Sosyal Medya

Coğrafyamız

Musul operasyonu ve endiÅŸeler

Aylar süren hazırlıktan sonra gece yarısı başlayan Musul operasyonu, sadece IŞİD’i temizleme operasyonu değil. Irak’taki son Sünni yerleşim merkezi Musul’a kimin hâkim olacağını belirleyecek operasyon. Bu nedenle bölgede etkili aktörler, sahadaki güçleri aracılığıyla Musul’a hâkim olmak için mücadele ediyor



Ninova eyaletinin baÅŸkenti olan Musul, Irak’ın en büyük üç ÅŸehrinden biri. Haziran 2014’te IŞİD ÅŸehri ele geçirmeden önce Musul’un nüfusu yaklaşık 2 milyondu. IŞİD sonrası kentten kaçışlar oldu.

Musul’da bugün itibariyle bir buçuk milyona yakın sivilin yaÅŸadığı tahmin ediliyor. Nüfusun yüzde 90’ı Sünni Arap olan Musul’da, Hristiyanlar, Kürtler, Åžii ve Sünni Türkmenler ile Ezidiler yaşıyor. IŞİD sonrası Hristiyanlar, Ezidiler ve Åžii Türkmenlerin tamamına yakını ÅŸehri terk etti. Kürtlerin de büyük kısmı Duhok ve Erbil eyaletlerine göç etti.

'İhtilaflı bölgeler' ve Musul

Irak’ın karma nüfusa sahip Kerkük, Ninova, Diyala ve Selahaddin eyaletlerinde bazı bölgelerin aidiyeti konusunda Erbil ile BaÄŸdat arasında uzun süredir anlaÅŸmazlık bulunuyor. AnlaÅŸmazlık yaÅŸanan yerler arasında, Kerkük ve Musul’un merkez olduÄŸu Ninova eyaletinin Sincar, Zumer, Mahmur, Åžeyhan, Hamdaniye ve Telkif gibi bölgeleri de yer alıyor.

2003’teki ABD iÅŸgalinden sonra uygulamaya konulan anayasanın 140’ıncı maddesi, bu bölgelerin durumunun belirlenmesi için bir yol haritası çizmiÅŸti. Bir referandumu da içeren yol haritasının 2007’ye kadar hayata geçirilmesi planlanıyordu. Ancak, bu tarihin üzerinden 9 yıl geçmesine raÄŸmen, Erbil ve BaÄŸdat anlaÅŸamadı.

Dolayısıyla, petrol zengini Kerkük baÅŸta olmak üzere ihtilaflı bölgelerin durumu netlik kazanmadı. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi, IŞİD’in 2014 saldırılarından sonra BaÄŸdat ordusunun boÅŸalttığı Kerkük’ü PeÅŸmerge güçleriyle ele geçirdi.

Musulluların Şii korkusu

Sünni nüfus ağırlıklı Musul, ülkedeki Sünnilerin son büyük yerleÅŸim merkezi. Åžii Ä°ran etkisindeki BaÄŸdat hükümeti ve Åžii ağırlıklı Irak ordusunun gücü sınırlı. Bu nedenle, Irak’ın neredeyse tamamında Tahran tarafından eÄŸitilen Åžii milisler aktif.

Tahran’ın kontrolündeki HaÅŸdi Şâbi isimli bu Åžii milislerin ele geçirdiÄŸi bölgelerde Sünnilere yönelik katliamlar yaÅŸandı. Sünniler çoÄŸunlukla göçe zorlandı.

Ülkenin Sünni yoğunluklu şehir ve ilçelerindeki nüfus yapısı değişti. Bu sebeple, Musul halkı, operasyon sonrası bölgeye Şii milislerin gelmesinden, nüfus değişimi yaşanmasından, yani Sünnilerin elindeki son bölgeyi kaybetmekten korkuyor ve bunların gerçekleşmeyeceğinden emin olmak istiyor.

Musul’daki IŞİD varlığı

2003’teki Amerikan iÅŸgalinin ardından tüm ülkeye yayılan Ä°ran etkisi, Sünni-Åžii savaşını körükledi. 2005’ten bu yana ülke genelinde mezhep çatışmaları yaÅŸanıyor. Sünni Araplar bu çatışmalar sırasında çoÄŸunluÄŸu Åžiilerden oluÅŸan Irak ordusu tarafından korunmuyor.

