Sosyal Medya

Güncel

Darbecilerin planını bozan pilot

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan suikast timini geciktiren Pilot’un ifadesi, 15 Temmuz darbe girişiminin en önemli gelişmelerinin yaşandığı anları bütün ayrıntılarıyla ortaya koydu.



Darbecilerin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kaldığı otele yönelik saldırısıyla ilgili gözaltına alınan Pilot Kurmay Yarbay Bahattin Akgün, darbecileri engellediği anlaşılınca serbest bırakıldı. İfade tutanağına yansıyan bilgilere göre Akgün, helikopterinde arıza varmış gibi göstererek suikast timini geciktirdi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın “Marmaris’te 15 dakika daha kalsaydım öldürülecektim” dediÄŸi darbecilerin suikast giriÅŸimiyle ilgili yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Gaziemir Kara Havacılık Komutanlığı'nda görev yapan Yarbay Akgün’ün DHA tarafından duyurulan ifadesine göre, baÅŸlangıçta uçuÅŸ ekibinin görevle ilgili hiçbir bilgisi yoktu.

"Gün içindeki uçuÅŸları tamamladıktan sonra Alay Komutanı Albay Murat DaÄŸlı, yanında Murat BaÄŸ ve Yücel EkizoÄŸlu, bulunduÄŸu sırada beni odasına çağırıp, uçuÅŸ ekibinin akÅŸam saat 22.00'de helikopter başında olması emrini verdi. Ä°stirahate çekilmememizi istedi. Bir süre sonra Alay Komutan Yardımcısı Murat BaÄŸ, odama geldi. Bana 'Bu görev nedir? Bilgin var mı? Adam yeni geldi acaba bizi mi deniyor? Bak bu yaÅŸtan sonra bizi denemesin artık, sonra bozuÅŸacağım' dedi. Ben de arama kurtarma tatbikatı falan olabilir dedim. Bu görüşmeden sonra Murat BaÄŸ, bu kez Alay Komutanı Murat DaÄŸlı'nın odasına geçti. Murat BaÄŸ, burada Alay Komutanı'na 'Komutanım arkadaÅŸlar soruyor görev nedir diye' sorusunu yönetti. Alay komutanı yarım ağız geçiÅŸtirircesine 'Arayacaklar, sonra söyleyeceÄŸim' diyerek konuyu kapattı. BildiÄŸimiz kadarıyla VIP uçuÅŸumuz yoktu. Bilinmeyen bir VIP uçuÅŸu mu var, öğrenmeye çalıştık. Görevin açıklanmaması, bu sorgulamaya bizi itti." 

"Radar takip cihazını kapattırdılar"

İfadesinde, darbe teşebbüsü gecesi saat 21.45 sıralarında Alay Komutanı Albay Murat Dağlı'nın emriyle helikopter başına gittiklerini belirten Yarbay Bahattin Akgün, komutanıyla karşılaştığında, "Komutanım ne yapacağız? Nereye gidiyoruz?" sorularını yönelttiğini anlattı.

Yarbay Akgün, "Bana 'uçuş lideri benim, beni takip edeceksiniz, kimseyle temas kurmayacaksınız transponder (radar takibini sağlayan cihaz) DT 500 cihazlarını kapatacaksınız. Sadece 132.00 VHF kanalından benimle irtibat kuracaksınız' emrini verdi. Ben de 'emredersiniz komutanım' dedim. Takım liderinin ilgili yerlerle irtibat kurması sebebiyle bu durum normal geldi. Takip cihazlarının kapatılması uçuş kurallarına aykırı olağandışı bir durum olduğunu gösteriyordu, ancak o anda bununla ilgili bir şey sormadım. Çünkü görevin mahiyetinden, nereye gidilecek bilmiyordum" diyerek görevle ilgili ilk şüphelerinin uyandığını dile getirdi.

 

[FotoÄŸraf: AA]
 
 

"Cemil Bayık’ı alacaklarını sandılar"

Kurmay Yarbay Akgün, helikopterler hareket ederken bile görevin tam olarak ne olduğunu bilmediklarini söyleyerek, ifadesine şöyle devam etti:

"Gaziemir Kara Havacılık Komutanlığı'ndan havalandık 10 dakika sonra Çiğli'ye gidip indik. İnişten sonra saat 22.10 sıralarında, ilk olarak Murat Dağlı'yı gördüm. Kendisine kalkıştan önce sorduğum gibi 'ne amaçla buraya geldiğimizi' sordum ancak cevap vermedi. Bütün helikopterler motoru kapattı. Murat Dağlı, yakıt ikmâli emri verdi. Zeki Göçmen ile Murat Dağlı kendi aralarında görüştükleri sırada İstanbul'dan Sikorsky helikopter geleceğini öğrendim. Bir süre sonra alana inen helikopterden 6 - 7 kişilik grup indi. Askeri araç bu kişileri alıp uzaklaştı."

