Halep Harap

Ramazan Kayan - Milat

Halep yanıyor…

Her taşın altından ceset çıkıyor…

Son on günlük bilanço 930 kiÅŸi can verdi…

VahÅŸi saldırılarda her ÅŸey ve herkes hedefte… Cami, hastane, fırın, okul farketmiyor… En son fırın saldırısında ekmek kuyruÄŸunda 6 sivil hayatını kaybetti…

65 bin kadın, 38 bin çocuk kuÅŸatma altında… Bu çocukların 15 bini 0-2 yaÅŸ aralığında

Varil bombaları var olan herÅŸeyi yok ediyor…

Halep'te yaÅŸananları tarif etmeye kelimeler yetmiyor…

Bu bir savaÅŸ deÄŸil… Savaşın tanımı, sınırı, hukuku belli…

Peki nedir?

VahÅŸet mi? Cinnet mi? Cinayet mi? Soykırım mı? Katliam mı? Ben de bilmiyorum…

Yardım konvoyları bile saldırıya uÄŸruyor… Åžehrin su deposu Bab en-Neyrab'da vuruldu…

Bir pet ÅŸiÅŸesi su için çırpınan çocukların çığlıkları yürek burkuyor…

250 bin sivil savunmasız… Sahipsiz… En acınası durum ise ümmet duyarsız… Kanıksadık, alıştık… Toplu ölüm haberleri bile sıradanlaÅŸtı…

Uluslararası camia kör ve sağır…

Halep hayat-memat sınırında…

Halep'te ölen kardeÅŸliÄŸimizdir… Tükenen insanlığımızdar… Sükût eden vicdanımızdır…

Tüm zorluklara, zorbalıklara raÄŸmen Halep direniyor…

Muhaliflerin Halep Bölge Valisi Muhammed Fadili:

“Yüzyılın direniÅŸi bitmeyecek ama sivillerin durumu direnişçilerin boynunu büküyor.”

Anlıyoruz ki, silah baronlarına daha çok savaÅŸ lazım…

Ä°srail'in güvenliÄŸi için Suriye'nin insan ve enerji kaynaklarının sıfırlanması gerekiyor…

Söz konusu Suriye olunca herkes “anlaÅŸmamak”ta anlaÅŸtı…

Her yeni ateÅŸkes giriÅŸimi daha ÅŸiddetli ateÅŸlerin habercisi oluyor…

Örtülü bir dünya savaşı yaşanıyor, bedel ödeyen ise sivil halk.

Biz özgür Kudüs rüyaları görürken, Halep elimizden kayıp gidiyor…

Ä°madeddin Zengi'nin, Selahaddin'i Eyyübi'nin gözbebeÄŸi Halep ÅŸimdi harap…

Halep'in ufkunda kıpkızıl alevler, kızılca kıyametler kopuyor…

Bu kıyamet savaşında dua yetmiyor, duyarlılık lazım… DireniÅŸe destek lazım…

Dünya Müslüman Alimler BirliÄŸi Genel Sekreteri Ali KaradaÄŸi'nin çaÄŸrısına kulak verme zamanı…

30 Eylül Cuma günü tüm dünyada “Halep için öfkelen” sloganıyla “Öfke Günü” ilan edilmesini istedi.

Öfke günü…

Özgürlük, onur içeren bir öfke…

Ä°nsanlık, adalet, hakkaniyet, insaf için öfke…

Zillete, zulmete, zulme, zorbalığa itirazın adı olan bir öfke…

Allah için öfkelenme zamanı…

Bu gün mazlumlar için öfkelenmezsek, yarın Haleb'in ahından nasıl kurtuluruz?

Bu öf1ke ekrana, sütuna, minbere, mihraba, kürsüye, sahneye, mikrofona, stüdyoya, alana yansımalı…

Haklı öfkelerimizi, tepkilerimizi bugün ortaya koymayacaksak ne zaman?

Diplomatik dil, politik manevralar, stratejik hamleler, kan kaybını durdurmuyor…

Kitlesel tepkiler kaçınılmaz…

Gıyabi cenaze namazları, basın açıklamaları, sosyal medya paylaşımları yetmiyor…

Suriye analizlerimiz, öngörülerimiz sadra ÅŸifa olmuyor…

Ä°slami yapılar olarak yurt-burs telaşı yaÅŸadığımız ÅŸu günlerde islam yurdu yangın yerine döndü…

AteÅŸ topuna, kan gölüne dönen Suriye'de bizim nerede durduÄŸumuz önemli…

Ramazan Kayan