Sosyal Medya

Güncel

Onuncu ortakları Allah'tı

Mısır’ın, fakirliğin, işsizliğin ve cehaletin kol gezdiği bir kasabasında açılan küçük bir tavuk çiftliği, zamanla büyüdü ve bölgeye hastaneler, okullar, üniversiteler, yurtlar, camiler ve demiryolu kazandırdı. Çiftliğin sahibi olan dokuz ortak bunun hikmetini hep Allah’tan bildiler. Çünkü onuncu ortakları Allah (c.c)’tı. Gerçek Hayat yeni sayısında Mısırlı işadamı Salah Mustafa Atiyye'nin fakirlikten doğan başarı öyküsünü anlatıyor.



Asyaad Yön. Kur. Bşk. Kamil Arslan

Zengin olsam ne hayırlar yapardım; fakirlere yardım eder, yetimleri doyurur, gençleri evlendirir, memlekete okul, yol yaptırırdım diye iç geçirenlerin dikkatlice okuması gereken bir hikaye bu. MesleÄŸimiz ve sınırlı imkanlarımız ile insanlığa nasıl bir katkımız olabilir sorusuna ve kapitalist sistemin çıkmazlarına cevap veren, asrın Yusuf'u bir ziraat mühendisi… Allah rızasını gaye edinerek yola koyulan ve bu yolda elde edilen bir baÅŸarının öyküsü…




Dokuz genç bir araya geldi

18 Mart 1946 yılında Kahire'nin 120 km uzaklığında Tafahna Al Aşraf köyünde fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi Salah Mustafa Atiyye. Yokluğu had safhada yaşayan, yamalı ve hatta çoğu zaman ödünç elbiseler giyerek okuluna gidip gelen Atiyye en nihayetinde ziraat mühendisi olarak eğitimini tamamladı ve vatani görevini yerine getirmek için askere gitti. Dönüşte askerde tanıştığı 8 arkadaşı ile bir araya geldi Atiyye. Dokuz genç büyük şehirlere gidip kariyer yapmak, doğup büyüdükleri yeri terk etmek yerine, fakirliğin, işsizliğin ve cehaletin kol gezdiği köyleri ve beldelerinde kalıp orayı imar etme kararı aldı... Bu dokuz inanmış genç Mısır Dekahliye ilinin Meyyid Ramr Kasabası'na bağlı, Tafahna Al Ashraf Köyü'nde Firavunun sarayında yaşayan Musaları ve Yusufları örnek alarak yola çıktı. Kendilerine düşen sorumluluğun farkında olan bu dokuz ortak, değiştirmek, modern çağın onları hapsettiği prangalardan kurtulmak için yeterli güce sahip olduklarının da farkındaydı.

Sermaye 250 pound

Peki bu nasıl olacaktı? Bir yerlerden baÅŸlamak icap ediyordu, hem de hiç zaman kaybetmeden. Bulundukları noktadan kutlu yolculuÄŸa 'Bismillah' denilecekti. Ä°manlı bu dokuz genç hikayeleriyle büyüdükleri tüccar sahabeler gibi büyük bir ÅŸevk ve azimle ticari hayata atılma kararına vardılar. Tafhana Al Ashraf'ın kuru topraklarında bir tavuk çiftliÄŸi kurmak için iÅŸe koyuldular. FakirliÄŸin ve yoksulluÄŸun zirvesini yaÅŸamış bu gençler, eÅŸlerinin, annelerinin altınlarını, hayvanlarını, evlerini, ellerinde avuçlarında paraya çevirebilecekleri ne varsa tamamını ortaya koydular. Neticede her biri ancak 250 Pound denkleÅŸtireabildi…