Bekleme sırasında terör örgütü PKK'nın yöneticilerinden Cemil Bayık'ın paketlendiÄŸi laflarını duyduÄŸunu, muhtemelen de onu almaya gittiklerini düşündüğünü ifade eden Kurmay Yarbay Bahattin Akgün, "Etrafımdaki insanlar bir süre bu konu hakkında konuÅŸtu. Daha sonra Zeki Göçmen, Murat DaÄŸlı, Davut Uçum, Ali Aktürk kendi aralarında konuÅŸuyordu. Paket kelimesini duydum. Ne paketi diye sorduÄŸum zaman bana cevap vermediler" dedi. 

Helikopterinde arıza vermış gibi gösterdi

Helikopterler ÇiÄŸli 2’nci Ana Jet Ãœs Komutanlığı’nda beklerken, saat 23:00 sıralarında uçuÅŸ ekibi, askerin Ä°stanbul BoÄŸaz Köprüsü'nü kapattığını söylemesinden haberdar oldu. Akgün, neler olup bittiÄŸini internetten anlamaya çalışırken bir darbe giriÅŸiminin parçası haline geldiklerini gördüklerini belirtti.

"Murat Dağlı bana Ege Ordu Komutanlığı'ndan bir paket almamı emretti. İkinci pilot İbrahim Çalışkan bu esnada yanımdaydı. Ne paketi diye sormadan yanlarından ayrıldım. Bu sırada sürekli aile ve yakınlarımdan telefon geliyordu. Onlardan darbe girişimini tam olarak öğrendim. İkinci pilotumla helikopterin başına gittiğim sırada, ikinci pilotum İbrahim'e 'Burada acayip şeyler oluyor. Bu işe gitmeyeceğiz. Sağ motora sıcak basacağız ve gitmeyeceğiz' dedim. Kendisi de 'Komutanım ne emrederseniz yaparım arkanızdayım' yanıtını verdi. Bu tepki cesaret verdi."

Tecrübeli bir test pilotu olan Kurmay Yarbay Akgün, helikopterde sahte arıza durumu yaratmayı çok iyi biliyordu.

"İlk çalışma anında, gaz kolunun getirileceği seviyeyi geçip aşırı gaz verdim. Bu arada start butonuna basmaya devem ettim. Basmayı bıraktığım an, bu gazı motor kabul etmeyecekti. Bu nedenle gaz yükselmiş ve butona sürekli basmak suretiyle motorun limiti dışına çıkmasını sağladım. Motor çalışmaz imajı oluşturdum. Bu eylemi üç kez yaptım. Yaptığımız bu işlemin genel olarak adı 'sıcak çalıştırma' olarak geçerdi. Bunu herkes bilmezdi. Test tecrübe pilotu olduğum için biliyordum. Bu yapılan iş helikopter içinde hiçbir ikaz lambasının yanmasına sebep olmazdı. Ancak ibrelerden takip edilip bir hata olduğu anlaşılabilirdi. Üçüncü çalıştırma teşebbüsünden sonra yardımcı pilota 'Sen burada helikopter içerisinde bekle. Ben gidip bilgi vereceğim' dedim. Murat Dağlı'nın yanına gidip 'Komutanım helikopterde sağ motor çalışmıyor, sıcak basıyor müsaade ederseniz. Biraz bekleyim motor soğuduktan sonra tekrar çalıştırarak istisnai uçuş ile birliğime döneyim' dedim. Murat Dağlı da kabul etmedi. 'Hayır biz gelene kadar burada bekleyeceksiniz, ayrılmayacaksınız' dedi. Yanından ayrıldım, helikoptere gidip çalışan sol motoru durdurdum. Bizim helikopter gayri faal görününce Murat Dağlı aynı görevi, kendisiyle birlikte Çiğli Üssü'ne gelen ekibe verdi. Bu helikopter havalandıktan 30 dakika sonra geri geldi. İniş yaptığında yanlarında Hava Kuvvetlerine bağlı bir başka helikopter daha vardı. Hemen helikopteri kullanan Hakan Yukarki'nin yanına gittim, 'ne paketi aldınız' diye sordum. Çok heyecanlıydı, 'Bir şey almadık Ege Ordu'ya gittik. Boş geldik, kimse yok dediler' yanıtını verdi."

