Sosyal Medya

Güncel

Avrupa Konseyi: Tüm kurumlar temizlenmeli

Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Jagland darbe girişiminin en sert şekilde kınanması ve örgütün tüm kurumlardan temizlenmesi gerektiğini söyledi



Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe giriÅŸiminin arkasında kimlerin olduÄŸunun ve örgütün gizli aÄŸlarının ortaya çıkarılması gerektiÄŸini belirterek, "Bu örgütün Türkiye'deki kurum ve kuruluÅŸlara, yargıya, orduya ne derece sızdığını ve demokratik deÄŸerlere karşı eylemlerinin ne derece etkili olduÄŸunu Avrupa'nın çok net anlamadığını görüyoruz." dedi.

Ankara'da resmi temaslarda bulunan Jagland ile DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu, DışiÅŸleri Bakanlığı Resmi Konutu'ndaki görüşmelerinin ardından basına hitap etti.

Jagland, Türk demokrasisi ile demokratik kurum ve kuruluÅŸlara karşı yapılan ÅŸiddetli darbe giriÅŸimine karşı hem Avrupa Konseyi hem de ÅŸahsı adına Türkiye'ye desteklerini ifade etmek üzere bu ziyaretini gerçekleÅŸtirdiÄŸini söyledi. 

Türk halkının, darbe giriÅŸimi karşısında cesur ÅŸekilde durarak güzel örnek sergilediÄŸini belirten Jagland, "Türk halkı, demokrasiye, insan haklarına ve demokratik kurum ve kuruluÅŸlara ne kadar sahip çıktığını tüm Avrupa'ya bir mesaj olarak da iletmiÅŸtir." diye konuÅŸtu.

"ÇOK AÄžIR ÅžEKÄ°LDE KINANMASI GEREKEN BÄ°R DARBE GÄ°RİŞİMÄ° YAÅžANDI"

Jagland, darbe giriÅŸiminin neresinden bakılırsa bakılsın kabul edilemeyecek bir ÅŸey olduÄŸunu vurgulayarak, "Sokaktaki halkın üzerine ateÅŸ açıldı, çok sayıda Türk vatandaşı hayatını kaybetti. TBMM gibi ülkenin demokratik kurum ve kuruluÅŸlarına saldırılar ve bombardımanlar gerçekleÅŸtirildi. Dolayısıyla çok ağır ÅŸekilde kınanması gereken bir darbe giriÅŸimi yaÅŸandı." ifadelerini kullandı.

15 Temmuz gecesi, gece yarısından önce mesaj yayımlayarak darbe giriÅŸiminin tamamen kabul edilemez olduÄŸunu açıkça bildirdiÄŸini hatırlatan Jagland, şöyle devam etti:

"Sayın DışiÅŸleri Bakanı'nın söylemiÅŸ olduÄŸu gibi 1980 darbesi neticesinde Türkiye'nin Avrupa Konseyi üyeliÄŸi askıya alınmıştı. Muhtemelen eÄŸer darbeciler baÅŸarılı olsaydı benzer bir sonuçla biz yine karşı karşıya kalacaktık. Zira darbecilerin ve darbeyi destekleyen kiÅŸilerin iktidarı elinde bulundurduÄŸu bir ülkenin Avrupa Konseyine üye olma ÅŸansı yoktur."

"TÜRKİYE'NİN BİRLİK SERGİLEMESİ GERÇEKTEN ÇOK ÖNEMLİ"

Darbe giriÅŸimini takip eden süreçte TBMM'de temsil edilen siyasi partilerin de birlik sergilemiÅŸ olmalarının son derece önemli ve anlamlı olduÄŸunu kaydeden Jagland, bu zor zamanlarda Türkiye'nin birlik sergilemesinin gerçekten çok büyük önem taşıdığını dile getirdi.

Jagland, darbe girişiminin ardından FETÖ'nün Türkiye'deki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturmalara ilişkin şunları söyledi:

"Bu darbe giriÅŸiminin arkasında kimlerin olduÄŸunun ve örgütün gizli aÄŸlarının ortaya çıkarılması gerekiyor. Bu örgütün Türkiye'deki kurum ve kuruluÅŸlara, yargıya, orduya ne derece sızdığını ve demokratik deÄŸerlere karşı eylemlerinin ne derece etkili olduÄŸunu Avrupa'nın çok net anlamadığını görüyoruz. Biz uzun zamandır bu örgütün varlığından haberdarız, bu yüzden kurum ve kuruluÅŸlarda bir temizlik yapılması gerektiÄŸini görüyoruz. Ancak, bu süreçlerin hukukun üstünlüğü, Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅŸmesi ve Ä°nsan Hakları Mahkemesinin içtihatlarına uygun ÅŸekilde yapılması çok önemli."

Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅŸmesi'nde yer alan en önemli maddelerden birinin masumiyet karinesi olduÄŸunu ve bu ilkenin Avrupa Komisyonu üyeleri tarafından benimsendiÄŸini vurgulayan Jagland, "Türk hükümetinin bu süreçte Avrupa Konseyi uzmanlarıyla çalışma arzusunda olduÄŸunu öğrenmekten son derece mutluyum. Bunun, bu süreçte izlenecek en doÄŸru yol olduÄŸunu düşünüyorum." dedi.

