Sosyal Medya

Güncel

5 soruda Brexit

ngiltere, Perşembe günü AB içinde kalıp kalmamayı oylayacak. Brexit olarak adlandırılan bu süreç nasıl ortaya çıktı, kim neyi savunuyor, çıkma kararı alınırsa dünya ekonomisi ne olacak?



Ä°ngiltere 23 Haziran PerÅŸembe günü, Avrupa BirliÄŸi'nden çıkıp çıkmamayı oylayacak. Ä°ngiltere'nin Avrupa'dan çıkmasına Britanya ve exit kelimeleri birleÅŸtirilerek oluÅŸturulmuÅŸ 'Brexit' deniyor. 

58 yıllık AB tarihinde ilk kez bir ülke birlikten çıkmayı oylayacak. Üstelik bu ülke yıllık 3 trilyon dolarlık ekonomiye sahip. Brexit ile ilgili en çok merak edilen sorular ve yanıtları.

Bu referandum nereden çıktı?

Ä°ngiltere’de 2015 Mayıs ayında yapılan genel seçimlerin öncesinde ÅŸimdiki BaÅŸbakan David Cameron’un yönettiÄŸi Muhafazakâr Parti’nin oyları düşüyordu. Bunun nedenlerinden biri de ülkede AB’ye şüpheyle yaklaÅŸanların güç kazanmasıydı. Yalnızca muhalefette deÄŸil, Muhafazakâr Parti’nin içinde AB’den şüphe duyanlar da itirazlarını dillendirmeye baÅŸlamıştı. Ayrıca AB ve göçmen karşıtı BirleÅŸik Krallık Bağımsızlık Partisi UKIP’in oyları artıyordu. Kendisini köşeye sıkışmış hisseden Ä°ngiltere BaÅŸbakanı David Cameron, AB üyeliÄŸinin referanduma götürülmesini seçim vaadi haline getirdi. Åžimdi de bütün gücüyle referandumdan hayır çıkması için çalışıyor. Ama kendi partisi içinde bile AB’den çıkışı destekleyenler var.

Kimler ayrılmadan, kimler kalmadan yana?

Ä°ngiltere’de iki ayrı kampanya yürütülüyor. AB içinde kalma yanlısı olanlar “Ä°ngiltere Avrupa’da daha güçlü” bloÄŸunda. Ayrılmayı savunanların kampanyasıysa “Ayrılmayı oyla”.

“Britanya Avrupa’da daha güçlü” bloÄŸuna, BaÅŸbakan Cameron da, İşçi Partisi’nin yükselen lideri Jeremy Corbyn de destek veriyor. Ama hem Muhafazakâr Parti içinden hem de İşçi Partisi’nden önemli isimler ayrılma taraftarı kampanyada.

Kalmak isteyenler neyi, ayrılmak isteyenler neyi savunuyor?

Ayrılmak isteyenlerÄ°ngiltere’nin AB bütçesine yaptığı doÄŸrudan yardımların cepte kalacağını; göçmen politikasını Ä°ngiltere’nin kendisinin belirleyeceÄŸini; AB’nin baÄŸlayıcı, kısıtlayıcı kurallarından kurtulunca daha çok yatırım çekileceÄŸini; ulusal egemenliÄŸin yeniden kurulacağını savunuyorlar.  

Kalmak isteyenlerse, AB’den çıkınca vergi ve gümrük avantajlarının kaybedileceÄŸini; ikili ticaret anlaÅŸmaları yapılırken diÄŸer ülkelerin Ä°ngiltere’ye insaflı davranmayabileceÄŸini; bu anlaÅŸmalar yapılıncaya kadar oluÅŸacak belirsizlik ortamında kayıplar yaÅŸanacağını; AB içinde kalıp, politikaları etkileyerek Ä°ngiltere’nin nüfuzunu artırmanın bağımsız olmaktan daha etkili olacağını; göçmenlerin ekonomiye pozitif katkısının olduÄŸunu ve bir çok Ä°ngiliz’in de AB’deki diÄŸer ülkelerde yaÅŸadığını söylüyorlar.

Ayrılma kararı çıkarsa İngiltere ve dünya ekonomisi nasıl etkilenir?

EÄŸer referandumdan ‘evet’ çıkarsa, girmek için uzun süren müzakereler yapılan 58 yıllık AB tarihinde ilk kez bir ülke birliÄŸi terk edecek. Ãœstelik bu ülke yıllık 3 trilyon dolarlık bir ekonomi. Daha önce benzer bir örnek görülmediÄŸi için, konuyla ilgili tahminler de birbirleriyle uyumlu deÄŸil.

Ancak IMF BaÅŸkanı Christine Lagerde, Ä°ngiltere’nin AB’den ayrılması durumunda, dış finansmanda düşüş yaÅŸanacağı için sterlinin deÄŸerinde de düşüş olacağını, yatırım ve tüketimde daralma olacağını söyledi.

OECD raporuna göre de Ä°ngiltere’nin ayrılma durumunda büyümesi düşecek ve 2020 yılına kadar yüzde 3 azalacak. Ä°ngiltere Merkez Bankası, her ne kadar görüş belirtmekten kaçınıyorsa da büyüme tahminini düşürdü.

Bütün bunlar Ä°ngiltere ekonomisinin büyüklüğü nedeniyle dünya ekonomisini de etkileyebilir. Geçen ay Japonya’da toplanan G7 Zirvesi sonuç bildirgesinde de Ä°ngiltere’nin AB’den çıkmasının ‘küresel büyüme ve dünya ekonomisi için ciddi tehdit olacağı’ vurgulanmıştı.

Ayrılma kararı çıkarsa İngiltere-AB ilişkileri nasıl düzenlenecek?

Referandumdan ayrılma kararı çıkarsa, AB ve İngiltere çıkış modelleri üzerine müzakere yürütecek. Bu müzakerelerin iki yıl sürebileceği tahmin ediliyor. Müzakereler sonuçlanıncaya kadar, İngiltere, AB içindeymiş gibi ilişkiler yürüyecek.

Olası çıkış modelleri şöyle:

Türkiye modeli: AB ile Gümrük Birliği içinde olmak,

Norveç modeli: Avrupa Ekonomik Bölgesi içinde yer almak,

İsviçre modeli: Avrupa Ekonomik Bölgesi içinde yer almadan ikili anlaşmalarla düzenlemeye gitmek,

DTÖ modeli: Avrupa pazarına ulaşmak için Dünya Ticaret Örgütü kurallarına güvenmek,

Ä°ngiltere için özel model: AB ile Ä°ngiltere arasında, Ä°ngiltere’ye özel kuralları ortaya koyan bir anlaÅŸma yapmak.

Kaynak: Al Jazeera, AA, Reuters

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.