"Ben uçmuyorum kardeşim"

 Alanda bekledikleri sırada, baÅŸlarında bir tuÄŸgeneralin bulunduÄŸu yaklaşık 50 kiÅŸilik bir grubun geldiÄŸini söyleyen Akgün, gördüklerini şöyle anlattı:

"Tuğgeneralin, 'Genelkurmay Başkanı'nın emriyle geldim' sözlerini duydum. Bu brifinge ekibim hariç tüm pilotlar ve ikinci pilotlar katıldı. Bu kişilerin ellerinde silah ve mühimmat kutuları vardı. Hatta benim helikoptere de binmeye geldiler, ancak bizim helikopterin göreve gitmeyeceğini söyledim. İnmelerini sağladım. Motor çalıştıran helikopterler, pistin üzerinde sıralandı. Yarım saat beklediler. Daha sonra da, Sikorsky'nin yakıtının yetmeyeceği söylendi. Bu nedenle başka bir helikoptere aktarım yapıldı."

Bu sırada nizamiye bölgesinden silah sesleri gelmeye başladığını söyleyen Akgün, saldırı timi alandan ayrılırken, kendisini operasyona dâhil etmeye çalışan komutanının emrine karşı geliyor:

"Helikopterler alanda yarım saat bekledi. Helikopterler kalkmadan, kalabalık arasındaki konuÅŸmalardan Marmaris, Dalaman tarafına gidildiÄŸini duydum. Bu sırada Hakan Yukarki'nin kullandığı helikopterdeki teknisyen yanımıza gelip 'ikinci pilot Serkan Çoban uçmayacakmış. Murat DaÄŸlı albayım onun yerine Bahattin Yarbayım geçsin dedi' sözleri üzerine, Ben de 'ben uçmuyorum kardeÅŸim' dedim. Teknisyen yanımdan ayrıldı. Helikopterler kalktıktan sonra Murat BaÄŸ, benimle iki kez telefonda konuÅŸtu. Bana, 'Kasıtlı olarak motor arızası verdirdin, Helikopter Marmaris ya da Dalaman'a gidiyor, ben ayrılmak istedim ancak silah sesleri vardı. Sivil olarak kaçamayacaktım. Yaya olarak kaçmam imkansız, oradan hemen uzaklaşın' dedi. Bunun üzerine motor çalıştırıp oradan uzaklaÅŸtık. Marmaris saldırısına katılacak helikopterler kalkış yaptıktan 10 dakika sonra hızlı bir ÅŸekilde yerleÅŸim alanlarının üzerinden geçip birliÄŸimize döndüm." 

Imsık’a inen helikopterleri sabote ettirdi

Kendi birliklerine indikten sonra darbe olduÄŸunu kesin olarak anladıklarını söyleyen Yarbay Bahattin Akgün, saldırı timini taşıyan diÄŸer helikopterleri Bodrum'da nasıl durdurduÄŸunu ise şöyle anlattı: 

"Saat 03.00 sıralarında gerekli birimlere timdeki kiÅŸi ve silah sayısı hakkında bilgi verdim. Timin Marmaris'e gidiÅŸ sebebinin CumhurbaÅŸkanı olabileceÄŸini söyledim. Saat 04.00 sıralarında cep telefonumdan Bodrum Imsık Meydanı olarak bilinen askeri havaalanının meydan komutanı devrem Yarbay Fethi Åžahbaz aradı. BirliÄŸimize baÄŸlı 2 helikopterin kendilerine doÄŸru geldiÄŸini, yakıt ikmâli istediklerini, ne yapması gerektiÄŸini sordu. Ben de kesinlikte yakıt vermeyin, helikopterlerin bataryalarını sökün, hatta kablolarını kesin. Tanker içerisine gerekirse kum dökün. Sizin yanınıza yakıt içini gelen helikopterde silahlı adamlar var. Jandarmadan yardım iste. Sizin gücünüz yetmeyebilir. Kalkmalarına kesinlikle izin vermeyin, Hava Kuvvetleri havada ve görürlerse vurulacaklar deyin onları ikna etmeye çalışın dedim. Sadece bu insanların içerisinde bu olaylara isteyerek karışmadığını bildiÄŸim Yarbay Yücel EkizoÄŸlu ile Haydar Murat Özden isimli kiÅŸileri ayırmalarını diÄŸer ÅŸahıslardan uzaklaÅŸtırmasını istedim. Bir süre sonra devrem Fethi beni tekrar aradı. Ve dediklerimi yaptıklarını söyledi. 'Bataryaları sökmeye teknisyenler ve Haydar yardım etti." 

Kaynak: DHA

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.