Sosyal Medya

YaÅŸam

At izi, it izine karıştığında

Dün, FETÖ'nün baş düşmanıyken, FETÖ'cü diye üniversiteden ihraç edilen, Prof. Dr. Nurkan Yağız'n hikayesi herkesi çok etkiledi sanırım. Gün boyu telefon, mail ve sosyal medya üzerinden gelen mesajlar durmadı. Çok dramatik, çok hüzünlü hikayeler okudum, dinledim. Üzüntüm ve kaygım daha da arttı.



Kemal Öztürk - Yeni Şafak

Dün, FETÖ'nün baş düşmanıyken, FETÖ'cü diye üniversiteden ihraç edilen, Prof. Dr. Nurkan Yağız'n hikayesi herkesi çok etkiledi sanırım. Gün boyu telefon, mail ve sosyal medya üzerinden gelen mesajlar durmadı. Çok dramatik, çok hüzünlü hikayeler okudum, dinledim. Üzüntüm ve kaygım daha da arttı.

Aslında insanların dile getirmek istediği şey, Nurkan Hoca misali yüzlerce, binlerce mağduriyetin varlığıydı. Tahmin ettiğimizden çok mağdur ve duyduğumuzdan daha çok feryat var.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'a bu maÄŸduriyetler sorulduÄŸunda şöyle dedi: “Åžu var ki, at izi it izine karışmış vaziyette. 'Ben bir ÅŸey atayım da nasılsa tutar' diyenler var. Özellikle yazılı ve görsel medya dünyasında bu çok var. Bazen fırsat bulduÄŸumda TV'leri izliyorum. Öyle yorumlar yapıyorlar ki, suçladıkları o insanın bu iÅŸle hiç alakası yok. Bunlar doÄŸru ÅŸeyler deÄŸil. Bu tür yanlışlıklardan uzak durmak lazım.”

Cumhurbaşkanı da bu haksızlıkların yapılmasından şikayetçi demek. Peki neden oluyor o zaman bu kadar mağduriyet?

KURUMSALLAÅžMAVE SÄ°STEM SORUNU MAÄžDURÄ°YETÄ° ARTTIRDI

Genel olarak sistem ve kurumsallaşma yerine, insan merkezli bir çalışma modeli hakim Ankara'da şu anda. Derin krizlerin olduğu zamanlarda bunu mazur görmek mümkün. Lakin bunun komplikasyonlarını da hesaba katmak zorundayız. Bugün tel tel dökülen, bir adım ilerlemediği gibi, geri giden ve artı bir değer yerine, sorun üreten birçok kurum, kuruluş yanlış insan seçimi yüzünden bu halde.


FETÖ ile mücadelede haksızlığa uğrayan insan feryadı buna en iyi örnek. Sağlıklı bir sistem ve adil bir sorgulama olmayınca her yandan arıza çıkıyor.

Gözler hep CumhurbaÅŸkanı'nda, her ÅŸeyi ondan istiyorlar. Bu durumdan ÅŸikayetçiyse, sorunu çözer diye bekliyorlar. Åžu soruyu sorunca daha net anlayacağız meseleyi: “ErdoÄŸan'a böyle zamanlarda kendi tanıdığı insan yerine, sistem ve kurumsallaÅŸma projesi öneren kaç kiÅŸi var etrafında?"

Medya kötü örnek oluyor insanlara

CumhurbaÅŸkanı, yazılı ve görsel medyada FETÖ ile mücadele ediyorum diye, masum insanlara çamur atılmasından, iftira ile etiketlenmesinden ÅŸikayetini dile getirdi. Lakin medyadaki pespayelik, seviyesizlik ve ilkesizliÄŸin sonuçları bununla sınırlı deÄŸil. Ãœlkedeki birliÄŸi, dayanışma ruhunu, AK Parti'nin kendi dinamiklerini, saflarını en derinden sarsabilecek örnekleri belki de görmemiÅŸtir henüz. Öyle düşünüyorum, çünkü görse bunu yapan insanların uçağına alınmasına izin vermezi.

Medya FETÖ ve benzeri örgütlerle mücadele, Cumhurbaşkanı'nı korumak ve destek olma konularında insanlara örnek teşkil eder.Oradaki üslup, tarz, yöntem sosyal medyada ve insanların yaşamlarında taklit ediliyor. Dolayısı ile algıyı oluşturan ve yayan medyanın kendisi. Aslında 'at sesi, it sesine karıştı medyada' demek de mümkün.

'At izi, it izine karıştı' ata sözü durumun dramatik bir halde olduğuna işaret eder. Zira bu, haklıyla haksızın, namuslu ile namussuzun, dürüst ile sahtekarın, suçlu ile suçsuzun birbirine karıştığını ifade etmektir. O zaman bu izlerin olmadığı yerde bir kaos ve adaletsizlik vardır. Yükselen feryatlar da bunu gösteriyor.

At izi, it izinden nasıl ayrılır?

Bu izleri bir birbirinden ayırmak kolay değil ama imkansız da değildir. Atın sesi, itin sesinden farklıdır. Önce oradan başlamak lazım. Kurumsallaşma ve sistem kurmak, adalet ve hakkaniyeti birinci prensip olarak en öne çekmek, iftira eden, çamur atan, asılsız ihbarda bulunan, yalan konuşan ya da yazandan hesap sormak bir hayata geçirilsin, bakalım itler, atların arasına karışır mı, yoksa kaçar mı, görürüz.

Dün aldığım mesajlardan en çarpıcı olanlardan biri, Diyarbakır'dan dostum Yusuf Arıkan'dandı: “Bu haksızlık ve adaletsizlikler, AK Parti ve ErdoÄŸan'a karşı aidiyet duygusunu zedeliyor. Bir toplumsal muhalefet oluÅŸmasına zemin hazırlıyorlar sanki.” Katılıyorum.

NOT: Bana maÄŸduriyetlerini yazan çok sayıdaki okurlarımdan özür dilerim. Hepsini buraya taşıyamadım. Ancak maÄŸduriyetlerin giderilmesi için bir komisyon kurulursa hepsini oraya ulaÅŸtıracağım.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.