Türkiye'nin Avrupa kıtasının tamamı için önemli bir Avrupa ülkesi olduğunu ifade eden Jagland, "İnanıyorum ki Avrupa da Türkiye için önemli. Bu yüzden, Avrupa Konseyi olarak Türkiye'nin bu süreci en iyi şekilde atlatması için elimizden geleni yapmamız çok önemli. Sayın Bakan Çavuşoğlu'nun ve diğer hükümet temsilcilerinin bu süreçte bizimle işbirliğini ön plana çıkaran tutumları da son derece önemlidir." diye konuştu.

ÇAVUÅžOÄžLU’NUN AÇIKLAMALARI

Bakan Çavuşoğlu, "dostu" diye hitap ettiği Jagland'ı Ankara'da ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirtti.

Darbe giriÅŸiminin yapıldığı akÅŸam ne olup bittiÄŸini hemen öğrendikten sonra yaptığı açıklamayla Türkiye'ye ve demokrasisine, halkın oyuyla iÅŸ başına gelen iktidara ve CumhurbaÅŸkanına verdiÄŸi destekten dolayı Jagland'a teÅŸekkür eden ÇavuÅŸoÄŸlu, Genel Sekretere o günden bu yana dengeli tutumundan ve yaklaşımından dolayı da ayrıca teÅŸekkür etti.

ÇavuÅŸoÄŸlu, 47 ülkenin üye olduÄŸu, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü savunan ve bu deÄŸerler üzerinden kurulan Avrupa Konseyinden de esasen beklentilerinin hep bu yönde olduÄŸunu dile getirerek "Bu darbe giriÅŸimi tam da Avrupa Konseyinin ve bizlerin bugüne kadar savunageldiÄŸi ve etrafında birleÅŸtiÄŸi deÄŸerleri hedef almıştır. Demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğünü hedef almıştır." dedi.

Türkiye'nin Konseyin kurucu üyesi olduÄŸunu söyleyen ÇavuÅŸoÄŸlu, Konseye üyeliÄŸin 12 Eylül darbesinde durdurulduÄŸunu anımsattı.

Çavuşoğlu, "Türkiye'de darbeler sadece içeride değil, Türkiye'nin uluslararası camiadaki pozisyonunu da geçmişte hep olumsuz etkilemiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde çok sayıda dosyamız vardı. Bu dosya sayısı giderek azalıyor. Geçmişteki dosyaların sayısının artmasının sebebi, darbe girişimleri ve darbelerden sonraki insan hakları ihlalleridir." ifadelerini kullandı.

Bu süreçte Konsey ile yakın iÅŸbirliÄŸinde olduklarını anlatan ÇavuÅŸoÄŸlu, darbe giriÅŸiminden sonra OHAL ilan edildiÄŸini, Avrupa Ä°nsan Hakları SözleÅŸmesinin 15. maddesine bazı kısıtlamalar getirildiÄŸini ancak bunun, Ä°nsan Hakları Mahkemesinin Türkiye üzerindeki rolünü kesinlikle kısıtlamadığını söyledi.

Bakan Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"Biz bunu şeffaf bir şekilde Avrupa Konseyine bildirdik. Bundan sonraki süreçte de Türkiye'de atılan adımlar konusunda biz bilgilendirmeyi düzenli şekilde yapacağız. Hukukun üstünlüğü ve insan hakları gibi temel prensiplerden ve demokrasi anlayışımızdan bu süreçte de hiçbir şekilde taviz vermedik, vermeyeceğiz. Amacımız bu darbe girişimi içinde olanların hukuk çerçevesinde cezalandırılması ve Türkiye'nin bir daha böyle tehditlerle, sadece Türkiye'nin değil, Türk demokrasinin karşı karşıya kalmaması, sivil demokrasiyi ve demokratik kurumları Türkiye'de güçlendirmek, insan hakları ve temel hak ve özgürlükleri güçlendirmektir. Bu yönde hükümetimizin adımları da devam edecektir. Türkiye'nin reform süreci de güçlü bir şekilde devam edecektir."

Çavuşoğlu, bu konularda en yakın çalıştıkları ortaklarının bugüne kadar olduğu gibi Avrupa Konseyi ve Avrupa Konseyi kurumları olacağını vurguladı.

"OBJEKTÄ°F VE DENGELÄ° OLUN"

Jagland'ın CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, BaÅŸbakan Binali Yıldırım ile görüşeceÄŸini ve çeÅŸitli temaslarda bulunacağı bilgisini paylaÅŸan DışiÅŸleri Bakanı ÇavuÅŸoÄŸlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Avrupa BirliÄŸi'nin, burada kıyaslama yapılmasından da hiç hoÅŸlanmıyorlar. AB'nin ve birçok Avrupa ülkesinin, siyasetçilerin ve özellikle de basının örnek almasını tavsiye ederim çünkü bugüne kadarki yaklaşımları son derece negatiftir. Bu sadece halkımızın kanaati deÄŸildir, hepimizde oluÅŸan bir kanaattir. Bugüne kadarki yaklaşımlarıyla Türkiye'deki darbe giriÅŸimcilerine destek olmaktadırlar, onları daha da cesaretlendiriyorlar. Dolayısıyla maalesef bugüne kadarki yanlış tutumundan Avrupa BirliÄŸi'nin, birçok Avrupa ülkesinin de Avrupa basınının da vazgeçmesi gerekiyor. Biz, 'Bizim tarafımızda olun' demiyoruz. DoÄŸru ne ise o. Objektif ve dengeli olun. Dürüst olalım."

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.