Sosyal Medya

Dünya

Türkiye-ABD ilişkilerinde fırsatlar, riskler

Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın ABD Başkanlık seçimini kazanmasının Ankara-Washington ilişkilerine getirebileceği fırsatları ve riskleri uzmanlara sorduk



Özellikle, ÅŸimdiki ABD BaÅŸkanı Barack Obama’nın ikinci döneminde tarihinin en gergin dönemlerinden birini geçiren Ankara-Washington iliÅŸkilerinde, yeni ABD BaÅŸkanı Donald Trump ile oluÅŸabilecek fırsatları ve riskleri uzmanlarla konuÅŸtuk.

Ä°ki ülkenin iliÅŸkileri, ABD’nin PKK’nın Suriye kolu PYD’ye verdiÄŸi destek, Suriye’nin geleceÄŸi konusundaki anlaÅŸmazlık ve Fethullah Gülen’in iadesi konusunda ABD’nin ayak sürümesi nedeniyle gerilmiÅŸti.

"Gülen iade edilebilir"

Kadir Has Ãœniversitesi Uluslararası iliÅŸkiler Bölümünden Soli Özel’e göre, Trump’ın baÅŸkanlığındaki ABD’nin Fethullah Gülen’in iadesi konusunda adım atması beklenebilir:

"Trump’ın Güvenlik ve Ä°stihbarat BaÅŸdanışmanı ve muhtemelen yeni yönetimde de önemli görev alacak Emekli General Michael Flynn’ın, Gülen’i Humeyni’ye benzettiÄŸini ve iadesinin bir an önce yapılması gerektiÄŸini söylediÄŸini biliyoruz."

Galatasaray Ãœniversitesi’nden Prof. Beril DedeoÄŸlu da benzer bir görüşte:

"Gülen’in iadesi, hukuk süreçlerinin kendi hızının dışına çıkmayabilir ama Trump ‘Ä°stiyorlarsa verin gitsin’, diyebilir."

Trump, Ä°ran’a yüklenirse...

Hem Özel’in, hem DedeoÄŸlu’nun dikkat çektiÄŸi baÅŸka bir nokta da Ä°ran ile yapılan nükleer anlaÅŸmayı, seçim kampanyası boyunca sert bir biçimde eleÅŸtiren Trump’ın, Ä°ran’a karşı cephe alma ihtimali ve bunun Türkiye ve OrtadoÄŸu’ya olası yansımaları.

Özel’e göre, Trump, Ä°ran’a yüklenmeye kalkabilir. Bu olursa, Türkiye’ye olan ihtiyacı da artar:

"Ama eÄŸer Ä°ran’a yüklenmeye karar verirse, Ä°ran ile iÅŸbirliÄŸi yapan Rusya ile iliÅŸkileri nasıl olacak? Trump, Rusya ile iyi geçineceÄŸini söylemiÅŸti. Rusya ile iyi geçinmeye karar vermesi, Suriye’de BeÅŸar Esad’in kalmasına da onay verdiÄŸi anlamına gelir. Bu durumda da Türkiye’den hizaya gelmesini isteyebilir."

Prof. DedeoÄŸlu’na göre, Trump, Ä°ran ı sisteme dâhil etmek yerine, öteleyip, ötekileÅŸtirip Rusya ile iÅŸbirliÄŸi yapacak:

"Trump ile ilgili risk, çok hızlı karar alıp, müzakerelere zaman bırakmayabilir. Hızlı sonuç almak isteyeceÄŸi konuların başında da Obama enkazını temizlemek olacaktır. Obama enkazı, Irak ve Suriye olduÄŸu için buralarda kısa vadede çok etkili bir Amerika göreceÄŸiz. Bu eski müttefikleriyle etkili iÅŸ yapmak anlamına gelecektir. Yani, Ä°srail ve Türkiye ile çok daha yakın ve etkili bir iÅŸbirliÄŸi, Ä°ran’ı geriletmek."

Hem DedeoÄŸlu hem de Özel, Trump’ın Esed rejiminin yerinde kalmasını tercih edebileceÄŸine dikkat çekiyor.

ABD’nin PYD’ye bakışı ne olacak?

DedeoÄŸlu’na göre, Trump’ın PYD ile müzakere süreci baÅŸlatması da mümkün:

"PYD ile müzakere edecek. Silah vererek çatıştırmanın bir sonraki adımı olarak, onlarla müzakereye girecek ve ‘Ä°liÅŸkimizi sürdürürüz, eÄŸer Erbil modeli gibi bir ÅŸey yaparsınız’ diyecek."

DedeoÄŸlu’nun Erbil modeli olarak tanımladığı durum, ÅŸu anda Ankara ve Erbil arasındaki iliÅŸkiler gibi, iÅŸbirliÄŸi yönü ağır basan, Türkiye ile sorunu kalmamış bir yapılanma. DedeoÄŸlu, daha önce Al Jazeera’nin sorularını yanıtlarken bunu, “Barzani-Erbil-Türkiye iliÅŸkisi gibi Suriye’de bir grupla Türkiye’nin bir diyalog içine girmesini saÄŸlamaya yönelik. Åžimdiki lider olmayabilir, silahlı ayağı olmayabilir... O zaman Türkiye onların arasından diyalog kurabileceÄŸi, Türkiye’yle derdi kalmamış, Åžam’la derdi olan Kürt muhatap...” diye anlatmıştı.

