Coğrafyamız
Hizbullah'ın ilk lideri: Örgütü Suriye'ye İran soktu
Hizbullah'ın ilk genel sekreteri Şeyh Suphi Tufeyli, örgütü Suriye'deki savaşa İran'ın soktuğunu savunarak orada ölenlerin Rusya ve ABD'nin menfaatleri için öldüğünü ifade etti
Hizbullah'ın ilk genel sekreteri Şeyh Suphi Tufeyli, Hasan Nasrallah'a ve Hizbullah'ın Suriye politikalarına sert eleştiriler yöneltti. Tufeyli, İsrail-Hizbullah ilişkilerine yönelik de perde arkası açıklamalarda bulundu
Şeyh Suphi Tufeyli, 1989 ve 1991 yılları arasında Hizbullah'ın Genel Sekreteriliği yaptı. Aynı zamanda ilk lideri olduğu Hizbullah'tan, grubun üzerindeki İran etkisini reddettiği için daha sonra ayrılmak zorunda kaldı. Tufeyli, Hizbullah'ı Suriye'deki çatışmalara da İran'ın soktuğunu savunuyor.
Åžimdilerde Lübnan'ın doÄŸusunda Bealbek ÅŸehrinde yaÅŸayan Tufeyli; “Hizbullah'ın liderleri, askerleri ve kadrosu ahmak deÄŸil. Suriye'de yaptıklarının bir suç olduÄŸunu gayet iyi biliyorlar. Ãœstelik Suriye krizi ilk patlak verdiÄŸinde Hizbullah, bu çatışmaya katılmaya karşı olduÄŸunu duyurmuÅŸtu. Ancak sonrasında Ä°ran'dan müdahale emri gelince savaÅŸmaya baÅŸladılar. Çok iyi biliyorlar ki bu hareketle ÅŸeytanın tarafında yer aldılar. Yani Müslümanların çocuklarını öldürmek, evlerini yerle bir etmek hiçbir zaman cihad olamaz. Ve Suriye'de savaşırken ölen Hizbullah askerleri ÅŸehid sayılmaz. Bakın tekrar soruyorum: Müslümanların çocuklarını ve eÅŸlerini öldürüp, evlerini yerle bir ederek Allah'ın rızasını nasıl kazanabileceklerini sanıyorlar?” diye konuÅŸtu.
Suphi Tufeyli, Hizbullah'ı Suriye savaşına Ä°ran'ın soktuÄŸunu iddia ediyor. Ä°ran'ın da bu müdahaleyi mezhepçi politikaları sebebiyle tercih ettiÄŸini belirtiyor. Aynı zamanda Åžii dünyasının tanınmış bir din adamı da olan Tufeyli, Ä°ran'a yönelik bu eleÅŸtirilerinin sebebi olaraksa Humeyni sonrası Ä°ran yönetiminin mezhepçi politikalar izlemesini gösteriyor. Ä°ran'ın, Ä°srail'e yönelik sert söylemlerini de gerçekçi bulmayan Åžii Din Adamı; “ Günümüzde ÅŸahit olduÄŸumuz Ä°ran dış politikasına baktığımızda Ä°srail karşıtlığının bir söylemden öteye gitmediÄŸini görüyoruz. Ä°ran'ın uyguladığı politikalar Ä°srail çıkarlarına hizmet ediyor ve onlara büyük fayda saÄŸlıyor. Bunun en büyük kanıtı da Güney Lübnan'da yaÅŸanan sakinlik. Suriye'ye yönelik politikaları da bundan farksız. Uygulanan mezhepçi politikalar nedeniyle Müslümanlar arasında derin mezhep ayrılıkları oluÅŸmuÅŸ durumda. Suriye'de savaÅŸanlara bakın: Afganlar, Lübnanlılar, Ä°ranlılar ve tabi ki Suriyeliler... Hepsi ABD ve Rusya'nın çıkarları doÄŸrultusunda ölüyorlar. Ve Ä°ranlılar maalesef bunu çok iyi biliyor ancak tavırlarını sürdürüyorlar.” diye bildirdi.
Åžeyh Tufeyli, 2006 Hizbullah-Ä°srail savaşının perde arkasını da açıkladı. Tufeyli, 80'li yılların sonunda genel sekreter olduÄŸu dönemde Ä°srail'in aracılar vasıtasıyla kendilerine barış teklif ettiÄŸini duyurdu. Bu teklife göre Hizbullah garanti verirse Ä°srail o dönem iÅŸgal ettiÄŸi Lübnan topraklarından çekilecekti. Bu teklifi kesin bir dille reddettiÄŸini belirten Tufeyli; “Ben Ä°srail'in bu teklifini kabul etmedim. Çünkü bizim davamız yalnız Lübnan davası deÄŸil. Bizim davamız Filistin davası, Kudüs davasıdır. Ancak maalesef 90'lı yıllarda ben ayrıldıktan sonra bu önerinin hayata geçtiÄŸini gördük. 2000 yılında Ä°srail'in Lübnan'dan çekilmesini direniÅŸ için bir cenaze merasimi olarak yorumlamıştım. Çünkü artık direniÅŸ, Siyonist sınırlarını koruyan bir sınır polisine dönüşüyordu. 2006 yılındaki savaÅŸ haricinde de sınır sakin kaldı. Ama hatırlayın, Lübnan, Suriye iÅŸgali altındayken ve henüz Hizbullah sınır kontrolünü saÄŸlamamışken, Ä°srail'e yönelik saldırı yapılabiliyordu. Ancak Hizbullah, 2000 yılından sonra sınır kontrolünü saÄŸladı ve Ä°srail'e yönelik saldırı tehdidi de bitmiÅŸ oldu. Bugünse Güney Lübnan ve sınır bölgesi, yangın içerisinde olan Ä°slam dünyasının en güvenli bölgelerinden birisi. Yani düşman bir ülke ile son derece güvenli bir sınıra sahipsiniz. Ben daha önce de söylemiÅŸtim. Bu ortam Hizbullah'ın arkasını saÄŸlama alarak Lübnan içerisinde kendisini güçlendirmek için kullanıldı. Yani Ä°srail'in rolü Hizbullah'ın arkasını korumaktı. Ä°srail böyle bir rolü daha önce hayal bile edemezdi.” diyerek Ä°srail ve Hizbullah arasında adı konulmamış bir ittifakın bulunduÄŸunu iddia etti.
Temmuz savaşı olarak bilinen 2006 yılındaki çatışmalarda çoğunluğu sivil 1300 Lübnanlı hayatını kaybederken, çoğunluğu asker 160 İsrailli öldürülmüştü. 2006 yılından bu yana Lübnan-İsrail sınırı sakin. Öte yandan Hizbullah'ın 2013 yılından beri savaştığı Suriye'de 1500 civarında militanını kaybettiği tahmin ediliyor.
Henüz yorum yapılmamış.