Haziran 2014’te yaklaşık iki bin IŞİD mensubu Musul’a girdiÄŸinde, 25 bin kiÅŸilik Irak ordusu ÅŸehri savunmadan, silahlarını da bırakarak kaçmıştı. Åžii yönetimin baskısı altındaki Musullular bu deÄŸiÅŸimi ilk aÅŸamada memnuniyetle karşılamıştı.

Zaman içinde, IŞİD’in katliamlar yapan radikal bir terör örgütü olduÄŸunu gördüklerinde, Sünnilerin ÅŸehirden kaçışı baÅŸladı. Iraklı yetkililerin tahminlerine göre, ÅŸu an ÅŸehirde yedi bin civarında IŞİD mensubu var. IŞİD’in operasyon öncesi bölgeye yığınak yapmış olması ve sayının artmış olabileceÄŸi de tahmin ediliyor.

Operasyona katılan güçler ve görevleri

Altın Güç: Musul operasyonunda öncülüğü yapacak olan güç, Irak ordusuna baÄŸlı özel bir birlik olan Altın Güç. ABD askerleri tarafından eÄŸitilen bu birlikler ÅŸehri kuÅŸatacak ve IŞİD savunmasını kıracak.

PeÅŸmerge: Altın Güç’e ilk aÅŸamada ÅŸehrin kuzeyinde ve doÄŸusunda konuÅŸlu PeÅŸmerge birlikleri destek olacak. Yedi binin üzerinde PeÅŸmerge Musul operasyonu için özel olarak eÄŸitildi. PeÅŸmerge, Musul’a girmeyecek ancak ÅŸehrin çevresinde ilerlerken ele geçirdiÄŸi bölgelerde kontrolü saÄŸlayacak. Yani,  Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne baÄŸlı PeÅŸmerge’nin hâkimiyet alanı operasyonla birlikte geniÅŸleyecek.

Irak Ordusu: Altın Güç’ün ve PeÅŸmerge’nin ön cephede ilerlemesinin ardından ÅŸehir merkezine Irak ordusu girecek. IŞİD’in tamamıyla temizlenmesi ve ardından ÅŸehrin güvenliÄŸinin saÄŸlanması tamamen Irak ordusunun elinde olacak.

Åžii milisler: Åžehrin güneyinde Tahran tarafından eÄŸitilen Åžii milisler konuÅŸlanmış durumda. Musullular’ın tepkisini çeken HaÅŸdi Şâbi adındaki bu yapının ÅŸehir merkezine girmeyeceÄŸi konusunda uzlaÅŸma saÄŸlandı. Ancak, Anbar eyaletlerindeki operasyonlarda da aynı anlaÅŸmanın saÄŸlanması, Åžii milislerin köylere girerek katliamlar yapmasına engel olmamıştı. Åžii milislerle ilgili en büyük kaygı bu.

AÅŸiret birlikleri: Washington ve Tahran etkisindeki BaÄŸdat, Åžii milislerin yarattığı kaygıyı gidermek için, her bölgedeki aÅŸiret liderlerinin oluÅŸturduÄŸu yerel birliklerin de HaÅŸdi Şâbi’ye katılması kararı aldı.

Köy, kasaba, ilçelerdeki aşiretin yapısına göre Sünni, Şii Araplar, Kürt veya Şii Türkmenlerden oluşan bu yerel birliklere, ABD ve Tahran tarafından silah ve para desteği sağlandı. Bu uygulama bazı küçük yerleşim birimlerinde yerel halktan destek bulmadı.

Sünni birlikler: Kendi güçlerini oluÅŸturmak isteyen Musullu Sünni gönüllüler, eski Musul Valisi Esil Nuceyfi önderliÄŸinde HaÅŸdi Vatani adlı grubu kurdu.

