Güncel
Ak Parti'nin amacı 'caydırıcılık'
İdam cezasının geri getirilmesi tartışması 15 Temmuz darbe girişiminden sonra gündeme geldi. Darbeciler, ama özellikle de Fethullah Gülen için dillendirildi. Yapılacak yasal düzenlemeler geriye dönük işletilemeyeceği için idam cezası getirilse bile darbeciler için geçerli olmayacak. AK Parti yetkilileri, bu nedenle 'caydırıcılık' amacıyla idam cezasından söz ediyor.
Ölüm cezası, Türkiye'de, 2001 yılına kadar yasalarda yer alıyordu. Önce, 2001 yılında "savaş tehdidi ve terör suçları dışındaki suçlar" için kaldırıldı. 3 Ağustos 2002'de, "savaş ve çok yakın savaş tehdidi hallerinde işlenmiş suçlar haricinde" olmak kaydıyla yasalardan çıkarıldı. 7 Mayıs 2004'de de, ölüm cezasıyla ilgili maddeler Anayasa'dan çıkarıldı. 14 Temmuz 2004'te ise, Türk Ceza Kanunu'ndan ilgili maddelerin çıkarılmasıyla Türk hukuk sisteminden tamamen temizlendi.
İdam cezası, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bir kez daha gündeme geldi.
Son olarak, MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında idam cezası için, "AKP hazırsa biz de varız" dedi. Bahçeli'den sonra Başbakan Yıldırım da "Mutabakat olursa sınırlandırılmış bir düzenleme yapılabilir" açıklaması yaptı.
Sınırlandırılmış düzenlemeden kastedilen ne ?
Getirilecek bir idam cezası, hukukun temel ilkelerinden olan, 'kanunlar geriye dönük uygulanamaz' ilkesi göz önünde tutulduğunda Fethullah Gülen ve darbeciler için geçerliliğini yitiriyor.
Nitekim, Başbakan Yıldırım grup toplantısında bu durumu şu sözlerle anlattı:
"Canı yanan millet bunların cezasız kalmamasını istiyor. Bunun gibi alçak darbe girişimlerinin bir daha olmamasını istiyor. Vatandaşın bu talebine kulak tıkayacak değiliz. Ancak, bunu da tek başına yapamayacağımızı ve bu düzenlemenin geriye doğru işlemeyeceğini bilmenizi isteriz."
Bu sözler, aynı zamanda planlanan sınırlandırılmış düzenleme konusunda ipucu niteliği taşıyor. Özellikle, "Bunun gibi alçak darbe girişimlerinin bir daha olmamasını istiyoruz" cümlesi.
AK Parti'nin yönetiminde, sınırlandırmadan kastın, silah kullanmak suretiyle anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs, savaş ve yakın savaş, terör, cinsel saldırı, taammüden adam öldürme gibi belli suçlar olduğu konuşuluyor. İktidar partisinin kulisinde, idam cezası düşünülen suçlar için, "mevcutta vicdanları tatmin edecek cezalar verilemeyen suçlar" ifadesi kullanılıyor.
Parti yönetiminden bir kaynak, "İkinci kalkışma söylentileri hala devam ediyor. En azından bundan sonrası için böyle bir teşebbüste bulunulmasının sonucunun ne olduğu akılda olacak. 15 Temmuz darbecilerine uygulanamayacak ama, onlar zaten, 'bu suçu başaramayıp hapse düşsek de bizi bir gün kurtarırlar' mantığı ile işlediler. Bundan sonra böyle bir şey düşünülemeyecek" dedi.
Parti yönetiminde dile getirilen bir başka görüşe göre ise, 15 Temmuz darbecileri ve Fethullah Gülen ile irtibat kurulabilmesi mümkün. Bu görüşe göre, "Fiilleri devam eden suçlar söz konusu olduğunda 15 Temmuz ve sonrası ile irtibat kurulabilir."
MYK'da konuÅŸulacak
AK Parti MYK toplantısı çarşamba günü yapılacak. Toplantının gündeminde, idam cezası ve başkanlık sistemini içeren anayasa değişikliği olacak. Parti kulislerinde, idam cezasına ilişkin sınırlar ile, iki düzenlemenin, yani idam ve başkanlık sisteminin aynı paket içinde yer alıp almayacağı konusunun da değerlendirileceği belirtiliyor.
Bu arada, üzerinde henüz karara varılamamış bir başka konu ise, başkanlık sistemine geçiş sürecinin nasıl olacağı. Parti yönetiminden bazı isimler, sistem değişikliği söz konusu olacağı için, 2 yıllık bir geçiş süreci öngörülmesi ve başkanlık seçimlerinin 2019 yılında yapılmasını öneriyor. Diğer bazı yöneticiler ise, bunun doğru olmayacağını savunuyor. İkinci görüşü savunanlara göre, "Bu uluslararası kamuoyuna da, iç kamuoyuna da anlatılabilir bir şey değil. Sakıncaları var." Bu görüştekiler, referandumdan sonra en kısa sürede sistemin yürürlüğe girmesi, bunun için de seçimin 2019 beklenmeden yapılmasından yana.
Kaynak: Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.