Sosyal Medya

Güncel

Demiröz: En büyük darbeyi CIA , Mossad ve ABD yedi

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin "Kökü dışarıda olan o hainler, CIA'sı, Mossad'ı ve Amerikası, bu ülkenin başarılı olmasını istemedikleri için bu darbeye kalkıştılar. Darbe yapanlara ne oldu, kendileri darbeyi yediler. Sizler vurdunuz." dedi.



Demiröz, AK Parti Van Milletvekili ve eski Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Muş Milletvekili Muzaffer Çakar, Van Milletvekili Burhan Kayatürk, 15 Temmuz gecesi FETÖ'nün darbe girişimin ardından AK Parti İl Başkanlığı önünde "demokrasi nöbeti"ni sürdüren vatandaşlarla bir araya geldi.

Burada vatandaşlara hitap eden Demiröz, her gün ülkenin 81 vilayetinde bu coşkuyu gördüklerini belirterek, Bitlis'in bu konuda elinden geleni yaptığını söyledi.

"23 gündür buradasınız ve demokrasi için nöbet tutuyorsunuz çünkü ülke olarak özgürlüğün ve demokrasinin ne olduğunu hep beraber öğrendik." diyen Demiröz, şöyle devam etti:

"Etrafımızdaki ülkelerde, Suriye ve Irak'ta olanları gördük ve izledik. Mısır'ın ne hale geldiğini gördük. Yüzde 82 oy almış Mursi'yi aynen bizdeki taktikle devirdiler ve başardılar. Aynı işi burada da yapmak istediler. Bir şeyi hesaba katmadılar, o da sizlerdiniz, Türkiye milletiydi. Kökü dışarıda olan o hainler, CIA'sı, Mossad'ı ve Amerikası, bu ülkenin başarılı olmasını istemedikleri için bu darbeye kalkıştılar. Darbe yapanlara ne oldu, kendileri darbeyi yediler. Sizler vurdunuz. Allah razı olsun. Halen hepsi şaşkınlık içinde bu millet tankın önüne nasıl çıkar, elinde silahı, topu, tüfeği, tabancası, sopası ve taşı bile yok. Bu insanlar hangi iman gücüyle bu tankların karşısına çıkar altına yatarlar diye. Onlar şehadetin ne olduğunu şimdi öğrendiler. İmanın gücünü, vatan, toprak ve vatan sevgisini tüm dünyaya gösterdiniz. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Her türlü hainliğe karşı duran başta Başkomutanımıza, siyasi parti temsilcilerine, TBMM'ye ve sizlere teşekkür ediyorum. TBMM büyük kahramanlık gösterdi. Siz meydanlardayken onlarda 'ölene kadar buradayız' dediler."

"Bu hainlerin gözü dönmüştü"

Darbe girişiminde bulunanların Türkiye'nin demokrasi mabedini bombaladığını ifade eden Demiröz, bu hainlerin gözünün döndüğünü, bu kadar hain ve alçaklaştıklarını söyledi.

Demiröz, "Beştepe'yi, Genelkurmayı, özel harekatı, İstanbul'da köprüleri bombaladılar. Bu hainlerin yapmadığı kalmadı. TÜRKSAT'ı bombaladılar, TRT'yi ele geçirdiler. Sivil televizyonları bastılar. Hainler, 'bütün yayınları kesip TRT'ye bağlanacaksınız' demişler. Anadolu'daki küçük televizyonları kapatmaya çalışmışlar. Haince korsan bildiri okuttular." diye konuştu.

Darbe girişimine karşı AK Parti, CHP, MHP, HDP ve Türk milletinin kenetlendiğini vurgulayan Demiröz, şöyle devam etti:

"Bu darbeciler, ülkeyi 50 yıl daha geriye götürüp, böleceklerdi, parçalayacaklardı. Fırsat vermediniz. 1960'larda Menderes'i idam ettiler. Vatandaşlar sustu. 55 yıl halk bunun acısını çekti. Özal'ı zehirlediler. Onlar da ortaya çıkacak. 1960 ve 1980'de darbe, 1997 yılında 28 Şubat, 2007'de e-muhtıra. Bu ne cesaret? Önce Gezi olayları, 17-25 Aralık'taki darbe girişimi, kalkışma, MİT tırlarının durdurulması. Nasıl oluyor da 40 yıl boyunca bu kadar sinsice davranmış, yanımıza ve odalarımıza girmişler. Bütün soruları çalmışlar. Biz de bunlar namazlarında ve niyazlarında diye aldanmışız. Polise, silahlı kuvvetlere sızmışlar. Ülkeyi sessiz bir darbeyle ele geçirmeye çalıştılar. Mısır'daki gibi ele geçirmeye çalışmışlar. Şimdi de durup ahmak kesiyorlar ama geleceksin, Türkiye'de hesabını vereceksin. Bu girişimde 250 masum insan şehit oldu. 2 bin kişi yaralandı. Allah rahmet eylesin. İkizleri öldürdüler, kardeşleri, anne ve babaları ayırdılar. Bunlar cezasız mı kalacak. Şehadet şerbeti içenlerin, gazi olanların anne, baba ve kardeşleri ne istiyorsa, taviz verilmeden gereken yapılacak."

Hainlerin, milletin dişinden ve tırnağından artırdığı tanklarla ve toplarla mabetleri bombaladığını kaydeden Demiröz, "Kim bu emri verdi, hangi akılla yaptınız ve hangi satılmışlar verdi? Ordumuzun içinde çok kahramanlar vardı. Kendisine 'git sivil halkı vur ve burayı aç' diyenleri kaşının ortasından vuran kahramanlarımız vardı. Ölümü göze aldılar, hiç fırsat vermediler ve emirleri dinlemediler. Onlar bağrımızdan çıkan Mehmetçiklerimizdir. Mehmetçiklerimizi aldattılar. Bağrımızdan çıkan Mehmetçikler bunu yapar mı? Büyük bir baskı ve aldatılarak bu işlere girdiler." ifadelerini kullandı.