Yaklaşık üç bin kiÅŸilik bu grubun eÄŸitimi için Türkiye devreye girdi. Musul’a yaklaşık 15 km mesafedeki BaÅŸika köyü yakınlarında bir eÄŸitim kampında, 2015 başından bu yana TSK, Sünni birliklere eÄŸitim veriyor. Musul operasyonu öncesinde ismini deÄŸiÅŸtirip Ninova Muhafızları adını alan bu grup, üç ay içerisinde üç bin yeni savaşçının da TSK eÄŸitiminden geçerek kendisine katılmasını bekliyor.

Türkiye’nin eÄŸittiÄŸi birliklerin Musul operasyonunda yer almasına, Tahran etkisindeki BaÄŸdat hükümeti uzun süre karşı çıktı. Erbil ve Ankara ise yerel Sünni birliklerin de ÅŸehrin geleceÄŸi için operasyona katılmasında ısrar etti.

10 Ekim’de, bu güçlerin de Irak ordusuna baÄŸlı olarak, yani emirleri BaÄŸdat’tan almak kaydıyla operasyona katılmasına karar verildi. Operasyon sırasında ve sonrasında Irak ordusuyla birlikte ÅŸehir merkezine girecek olan tek güç Ninova Muhafızları olacak.

 

 
 
 

Tahran etkisindeki BaÄŸdat’ın Ankara’yla BaÅŸika krizi

BaÅŸika krizi ilk olarak Aralık 2015’te baÅŸlamıştı. 2015’in başından itibaren Musul'da olan Türk birliÄŸinde 4 Aralık 2015'te nöbet deÄŸiÅŸimi olmuÅŸtu. Türkiye’den yaklaşık 150 asker, 20 civarında tank eÅŸliÄŸinde BaÅŸika'daki Zelikan Kampı'na gönderilmiÅŸti.

Ä°ran etkisindeki Irak hükümeti, bu deÄŸiÅŸim üzerinden BaÅŸika’daki Türk askeri varlığına tepki gösterdi. Irak BaÅŸbakanı Haydar Ä°badi, Türk askerlerinin Musul yakınlarındaki kamptan 48 saat içinde çekilmesi çaÄŸrısı yaptı, ardından Irak BM’ye baÅŸvurdu. Türkiye 14 Aralık’ta, BaÅŸika bölgesindeki Türk askerlerinin bir kısmını Zelikan Kampı'ndan çekti.

Ancak bu, BaÄŸdat yönetimine yeterli gelmedi ve 15 Aralık’ta kendi talebi üzerine Irak'ın BaÅŸika bölgesine konuÅŸlanan Türk askerlerinin bir kısmının deÄŸil, tamamının topraklarından çekilmesini istedi.

Ä°ki ülke yetkilileri, BaÅŸika Kampı’ndaki Türk askeri varlığı baÅŸta olmak üzere aradaki sorunların çözümü için görüşme süreci yürüttü. Görüşmeler sonucunda gerginlik azaldı, Mayıs 2016’da 5 ay gecikmeli olarak Irak, Ankara’ya büyükelçi atadı. Ancak Ekim 2016’daki kriz yeniden patlak verdi.

1 Ekim’de toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkiyi 2017’ye kadar uzattı.

Bu karar, BaÅŸika’daki TSK’nın varlığına karşı çıkan Ä°ran destekli milletvekillerini harekete geçirdi. Irak parlamentosu, 5 Ekim’de Türk askerinin ülkedeki varlığını sonlandırmasını, BaÅŸika kampını boÅŸaltmasını istedi. Bu bildiriden sonra iliÅŸkiler yine gerildi.

Gerilimi, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan Irak BaÅŸbakanı Haydar Ä°badi'ye yönelik, "Sen benim muhatabım deÄŸilsin, seviyemde deÄŸilsin, kalitemde deÄŸilsin. Irak’ın BaÅŸbakanı, istediÄŸin kadar bağır, çağır. Biz bildiÄŸimizi okuyacağız. Önce haddini bil" ÅŸeklindeki sert açıklaması takip etti.

Bağdat ve Erbil nasıl anlaştı?

Bölgedeki aktörlerin uzlaşamaması, 2015 ortasında planlanan operasyonun uzun süre ertelenmesine yol açtı.
Musul, Haziran 2014’te Irak ordusunun çekilmesinden sonra IŞİD’in denetimine geçmiÅŸti. Bu tarihten sonra Musul’u kurtarma operasyonu sık sık dile getirildi.