Onuncu hisse Allah'ın

Bir araya getirilebilen sermaye küçük ama onlar için bir servet deÄŸerindeydi. Hedeflerini ve projelerini adım adım hayata geçirme sırasıydı artık. Lakin hedefledikleri rakama ulaÅŸmak ve eÅŸit miktarda ortaklık payı dağıtabilmek adına onuncu bir ortaÄŸa ihtiyaçları vardı. Bir türlü onuncu ortağı bulamadılar. Projelerini ertelemek ya da rafa kaldırmak üzereyken, projenin fikir babası Salah Mustafa Atiyye müjdeli bir haberle ortaklarının yanına vardı. “Buldum buldum" diyordu Atiyye, “Onuncu ortağı buldum!" ArkadaÅŸları pür dikkat onuncu ortağın adını söylemesini beklerken Atiyye arkadaÅŸlarına gülümseyerek: “Allah" dedi, “Allah bizim onuncu ortağımızdır." Hepsi istisnasız sorgusuz sualsiz sürurla, onuncu ortağı kabul edip yola revan oldular. Firma kuruldu. Allah(cc)'ın hissesi de resmi olarak kayıtlara alındı. Elde edecekleri kârın yüzde 10'u Allah(cc) adına vakfedilecekti. Sene 1974, ziraat mühendisi Salah Atiyye öncülüğünde projenin ilk ayağı olan tavuk çiftliÄŸi büyük bir heyecanla kurulup faaliyete açıldı.

35 yataklı hastane yaptırdılar

Tam bir yıl sonra, 1975'e gelindiÄŸinde firmaları hayal bile edilemeyen yüksek oranlarda kâr etmeye baÅŸladı. SipariÅŸlerin ardı arkası kesilmiyor ve her geçen gün sermayeleri katlanarak büyüyordu. “Kulum bana bir karış yaklaşırsa ben ona bir zira' yaklaşırım, o bana bir zira' yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse ben ona koÅŸarak giderim." (Buhari) hadisine mazhar olan bu gençler ilk yılın yüzde 10'luk hissesinin kazancı ile yoksul köylerine 35 yataklı bir hastane vÄ°slami ve pozitif ilimlerin öğretildiÄŸi bir ilkokul yaptırdılar. Yoksul köyün çehresini deÄŸiÅŸtirmiÅŸ, burada yaÅŸayanların hayatlarında olumlu geliÅŸmeler ve yeni ivmeler kazandırmıştı bu teÅŸebbüs…

Okullar camiler ardı ardına açıldı

Muazzam geliÅŸme karşısında dokuz ortak da hayrete düşmüştü. Atiyye arkadaÅŸlarını topladı ve genel durum deÄŸerlendirmesi yaptılar. “Projemiz Allah'ın izni ile bugünkü seviyesine vardı. Bu baÅŸarı şüphesiz onuncu ortağımız olan Allah'ü Teala'nındır" diye konuÅŸtular. Salah Mustafa Atiyye, “Şüphesiz bu baÅŸarı ve bereket onuncu ortağımız olan Allah(cc)'ın lütfu. Bu durumda bize onuncu ortağımızın hissesini yüzde 20'ye çıkarmak düşer" dedi ve tüm ortakların ortak kararı ile Allah'ın hissesi yüzde 20'ye çıkarıldı. Yardım ve vakıf giderlerinin her geçen gün artmasına raÄŸmen teÅŸebbüsleri hayal edilemeyecek düzeyde büyümeyle devam etti. TeÅŸebbüsün mimarları olan ortakların sermayeleri arttıkça Allah(cc)'ın hissesi de arttırılıyordu. 1984'e gelindiÄŸinde onuncu ortak olan Allah'ın (c.c) hisse oranı %50'yi buldu ve elde edilen kazançlar ile kendi köylerinin yanı sıra civar köylere ilkokullar, liseler, öğrenci yurtları, camiler, dini müesseseler, fabrikalar ardı ardına açıldı.

