Sosyal Medya

Güncel

Siyasetten çatışmaya bir yıl

2015 yılının ilk aylarında çözüm sürecinde yaşanan büyük sorunlara dair ilk ipuçları gelmeye başlamıştı. Ancak 7 Haziran seçimlerinden sonra Suriye sahasındaki gelişmelerin etkisiyle PKK’nın saldırıları bir anda hız kazandı. Çözüm süreci yerini il ve ilçe merkezlerinde kazılan hendeklere, çatışmalara ve sokağa çıkma yasaklarına bıraktı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin açıklamasına göre son bir yılda yaklaşık 500 güvenlik görevlisi şehit oldu, 7 bin PKK’lı öldürüldü. İşte son bir yılda Türkiye’de çözüm sürecinin nasıl dönüştüğünün aşama aşama hikayesi.



Bundan tam 1 yıl önce… 7 Haziran 2015 seçimleri öncesinde Türkiye’de Kürt sorunu bugün neredeyse tamamen unutulan bambaÅŸka bir çerçevede tartışılıyordu. 2013 yılında baÅŸlayan çözüm sürecinde 2015 Nevruzu'yla birlikte bazı soru iÅŸaretleri akıllardaydı ancak sürecin bu kadar tepe taklak olacağını hiç kimse tahmin etmiyordu.

Süreç çerçevesinde sık sık olduÄŸu gibi anlaÅŸmazlıklar yaÅŸandığı, seçim sonrası yeniden Ä°mralı Cezaevi'ndeki Abdullah Öcalan ile görüşme trafiÄŸinin baÅŸlayacağı, hatta PKK’nın silah bırakma aÅŸamasına geleceÄŸi tahmin ediliyordu. Ä°zleme heyeti devreye girecek, Öcalan’a sekretarya görevi yapmak üzere adaya gönderilen iki mahkûmun da katılımıyla yeni bir aÅŸamaya geçilecekti.

Ancak Suriye sahasındaki geliÅŸmeler, PKK’nın Türkiye’deki politikasını da deÄŸiÅŸtirmesini beraberinde getirdi. IŞİD’in çekilmesinden sonra, Suriye-Türkiye sınırında bazılarında Kürt nüfusun bazılarında Arap nüfusun çoÄŸunlukta olduÄŸu  kantonların PYD yönetiminde birleÅŸtirilmesi çabaları hızlandı. Amerikan yönetiminin kendi askerini bölgeye sokmak yerine IŞİD ile savaÅŸmak için PKK/PYD/YPG unsurlarını kara gücü olarak kullanması örgütün Türkiye’deki sürece bakışının deÄŸiÅŸmesindeki en önemli unsurlardan biri oldu.

Seçim sonrasında yaÅŸanacaklara iliÅŸkin ilk açıklama 11 Temmuz 2015’te KCK Yürütme Konseyinden geldi, ateÅŸkesin bittiÄŸi mesajı verildi. Gerekçe olarak ise “bölgede ihtiyaç olmadığı halde baraj ve karakol inÅŸaatlarının devam etmesi” gösterildi. HDP’ye yönelik operasyonların da hatırlatıldığı yazılı açıklamada, “Barajların, baraj yapımında kullanılan araçların gerilla güçlerinin hedefinde olacağı” ayrıca  “Tutuklamaların da gerilla için misilleme nedeni olacağı” belirtildi.

Zaten bu açıklamadan bir ay kadar önce Adıyaman’da Koçali barajı inÅŸaatına saldırı düzenlenmiÅŸ, ÅŸantiyede iÅŸ makineleri yakılmıştı. Bu açıklamanın ardından aynı bölgeden ÅŸehit haberi geldi. Bölgede operasyon yapan jandarma timlerine PKK ateÅŸ açtı, Onbaşı Müsellim Ãœnal ÅŸehit oldu.

Ceylanpınar Saldırısı

Süreci derinden etkileyen olay Ceylanpınar'da yaÅŸandı. 

22 Temmuz günü ÅŸehit haberi bu defa Åžanlıurfa Ceylanpınar’dan geldi. Polis memurları Feyyaz YumuÅŸak ve Okan Acar uyurken evlerinde uyurken baÅŸlarına sıkılan kurÅŸunlarla  ÅŸehit edildiler. PKK’dan önce, 'bu saldırının Suruç’taki canlı bomba saldırısına misilleme olarak gerçekleÅŸtirildiÄŸi' açıklaması geldi ancak, daha sonra örgüt saldırıyı üstlenmedi ve 'karanlık güçlerin devreye girdiÄŸi' iddia edildi. Suruç saldırısını IŞİD gerçekleÅŸtirmiÅŸti.

