçevesinde anayasal statüye kavuÅŸturmak çok daha makul bir tavırdır.
 
Peki MHP’nin, bir Ak Parti projesi olan baÅŸkanlığı doÄŸum sürecine katılması onun muhalefet pozisyonunu nasıl etkileyecektir? Ya da CHP tarafından MHP’nin suç hanesinde zikredilen “iktidarın kuyruÄŸuna takılmak” gibi bir kaygısı yok mudur? Galiba yoktur. Çünkü MHP, 15 Temmuz’dan bu yana toplumda oluÅŸan duygu zemininin Ak Parti - MHP tabanlarında benzeri hassasiyetler oluÅŸturduÄŸu, iktidarın PKK terörü ile mücadele tarzının da MHP çizgisine yaklaÅŸtığı deÄŸerlendirmesiyle tabanın konsolide edildiÄŸi kanaatinde gözüküyor. Ayrıca bu hassasiyetle İç Anadolu’da CHP’den bir kesimin MHP’ye geçebileceÄŸi beklentisi bile söz konusudur.
 
CHP de, bu süreçte Ak Parti ve MHP’yi birbiriyle bütünleÅŸmiÅŸ göstermek suretiyle, tüm muhalefeti temsil gibi bir yere oturmaya çalışmaktadır. Bu ne kadar etkili olur, bence kuÅŸkulu. Belki bir miktar “maÄŸduriyet alanı”na sahip çıkmanın akışı olabilir. O alanda nasıl bir etkilenme olduÄŸuna dair 
doÄŸru okumalar yapmak, bence Türkiye’nin daha stabil dengelere oturması açısından Ak Parti’nin de ilgi alanına girmelidir.
 
Bu arada CHP’nin anayasa çalışmalarına daha pozitif bakma gereÄŸini bir kere daha ifade etmek istiyorum. Yeni bir anayasa yapılacak, “fili durum”u çözme zarureti ortada, ana muhalefet olarak kategorik muhalefeti baÅŸka alanlarda yapıp, sistem zeminini saÄŸlıklı hale getirmek çok daha hayati hale gelmiÅŸtir.
 
AHMET TAÅžGETÄ°REN - STAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.