Kendimizle yüzleşmeliyiz (2)

Yugoslavya parçalanırken neden sesinizi çıkarmadınız denildiÄŸinde halk “Yugoslavya parçalanırken biz evde dizi izliyorduk” demiÅŸ, bu söz halkların vurdumduymazlığı ile özdeÅŸleÅŸmiÅŸti. Bugün Ä°slam toplumlarının durumu bundan pek de farklı deÄŸil. Ä°slam toprakları iÅŸgal edilirken kardeÅŸ ülkeler kendi mahzenlerine hapsolmuÅŸ seyretmekle yetiniyorlar. Ellerimiz kollarımız baÄŸlı ne yapabiliriz deme hakkına sahip deÄŸiliz. KomÅŸunuzun evi yanarken söndürmek için harekete geçmez misiniz EÄŸer bu ateÅŸi söndürme cesareti gösteremezseniz, yangın kısa sürede sizin evinize de sıçrayacaktır.

Batı iÅŸgale niyetlendiÄŸi topraklarda menfi eylemlerine hizmet edecek örgütler üretiyor ve mazlum halkların kaynaklarını, topraklarını ve deÄŸerlerini bu örgütleri kullanarak sömürüyor. Bununla da kalmayıp, kitleleri Ä°slam düşmanlığına teÅŸvik ediyor. ElKaide, Taliban, Usame Bin ladin, DeaÅŸ gibi örgütler birey ve toplumların zihinlerine öylesine kazındı ki, artık bilinçsiz kitleler Ä°slam’ı bu örgütlerin menfi eylemleri ile özdeÅŸleÅŸtiriyor. 11 Eylül’le birlikte yeniden alevlenen Ä°slam korkusu, akabinde, Ä°sveç’te camilere yapılan saldırılar, Almanya’da Pegida’nın oluÅŸumu, Fransa’daki mizah dergisi ChalieHebdo’ya yapılan terör saldırısı ve yakın zamanda Almanya’da vuku bulan saldırılar Ä°slam düşmanlığının artmasına neden olmuÅŸtur.

Ä°slam ilkelerini hak ve adalet üzerine temellendirir. Ä°nsanlık tarihine baktığımızda Ä°slam’ın hakim olduÄŸu dönemlerde halkların ilkelerini barış, paylaşım, merhamet ve adalet üzere kurduklarını görürüz. Fakat ne acıdır ki, kapitalist odaklar OrtadoÄŸu’daki mevcut kaynakları sömürebilmek için Ä°slam’ı bir tehdit unsuru olarak göstermeye çalışıyorlar. Her nedense bizler de alternatif medya kuruluÅŸlarımızı oluÅŸturup, düşmanın bu kirli oyunu bozmaya güç yetiremiyoruz. Çünkü kendimizle yüzleÅŸmek yerine sürekli savunma mekanizmaları üretiyoruz.