Sosyal Medya

Güncel

İsrail ile çimento pazarlığı

26 Haziran’da İsrail ve Türkiye’den heyetler son kez bir araya gelecek. Normalleşmenin üç şartından biri olan Gazze’ye ambargonun kaldırılması ve bölgenin yeniden inşa edilmesi için çimento girişi kısıtlı olarak sağlanabilecek.



Ä°srail ile normalleÅŸme görüşmelerinin 26 Haziran’daki görüşmede nihayete ermesi planlanıyor. Türkiye’nin talep ettiÄŸi üç ÅŸarttan ilki olan resmi özür Mart 2013’te saÄŸlanmıştı. Tazminat konusunda da görüşmelerin başında uzlaÅŸma saÄŸlandı. Son konu olan Gazze’ye ambargonun kaldırılması ise uzun süredir masada.

Pazartesi günü Bakanlar Kurulu toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hükümet Sözcüsü Numan KurtulmuÅŸ konuyla ilgili soruya “Üç konu üzerinde önemle duruyor Türkiye. Bunlardan birisi özür, bir diÄŸeri tazminat, bir diÄŸeri ise Gazze ablukasının kaldırılması ya da hafifletilmesi” cevabı vererek ‘hafifletme’ vurgusu yaptı.

‘Çimento’ pazarlığı

Gazze’ye yönelik ambargonun kaldırılması ya da hafifletilmesindeki en önemli unsur bölgenin yeniden inşâsı. Ancak bu Ä°srail’in getirdiÄŸi kısıtlamalar nedeniyle yapılamıyor. Türkiye ise bu konuda önemli katkılar saÄŸlamak istiyor.

Bu amaçla, Gazze’ye özellikle çimento sokulması için devreye girmeyi talep etti. Ancak Ä°srail ile bu konuda görüş ayrılıkları yaÅŸandı. Bu görüş ayrılığı, iliÅŸkilerin yeniden canlandırılması için yapılan müzakerelerin ana konularından biri oldu.

Görüşmelere yakın kaynakların Al Jazeera’ye verdiÄŸi bilgiye göre Türkiye, inÅŸaat için gerekli çimentoyu herhangi bir sınırlama olmadan Gazze’ye sokmak istedi.

Ä°srailli yetkililer ise bu geçiÅŸin ancak hem kendi güvenlik görevlileri hem de BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) denetiminde ve izin verilen miktarda yapılabileceÄŸini belirterek Türkiye’nin önerisine uzun sure direndi.

Görüşmelerde Ä°srail’i temsil eden heyet, Avrupa ülkeleri dâhil tüm ülkelerden Gazze’ye gelen yardımların ve malzemelerin Ä°srail tarafından denetlendiÄŸini, Türkiye'ye ayrıcalık yapılamayacağını söyledi.

Ancak müzakerelerden sonra Türkiye’nin Gazze’ye göndereceÄŸi çimentonun belirli miktarda ve denetim altında yapılması kaydıyla anlaÅŸmaya varıldı. Türkiye, bu ÅŸartlar altında Gazze’deki her türlü yardım ve kalkındırma faaliyetini yürütebilecek.

İmzalanması beklenen anlaşmaya göre Türkiye elektrik santrali ve su arıtma tesisi de kurabilecek.

Al Jazeera’ye, gıda ve tıbbi yardım malzemesi gibi insani yardımların Gazze’ye geçiÅŸindeyse bir kısıtlama olmayacağını söyleyen Ä°sralli kaynaklar güvenlik sorununa da iÅŸaret etti:

“Ä°srail’in güvenliÄŸini tehdit edecek hiçbir adıma izin verilmeyecek. AnlaÅŸma bu doÄŸrultuda uygulanacak.”

ÇarÅŸamba günü Ankara’da basın toplantısında konuÅŸan DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu da, konuyla ilgili soruya “Gazze üzerindeki ambargoların kaldırılması gerekiyor. Burada yaÅŸayan Filistinli kardeÅŸlerimiz son derece zor ÅŸartlar altında yaşıyor. Ä°nsani yardımların, kalkınma yardımlarının engelsiz bir ÅŸekilde Gazze ve Filistin’e ulaÅŸtırılması gerekiyor. Tüm bunları detaylı bir ÅŸekilde görüşüyoruz” yanıtını verdi.

Ä°srail neden çimentoyu ‘güvenlik tehdidi’ olarak algılıyor?

Ä°srail saldırılarında yıkılan evlerin yeniden yapılması ve kamu binaları için Gazze’de çimento ve demir ihtiyacı var. Ancak Ä°srail inÅŸaat maddelerinin, özelikle çimentonun Gazze’ye giriÅŸine izin vermiyor. Buna gerekçe olarak da ‘güvenlik’ bahenesini kullanıyor. Ä°srail’e göre, Gazze’ye giren demir ve çimentoyu, Hamas tünel yapmak için kullanıyor. Tel Aviv’in iddiası bu tünellerin Ä°srail’e yönelik saldırılar için kullanıldığı yönünde.

Oysa BM Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğiyle hazırlanan rapora göre, İsrail'in 2014 yılındaki son Gazze saldırılarında yaklaşık 12 bin ev tamamen yıkıldı, 160 bin ev hasar gördü, bunların 6 bin 600'ü ise kullanılamaz durumda.

Ayrıca Gazze’nin daha çok hastane ve okul ihtiyacı da var.

Ablukayı kırmak için yola çıkmıştı

Gazze ablukasını kırmak için yola çıkan Mavi Marmara gemisine 31 Mayıs 2010’da uluslararası sularda Ä°srail’in düzenlediÄŸi ve dokuz Türk’ün öldürülmesiyle sonuçlanan saldırıdan sonra Ankara-Tel Aviv iliÅŸkileri kopma noktasına geldi.

Saldırının ardından Tel Aviv'deki büyükelçisini çeken Türkiye, iliÅŸkilerin normalleÅŸmesi için resmi özür, öldürülenler ve yaralananlar için tazminat ve Gazze’ye yönelik ablukanın kaldırılmasını ÅŸart koÅŸtu.

Mart 2013’te Netanyahu, o dönem baÅŸbakan olan ErdoÄŸan’ı telefonla arayarak özür diledi. Resmi özür yazılı olarak da açıklandı. Ardından Türkiye ile Ä°srail arasında Gazze ablukasının kalkması ve tazminat için görüşmeler baÅŸladı.

Görüşmeleri, son kararnamede Türkiye'nin New York'taki BM daimi temsilciliÄŸine atanan DışiÅŸleri Bakanlığı MüsteÅŸarı Feridun SinirlioÄŸlu yürütüyor. Ä°srail tarafında ise baÅŸlangıçta DışiÅŸleri Bakanlığı Genel Sekreteri Dore Gold’ün yürüttüğü görevi son iki görüşmede BaÅŸbakan Netanyahu’nun özel temsilcisi Joseph Ciechanover devraldı.

Ciechanover ve Sinirlioğlu son olarak 8 Nisan'da Londra'da görüştü. Görüşmenin ardından Türk Dışişleri'nden, "Heyetler, mutabakat metninin nihai hâle getirilmesi ve farklılıkların giderilmesi yönünde ilerleme sağlamışlar ve anlaşmanın çok yakında gerçekleştirilecek bir sonraki toplantıda sonuçlandırılması hususunda uzlaşıya varmışlardır" açıklaması gelmişti.

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.