"Yarın en büyük final olacak"

Atalay ise Bitlis ve Muş'ta demokrasi nöbetine katılmak için geldiklerini dile getirerek, ülkenin 81 ilinde ve ilçelerinde nöbetlerin devam ettiğini ancak yarın büyük finalin yapılacağını kaydetti.

"23 gündür yorgunluk yok. Gecenin yarısı milletvekillerimiz ve valimizle buradayız" diyen Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İşte birlik, güç ve milletin demokrasi bağlığı bu. İstanbul ve Ankara'daki birçok meydanda nöbet devam ediyor. Yarın çok önemli. Sadece İstanbul'daki değil, bütün illerimizde yarın 17.00'de final yapılacak. Bu nedenle herkesi buraya davet ediyorum. Bu belanın def edilmesinde, darbenin başarılı olmamasında en büyük kahraman milletimizdir. Elinde bayrakla o tankların önüne geçen milletimizdir. Orada şehitlerimiz var. Her birinin ayrı bir öyküsü var. Hastanelerdeki yaralılarımızı ziyaret ettik. Her birisinin ayrı bir kahramanlığı ve hikayesi var. Bu millete hayran olmamak mümkün değil, inanın Türkiye'nin gücü bu. İlçelerimiz, beldelerimiz, ailelerinizi ve akrabalarınızı yarın buraya getirin. Yarın en büyük final olacak. Rabbim bizi ve Türkiyemizi korudu, muhafaza etti. O gece rabbimizin koruması olmasaydı, Türkiye'nin geleceği yoktu. O gece kimler planlar yapmışsa, rabbimizin planları hepsinin üstünde ve onların planlarını bozdu."

Darbe girişiminin 15 Temmuz gecesi saat 03.00 için planlandığını ancak farkına varıldığı için 21.30'a çekildiğini belirten Atalay, Allah'ın darbecilerin planını bozduğunu ve darbe girişimini önlendiğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın zor şartlarda dik durarak milleti sokaklara ve meydanlara davet ettiğini anımsatan Atalay, şu değerlendirmelerde bulundu:

"O gecenin kahramanları, rabbimizin takdiri ve koruması her şeyin başında şüphesiz. Cumhurbaşkanımızın o zor şartlarda dimdik durması ve o şartlarda milleti sokaklara ve meydanlara davet etmesi çok önemliydi. Herkes meydanlara çıktı. Allah'a hamdolsun. Allah onu da korudu. İktidarımız dönemlerinde demokrasiyi önleyen değişik teşebbüsler oldu. Bunlardan biri 27 Nisan 2007 tarihindeydi. O zaman da Cumhurbaşkanımız 'dik duracağız, demokrasiyi koruyacağız. Demokrasiden asla taviz vermeyeceğiz' demişti. O zaman da Türkiye Cumhuriyeti tarihinde olmamış bir şey yaptık. AK Parti ve Cumhurbaşkanımız ve hepimiz dik durdu. Bu kez de milletimiz, sizler ve Türkiye dik durdu. Ayrılıkları bir kenara bırakarak bütünleşti. Bu bir belaydı, hayır demiyoruz. Şehitlerimiz var ama olduktan sonra milletimiz bundan ders aldı ve hepimiz bütünleştik, bir olduk. Bütün ayrımları bir kenara bıraktık ve demokrasinin bekçisi olduk."

"Bunlara merhamet etmememiz lazım"

Kurumlarda bu terör örgütüne destek veren, irtibatlı olan ve bütünleşenlerin temizlendiğini ve temizlenmeye devam edeceğini kaydeden Atalay, hükümetin bu konuda çok dikkatli bir politika yürüttüğünü, kurunun yanında yaşın da yanmaması için dikkat edildiğini ifade etti.

Yapılan hataların telafi edilebileceğini ancak bu konuda kimsenin merhametten yana olmaması gerektiğini bildiren Atalay, şunları kaydetti:

"Bu çetenin ve terör örgütünün içinde ve destek veren kişiler varsa, kurumlarımızdan temizlenmesi lazım. Bunlara merhamet etmememiz lazım. Milletimize bunları anlatmaya çalışıyoruz. Hükümetimiz gayet dikkatli çalışıyor. Kanun Hükmünde Kararnameleri görüyorsunuz. Büyük reformlar yapılıyor, devlet yeniden yapılandırılıyor. Oralarda bir daha bugünkü yanlışlar olmasın diye olanca tedbirler alınıyor, düzeltmeler yapılıyor. Türkiye daha demokratik ülke olsun diye yapılıyor. Kuruluşumuzun en önemli sebeplerinden biri daha fazla demokrasi, özgürlük, açık toplum ve bütün farklılıkların bir arada zenginlik olarak görülüp yaşatılmasıdır. Şu yapılanların hepsi daha demokratik bir Türkiye içindir. Allah'ın izniyle hepimiz şu ana inanalım, Türkiye giderek daha büyüyecek, demokratik bir ülke olacak, özgürlükler genişleyecek ve hep birlikte daha güzel günler göreceğiz. Çocuklarımız ve torunlarımız daha güzel bir Türkiye'de yaşayacak. Bunun için yaşıyoruz, koşturuyoruz ve sizler de bunun için gecenin yarılarına ve sabahlara kadar nöbet tutuyorsunuz. Bunlar boş değil, bu nöbetler çok değerli."

Milletvekilleri Kayatürk ve Çakar ile AK Parti İl Başkanı Nesrullah Tanglay da birer konuşma yaptı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.