ABD’nin 60 ülkenin katılımıyla kurduÄŸu IŞİD ile mücadele koalisyonu, Irak’a danışman ve silah desteÄŸi saÄŸladı. Son zamana kadar bunun ötesinde operasyon için somut bir adım atılmadı.

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi, operasyondan önce IŞİD’i çıkardıktan sonra kenti kimin yöneteceÄŸi konusunda uzlaÅŸmaya varılmasını istedi. BaÄŸdat’ın önceliÄŸi Musul’a deÄŸil, Anbar eyaletinin, Ramadi ile Felluce’nin kurtarılmasınaverdi.

Temmuz 2016’da ABD Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimiyle bir askeri iÅŸbirliÄŸi protokolü imzaladı. Bu protokol, Musul’u kurtarma yolundaki ilk somut adımdı.

Washington, bu protokol kapsamında 450 milyon dolarlık destek verdiÄŸi peÅŸmergeyi Musul’un kırsalında, IŞİD’in denetimindeki köy ve kasabaların kurtarılmasına yönlendirdi.

PeÅŸmergenin ilerlemesinden endiÅŸe duyan BaÄŸdat, PeÅŸmerge güçlerin uyardı ve Musul’a yürümeyi durdurmasını talep etti.
Ä°ki taraf 21 Eylül’de ABD’nin arabuluculuÄŸunda Musul operasyonunun detayları ve ortak bir koordinasyon mekanizması konusunda anlaÅŸmaya vardı.

Bu anlaşmaya göre, Erbil ile Bağdat arasında ortak bir komisyon kuruldu ve bu iki gücün operasyonu ortak bir şekilde yürütmesi konusunda anlaşma sağlandı.

Türkiye’nin isteÄŸi ve Telafer’deki korku

Türkiye Musul operasyonuyla ilgili bazı hassasiyetlerinin olduÄŸunu dile getiriyor. Ankara, Musul’da, demografik yapısının deÄŸiÅŸmesinden endiÅŸe ediyor. Bu endiÅŸe ve geçmiÅŸte yaÅŸanan olaylar nedeniyle, Åžii milislerin operasyona katılmaması gerektiÄŸini savunuyor.

Musul operasyonunda yer almak istediğini açıklayan Ankara, aynı zamanda, eğittiği Musullu Sünni güçlerin kenti kurtarma operasyonunda rol oynamasını da istiyordu.

IŞİD, Telâfer'e girdikten sonra bölgedeki Åžii Türkmenler güneye kaçtı. Kentte kalan Sünni Türkmenler ise, ÅŸimdi HaÅŸdi Şâbi birlikleri Telâfer’e girerse, bu milislerin intikam alacaklarından endiÅŸe ediyor.
Bu endiÅŸeyi konuÅŸtuÄŸumuz Eski Musul Valisi Esil Nuceyfi, "Ä°ntikam sadece Åžii Türkmenlerden gelmeyecek, Ezidiler de intikam isteyecek. Sincar’da ÅŸu an Ezidiler PKK ile birlikte. Ä°ntikam için birçok nedenleri var. Ä°lk baÅŸta Sünni Türkmenlerin DAEÅž’in asıl gücü olduÄŸunu ve kadınlarını bu Türkmenlerin kaçırdığını düşünüyor. PKK da bu Türkmenlerden intikam almak istiyor. Åžii milisler de Sünni akrabalarından intikam almak istiyor. Bunlar çok büyük sorunlar yaratacak"diyor.

Nuceyfi, "En iyi çözüm HaÅŸdi Şâbi’yi bunun dışında tutmak. Irak ordusundan ya da PeÅŸmerge’den baÅŸka birlikleri bölgeye göndermek… HaÅŸdi Şâbi, Telafer’e girmek istiyor ama PKK ile birlikte girmeleri halinde sorun daha da büyüyecek. Çünkü buna PeÅŸmerge de karşı çıkacaktır" diye de ekliyor.

Telafer’le ilgili endiÅŸe, Türkiye’nin de dikkat çektiÄŸi bir konu.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.