Trump, 21 Temmuz 2016’da New York Times’a verdiÄŸi söyleÅŸide PYD’yi kast ederek, “Kürt güçlerinin büyük hayranıyım. DiÄŸer yandan, Türkiye ile son derece baÅŸarılı bir iliÅŸki içinde olma potansiyelimiz var. EÄŸer, her ikisini bir ÅŸekilde bir araya getirebilirsek gerçekten harika olurdemiÅŸti.

"Eski müttefiklerle ilişkiler canlanabilir"

DedeoÄŸlu’na göre, Trump’ın BaÅŸkanlığında, ABD’nin eski müttefik iliÅŸkilerini öne çıkarması beklenebilir:

“Şöyle bir harita ortaya çıkabilir: Amerika, Ä°ngiltere, Türkiye, Ä°srail bir sonraki adımda Suudi Arabistan. Eski müttefik zincirine geri dönme. Bu durumda Türkiye-AB iliÅŸkileri zaten bozuk, düzelme ihtimali azalacaktır.”

Olası risk alanı

DedeoÄŸlu, Trump’ın kısa sürede etkili olabilmek için hızla karar almasını bekliyor. Ona göre, bu da bir risk oluÅŸturabilir, çünkü diplomatik müzakereler için yeterli vakit kalmayabilir.

Özel’e göreyse, Trump’ın tıpkı seçim kampanyası boyunca yaptığı gibi Ä°slâm karşıtı bir retorik kullanmaya devam etmesi bir risk oluÅŸturabilir:

Seçim çalışmaları sırasında söylediÄŸi gibi, Kudüs’ü Ä°srail’in baÅŸkenti olarak tanırsa, ya da Ä°slâmi terör konusunda sert sözler ifade ederse, Türkiye’nin tepkisi ne olur, emin deÄŸilim. Fakat diyelim ki bu lafları etti, Türkiye eskiden olduÄŸu gibi yanıt verirse, yani Obama yönetimine gösterdiÄŸi gibi tepkiler gösterirse, bunun da Trump’da daha katı yanıtları olur. 

"Henüz erken"

Kadir Has Ãœniversitesi Rektörü Prof. Mustafa Aydın da, genel olarak Trump’ın baÅŸkanlığındaki ABD ile Türkiye iliÅŸkilerinin, ÅŸimdikinden daha iyi olmasının beklenebileceÄŸi görüşünde:

"Trump ile arka planda iliÅŸkilerin daha iyi olması beklenir. Trump’a Türkiye’deki özgürlüklerle ilgili bir sorulmuÅŸtu. O da ‘Biz kim oluyoruz ki, baÅŸka ülkeleri deÄŸerlendiriyoruz’ demiÅŸti. Bu da Trump’ın dış politikasında Clinton gibi, demokratikleÅŸme, özgürlük vurgusuyla uÄŸraÅŸmayacağını gösterir. Türkiye’nin Batı ile iliÅŸkilerinde yaÅŸadığı sorunlu bir alanın ortadan kalkması anlamına gelebilir."

Fakat Prof. Aydın, Trump’ın seçim propagandası sırasında dış politikayla ilgili açık konuÅŸmadığına, bunun da spesifik sonuçlar çıkartmaya yetmeyeceÄŸini düşünüyor:

"Geleneksel olarak Türkiye, ABD’deki Cumhuriyetçiler ile daha rahat anlaşır. Çünkü, Demokratlar özgürlük, demokrasi gibi konulara önem verirken, Cumhuriyetçiler güvenlik, istikrar gibi konulara ağırlık verirler. Buradaki bir kırılma, Türkiye’nin Bush ile yaÅŸadığı sorundu. Bush, dünya ile sorun yaÅŸarken, Türkiye ile de yaÅŸadı. Demokrat Obama ile ilk dönemde iliÅŸkiler geliÅŸti, ama ikinci dönemde olumsuzluÄŸa evrildi."

Aydın, Bush’un seçim kampanyaları sırasında ülke içine odaklanma sözü verdiÄŸini ama 11 Eylül saldırısından sonra bambaÅŸka bir politika izlediÄŸini de hatırlatıyor:

"Trump’ın da imâlarına bakarak, ABD’yi izole edici bir politika izleyeceÄŸini söylemek doÄŸru olmaz. Gerçekten ne yapacağı konusunda, hangi danışmanları, bakanları seçtiÄŸine bakarak karar verebiliriz. Ben hep, ‘ABD baÅŸkanları seçim sırasında verdikleri sözleri tutsalardı, Ermeni Soykırımı iddiaları ABD tarafından ÅŸimdiye kadar defalarca tanınmıştı’ örneÄŸini veririm."

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.