Coğrafyamız
Darbe ve vahşi batı
Türk Silahlı Kuvvetleri içine sızmış bir grup Fethullahçı terör örgütü (FETÖ) mensubunun 15 Temmuz gecesi gerçekleştirmek istediği darbe-işgal girişimine Batı dünyasının verdiği tepkiler, en az üç yıldır süren ağır çekim darbe sürecinde oluşan kuşku noktalarını tevili imkansız şekilde pekiştirdi.
Fadime Özkan - STAR
Türk Silahlı Kuvvetleri içine sızmış bir grup Fethullahçı terör örgütü (FETÖ) mensubunun 15 Temmuz gecesi gerçekleştirmek istediği darbe-işgal girişimine Batı dünyasının verdiği tepkiler, en az üç yıldır süren ağır çekim darbe sürecinde oluşan kuşku noktalarını tevili imkansız şekilde pekiştirdi.
Bunların başında BM, AB gibi çokuluslu kurumlarla, müttefik ilişkisi içinde olduğumuz ABD başta olmak üzere Avrupa ülkelerinin, temsil ettiğini iddia ettiği hiçbir hukuki, ahlaki ve insani değere sahip olmadığı gerçeği yatıyor.
Bu hükme ilk kez varmıyoruz kuÅŸkusuz. En son, Suriye’deki büyük insanlık katliamına sessiz kaldıkları için “dünya beÅŸten büyüktür” diye haykırmış idik.
Lakin, yüzde 52 oyla seçilmiÅŸ CumhurbaÅŸkanı’nı öldürmeyi, en yüksek temsil kabiliyetine sahip Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalamayı ve verdiÄŸi oya, siyasi iradesine sahip çıkmak için çıplak elleriyle tankları durdurmayı göze almış sivilleri acımadan katleden bir grup teröristi savunmaya kalkacaklarını tahmin etmemiÅŸtik.
Bu kadarını da ummamıştık.
Ama şaşırmıyor ve üzülmüyoruz. Bu durum kendimize saygımızı, inancımızı ve özgüvenimizi artıyor. Asaletimizin, haklılığımızın ve bir araya geldiğimizde ne kadar güzel olduğumuzun farkındayız. Elhamdülillah.
Bizi birbirimize düşürmek için on yıllardır çabalayan, son üç yılda yaydığı yapay yalana herkesten önce kendisi kanan ve “ÅŸimdi tam zamanı” diye PKK’nın ardından FETÖ terör örgütünü üstümüze salan “üst akıl” da bu kadarını ummamıştı muhtemelen.
***
Putin ve Ruhani dahi darbeyi anında kınarken topal ördek Obama’nın üç gün beklemesinin sebebi, topyekün mücadele ettiÄŸimiz iki terör örgütünü; PKK ve FETÖ’yü açıktan destekleme sebebinden farklı olabilir mi?
Ya da Amerikan DışiÅŸleri Bakanı Kerry’nin, daha FETÖ’cü teröristler gasp ettikleri F16’larla Meclisimizi bombalarken, tanklarla sivilleri ezerken ve zırh delici M61’lerle insanları ikiye bölerken manidar ÅŸekilde “istikrar ve barış” umduÄŸunu belirtmesi?
Ya da Fransa DışiÅŸleri Bakanı Ayrault’un Türkiye halkının lehine iki, darbeciler aleyhine tek cümle kurmadan sanki mevzu buymuÅŸ gibi “ErdoÄŸan’ın daha da otoriterleÅŸebileceÄŸi” uyarısında bulunması?
Veya beÅŸ Fransız vatandaşı öldürülünce Paris’te toplanan dünya liderlerinin 250 insanın ağır silahlarla katledilmesinin ardından destek için Ankara’ya gelmemesi? AB’den geç, yetersiz ve çarpık açıklamaların gelmesi?
Anlaşılıyoruz ki darbe baÅŸarılı olsaydı Mısır’daki darbecileri bağırlarına bastıkları gibi terörist Gülen’i de kucaklayacaklardı.
***
Ä°nsan hakları örgütlerinin darbeye tutumu da aynı çifte standarda dahil. Tankların ezdiÄŸi sivillerin haklarından bahsetmeyen Uluslararası Af Örgütü, Helsinki YurttaÅŸlar gibi kurumların PKK yandaÅŸlığının ardından ÅŸimdi de tankları tutması ve darbecilerin haklarını savunması ÅŸaşırtıcı deÄŸil elbette. Suriye’de hayatını kaybeden ölüleri saymaktan bile vazgeçmiÅŸ organizasyonların “vahÅŸi Batı”nın menfaatlerini perdelemek için üretilmediÄŸini artık kim iddia edebilir?
Keza ABD ve Avrupa medyası... Aynı antidemokratik, gayri hukuki ve gayri ahlaki tutumu 7/24 çoğaltmakla meşgul.
VahÅŸi Batı, Türkiye’de sadece istihbarat ajanları bulundurmuyor elbette. Gazeteci kamuflajlı elemanlarıyla gerçeÄŸi çarpıtma iÅŸini de üstleniyor.
Uluslararası medyanın Türkiye muhabirleri, canı pahasına demokrasiye sahip çıkan sivilleri IŞİD’ci, ErdoÄŸan’ın sürüsü, diktatör yalakası gibi ifadelerle lekelemeye çalışmaktan çekinmeli deÄŸil miydi?
Yoksa, Türkiye halkası darbecilerce basılan CNN INT’in, terörist Gülen’e ekran açmanın DAEÅž liderine destekten farksız olduÄŸunu bilmemesi mümkün mü?
Dertleri beşinci kol faaliyeti değil gerçeği haberleştirmek olsaydı, insan onuru ve meslek etiği gereği utanırlardı. Ama ne utanıyor, ne zorlanıyorlar.
Şimdi de Erdoğan=DAEŞ şeklindeki yalanlarına bıraktıkları yerden devam ediyorlar.
Henüz yorum yapılmamış.