Güncel
Bir müslüman için en değerli üç kişi
İnsan kimi sever ve kiminle beraber olursa, onun hâli ile hâllenir. Zira insanoğlunun şahsiyet ve karakteri, diğer insanlarınkine benzemeye ve onları taklit etmeye meyyâldir.
Ä°nsan, farkında olarak veya olmadan, muhabbet ve ünsiyet gösterdiÄŸi baÅŸka birinin husûsiyetlerini kopyalayıverir. Bu husus, bilhassa ÅŸahsiyet ve karakterin olgunlaÅŸtığı gençlik devresinde çok daha ehemmiyetlidir. Bundan dolayıdır ki Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’de:
“…Sâdıklarla beraber olunuz!” (et-Tevbe, 119) buyurmaktadır. Hakîkaten insan, muhabbet duyduÄŸu kiÅŸiyle, his, fikir, hayat tarzı ve temâyüllerinde müştereklik kazanır. Dolayısıyla, sâlihlerle beraberlik, müsbet yönde terakkîye vesîle olur. Bu durumda tabiî ki, gâfil ve fâsıklarla bir arada bulunmaktan ÅŸiddetle sakınmak da ehemmiyet kazanmaktadır. «Kör ile yatan ÅŸaşı kalkar.» sözü, bu hakîkati ne güzel ifâde eder. Bu hususu îzah sadedinde Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ÅŸu misâli verir:
“Ä°yi ve kötü arkadaşın hâli, güzel koku satanla körük çeken demircinin hâline benzer. Misk satan kiÅŸi, ya sana güzel kokusundan bir miktar ikram eder veya sen ondan satın alırsın.(Yahut yanında bulunduÄŸun sürece) güzel koku koklamış olursun. Körük çeken kimse ise ya elbiseni yakar veya körüğün kötü kokusundan rahatsız olursun.” (Buhârî, Zebâih, 31)
Hadîs-i şerîfte buyrulur:
“Öyle bir zaman gelecek ki o vakit ÅŸu üç ÅŸeyden daha kıymetli bir ÅŸey olmayacak: Helâl para, cân u gönülden arkadaÅŸlık yapılacak bir kardeÅŸ ve kendisiyle amel edilecek bir Sünnet-i Seniyye.” (Heysemî, I, 172)
MÜSLÜMAN, HAYIRLI KİŞİLERİ ARKADAŞ EDİNMELİ
Åžeyh Sâdî-i Şîrâzî, Kur’ân-ı Kerîm’deki Ashâb-ı Kehf kıssasını misal gösterdikten sonra şöyle der:
“Bir kelp, sâlihlere bekçilik ettiÄŸi için sâdıklaÅŸtı ve Kur’ânî bir ifâde kazandı. Hazret-i Nuh -aleyhisselâm- ve Hazret-i Lût -aleyhisselâm-’ın hanımları ise fâsıklarla beraber oldukları için küfre düşüp cehennem yolcusu oldular.”
İmam-ı Rabbânî Hazretleri kötülere karşı beslenen muhabbet ve onlarla arkadaşlığın zararı hususunda şöyle bir misal verir:
“Kumarbazlarla oturup kalkan kimse, belki kumar oynamaz. Böylece kendisini kirlenmemiÅŸ zannedebilir. Lâkin kumarbazlarla beraber olduÄŸu müddetçe onlardan menfî tesir alarak kumar oynamayı zamanla hoÅŸ görmeye baÅŸlar.
Bu ise mânevî bir yıkımdır.”
Bu sebeple bir müslüman, hayırlı kişileri arkadaş edinmeli ve kendisi de iyi bir arkadaşlık sergilemelidir. Nitekim Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
لا تصَُاحِبْ إِلا مُؤْمِنًا وَ يَأْكُلْ طعََامَكَ إِ تَقِيٌّ
“Sadece mü’min ile arkadaÅŸlık et, onunla beraber ol! YemeÄŸini de ancak takvâ sahibi kiÅŸiler yesin!” (Ebû Dâvûd, Edeb, 16; Tirmizî, Zühd, 56/2395)
Kaynak: Osman Nûri TopbaÅŸ, Hakk’a Adanmış Gençlik, Genç Kitaplığı.
Henüz yorum yapılmamış.