Vakıf kurdular

Salah Mustafa Atiyye yönetim kurulu üyelerini tekrar toplayıp tarihe not edilecek kararını açıkladı: “Hepimizin de ÅŸahit olduÄŸu üzere Allah(cc)'ın hissesi arttıkça iÅŸletmemiz de büyüyor ve hiç beklenmedik olaÄŸanüstü sipariÅŸler alıyoruz. BaÅŸarının ve büyümenin bizden olmayıp bilakis onuncu ortağımız olan Allah'ın (c.c) lütfu olduÄŸunu biliyoruz. Bu nedenle ÅŸirketi beytülmal yapmayı teklif ediyorum." Allah rızasını gaye edinmiÅŸ olan gençler yaptıkları istiÅŸare sonucunda “beytülmal oluÅŸturma" kararına vardı ve birçok farklı ihtiyacın giderilmesine yönelik vakfın temelleri atılmış oldu. Ä°ÅŸ kurmak isteyenlere sermaye, ekipman, evlenmek isteyenlere çeyiz, çalışmak isteyenlere iÅŸ imkanı oluÅŸturup tüm ihtiyaç sahiplerine yardım ediliyordu.

Bütün şirket Allah'ın olsun

Kendi köylerine üniversite kazandırmak için de kollarını sıvayan ortaklar, projenin onayını almak için yetkilmakamlara baÅŸvuruda bulundu. Köylerine yeterli ulaşım imkanı olmaması nedeniyle olumsuz cevap alınca oturup uzun istiÅŸareler yaptılar. En sonunda ulaşım sorununu devlete hiçbir yük getirmeyecek bir teklifle, demiryolu yapım maliyetini kendi müesseseleri tarafından karşılayarak halledebileceklerine karar verdiler. Proje revize edilerek tekrar baÅŸvuruda bulunuldu. Böylece üniversite ile birlikte demiryolu da köye kazandırılmış oldu. Hikayenin sonu bizim için oldukça ÅŸaşırtıcı ÅŸekilde bitiyor. Salah Atiyye bir kez daha topladı ortakları ve karar aldılar: “Bizzat ÅŸahitlik ettik, mülkün de, zaferin de sahibi Allah(cc). Bugünden itibaren tüm hisselerimizi O'na devrediyoruz… Biz O'nun ÅŸirketinde, O'nun işçisi oluyoruz. Ya Rabbi, bizleri senden baÅŸkasına muhtaç etme."

Bugün 4 üniversite var

Bugün köylerine kazandırmış oldukları birçok okul, hastane, cami, hayır kurumları ve fabrikaların haricinde ÅŸu an 4 üniversite, öğrenci yurtları ve uzaktan üniversiteye gelen bütün öğrencilere ücretsiz tren bileti hizmetleri bulunuyor. “30.000″ öğrenci baÅŸka illerden eÄŸitim için bu köye geliyor…

Kapitalist düzene meydan okudular

Allah(cc) ortaklığında yapılan ticaret, içinde bulunduÄŸumuz bu kanlı, acımasız, adaletsiz sistemin göbeÄŸinde mucizeleri mümkün kılıyor. Hayıflanıyoruz ya hani; “Ä°mkanımız yok a'bi, olsa neler yaparız" veya “sistem bu a'bi yapacak hiçbir ÅŸey yok, ayak uyduruyoruz" diyerek… Yanılıyoruz. KuÅŸkusuz bir iman ve cihat azminin önünde hiçbir engel duramıyor… Sahabe ruhuyla adeta ekonomik ve sosyolojik bir devrime vesile olan Salah Atiyye, bu cani kapitalist düzenin kalbine bir ok gibi saplanıyor. Salah Mustafa Atiyye 11 Ocak 2016 tarihinde yalan dünyadan göç etti. Cenaze namazı bir buçuk milyon seveniyle kılındı. Arkasında gerçek deÄŸerler bırakarak irtihâl etti ahirete. Sermaye, prestij, makam, mevki eksenli kariyer anlayışının ve kapitalizmin hakim olduÄŸu modern çağımızda, “MesleÄŸimiz ve imkanlarımızla Allah rızasına nasıl nail olabiliriz?" düşüncesinde olanlara ilham kaynağı olan Salah Mustafa Atiyye'yi rahmetle anıyoruz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.