İngiliz elçi Kürtçe öğreniyor

KurtuluÅŸ Tayiz - AKÅžAM

ABD Büyükelçisi John Bass’in geçen hafta yaptığı Artvin ziyareti, Ä°ngiliz Büyükelçisi Richard Moore’un da AÄŸrı ve Van gezisi kamuoyunda ilgi uyandırdı. John Bass, sosyal medyadan paylaÅŸtığı mesajlarda Artvin’in ne kadar güzel bir yer olduÄŸunu anlatırken, Richard Moore da, Van gezisi sırasında Kürtçe öğrenmeye baÅŸladığını açıklayarak takipçilerine Kürtçe “EvarbaÅŸ” diyerek “iyi akÅŸamlar” diledi.

ABD Büyükelçisi’nin Artvin ziyaretinin dikkat çekmesinin sebebi, daha birkaç hafta önce bu ilde CHP lideri Kemal KılıçdaroÄŸlu’na yönelik PKK tarafından silahlı saldırı gerçekleÅŸtirilmiÅŸ olmasıydı. PKK’nın Karadeniz'e açılma kapısı olan Artvin, ayrıca son yıllarda hükümet karşıtı çevreci eylemlerin de merkezi durumunda.

Bugüne kadar pek öne çıkmayan bu kente muhalefet partisi ve liderinin, yüksek yargı mensuplarının, bazı önemli siyasilerin ve son olarak da ABD Büyükelçisi’nin aynı günlerde ilgi göstermesi haliyle kamuoyunda yeni “komplo teorileri”nin zirve yapmasına neden oldu.

15 Temmuz darbe giriÅŸiminin baÅŸarısız kılınmasının ardından siyaset ve kamuoyu yeni formatta bir darbe beklentisi içinde. Bunun içeriÄŸini, biçimini pek kestiremese de tesadüf olduÄŸu iddia edilen her olayın arkasında bir ÅŸeyler aramayı da ihmal etmiyor. Terör üssü haline gelen HDP'li belediyelere iliÅŸkin alınan "kayyum kararını" eleÅŸtirerek tepkileri üzerine çeken Büyükelçi’nin Artvin ziyaretinin baÅŸka bazı ziyaretlerle çakışmasını, yeni birtakım siyasi komploların hazırlığı olarak görenlerin sayısı az deÄŸil. Belki de Artvin gezisi sadece Artvin gezisidir, bilinmez; ama bir parantez açarak ÅŸunu hatırlatalım; bugüne kadar öne sürülen komplo teorilerinin çoÄŸu yakın günlerde gerçeÄŸe dönüştü. Bu komplo teorilerinin başında “ABD’nin PKK’yı desteklediÄŸi” iddiası geliyordu. Bu teoriyi kanıtlamak için yıllarca nefes tüketenler oldu. Ancak bugün öyle bir aÅŸamaya gelindi ki, bırakalım PKK’ya örtülü ABD desteÄŸini, Beyaz Saray’dan neredeyse her gün PKK’nın uzantısı PYD’nin ABD’nin müttefiki olduÄŸuna dair açıklamalar geliyor. ABD, PKK’nın Suriye kolu olan bu örgüte açıktan silah yardımı bile yapıyor.

Gelelim Ä°ngiliz Büyükelçi’ye; güzelim ülkemizi gezip görmesi, Türkçenin yanı sıra Kürtçe de öğrenmesi kültürel açlığıyla ilgili midir bilinmez . Büyükelçi Moore’un doÄŸu ziyaretinin arkasında illa bir bit yeniÄŸi aramak gerekir mi? Gerekmeyebilir ama gerçeÄŸi görmek zorundayız; Ä°ngilizler yüzyıl önce OrtadoÄŸu’nun siyasi sınırlarını ÅŸekillendirirken Kürtçeyi görmezden geldiler; OrtadoÄŸu haritasında Kürtlerin olmamasının sebebi Ä°ngilizlerin Kürtçeyi bugünkü gibi öğrenmeye deÄŸer görmemeleridir. Kürtçeyi bugün görmeye, öğrenmeye ve konuÅŸmaya baÅŸladılarsa, bu demektir ki yeni OrtadoÄŸu’da Kürtçeye de bir devletçik kuruluyor! Ä°ngilizler öğrenmeye deÄŸer gördükleri dili devlet haline de getirir.

Ä°ngilizlerin Kürtlerle, Kürtçeyle ilgili bir sorununun olmasını elbette temenni etmeyiz; tabii kullanışlı terör örgütlerini Kürtlerin, Kürtçenin temsilcisi haline getirmedikleri sürece. Hatta PKK ve PYD’nin gerçekleÅŸtirdiÄŸi Kürt katliamlarını bizzat Kürtlerden Kürtçe dinleyip öğrenirlerse ziyadesiyle isabetli olur. Ä°ngilizler Kürtçeyi Türkleri tehdit etmek için mi öğrenmek istiyorlar? Böyle düşünmekte pek haksız sayılmaysak gerek; zira tarihte Ä°ngilizlerin sebep olduÄŸu acıların hatırası hâlâ canlılığını koruyor. "Böl, parçala ve yönet" politikasıyla bu topraklara sadece kan ve gözyaşı getirdiler. OrtadoÄŸu'da akan kanın sorumluları Sykes-Picot'nun altında imzası olan devletler deÄŸil mi?

Türkler İngilizlerin Arapçayı neden öğrendiğini gayet iyi biliyor; aynı filmi baştan tekrar izlemek istemiyoruz, hepsi bu kadar!