Ceylanpınar saldırısı ile birlikte hükümet  uzun bir aranın ardından ilk kez operasyon kararı aldı. Diyarbakır’dan havalanan askeri uçaklar PKK’nın Kuzey Irak’taki kamplarına kapsamlı bir operasyon düzenledi. Aynı gün IŞİD hedeflerine de bombardıman düzenlendi.

Artık süreç “bitmiÅŸti” ama resmen açıklanmıyordu.

25 Temmuz’da Diyarbakır Lice’de askeri aracın geçiÅŸi sırasında PKK bomba yüklü araçla saldırı düzenledi. Ä°ki asker ÅŸehit oldu. 27 Temmuz’da ise Malazgirt Jandarma Komutanı Binbaşı Arslan Kulaksız eÅŸi ve çocuÄŸu da arabadayken öldürüldü.  28 Temmuz’da Hakkari Åžemdinli’de sivil kıyafetle çarşıya çıkan Uzman ÇavuÅŸ Ziya Sarpkaya, babası ile telefonda konuÅŸurken arkasından yaklaÅŸan PKK’lılar tarafından ÅŸehit edildi.

2015 yılı yaz aylarında hemen her gün bölgeden şehit haberleri geliyordu.

Hendek siyaseti

Bu süreçte Türkiye 7 Haziran seçimleri öncesinde bazı merkezlerde görülen ancak seçim sonrasında ilk defa il ve ilçe merkezlerine taşınan yeni bir gerçekle tanıştı. Hendekler…

Bu fotoğraf Silvan'da çekildi.
[ARŞİV]
 
[[FotoÄŸraf: AA]]

Temmuz ayı sonuna doÄŸru PKK’nın gençlik yapılanması olduÄŸu belirtilen YDG-H bazı il ve ilçelerde hendekler kazmaya ya da daha önce kazıp kapattığı hendekleri yeniden açmaya baÅŸladı. Hendeklerin kapatılması için güvenlik güçleri operasyon kararı aldı. Birçok merkezde “sivillerin operasyonlardan zarar görmemesi ve bir an önce sonuç alınabilmesi” için sokaÄŸa çıkma yasakları ilan edildi.

Nusaybin, Dargeçit, Sur, Silvan, Lice, Cizre, Hani, Bismil, Derik, Dargeçit, Silopi, Dicle, Yüksekova, Hazro, Arıcak, Varto, Bağlar, Sason, Kocaköy, Kayapınar, İdil, Yenişehir bu ilçelerden bazıları oldu.

Geçen 4 ayda yaÅŸananlarla artık masada yapılan görüşmeler, süreç, PKK’nın silah bırakması tamamen gündem dışıydı. Terör saldırıları, il ve ilçe merkezlerinde kazılan hendekler, binalar arasında geçiÅŸ için yıkılan duvarlar, harabeye dönen ÅŸehirler, güvenlik operasyonları ve sokaÄŸa çıkma yasakları Türkiye’nin günlük hayatının gerçekleri arasına girmiÅŸti. Bir çok bölgede hendek kazıldı ama en çok konuÅŸulan Diyarbakır’ın tarihi ilçesi Sur’un durumu oldu.

Tarihi ilçe: Sur

Sur ilçesi Diyarbakır’da turizmin ve ticaretin en önemli merkezlerinden biriydi. Ancak AÄŸustos ayının başında bir gece ansızın mahallenin iç kesimlerinde kazılmaya baÅŸlayan hendekler Sur’un kaderini deÄŸiÅŸtirdi. Sur’daki operasyonlar ve güvenlik güçlerine ağır silahlarla verilen karşılıkla doÄŸan çatışmalar ÅŸehrin dört bir yanından duyuluyordu.

İl ve ilçe merkezlerinde operasyonlar sürerken şehit haberleri de gelmeye devam ediyordu.

19 AÄŸustos 2015 günü Siirt’in Pervari ilçesinde yol emniyeti için görevlendirilen jandarma ekiplerine ait zırhlı aracın geçiÅŸi sırasında PKK tarafından daha önce yol kenarına yerleÅŸtirilen el yapımı patlayıcı uzaktan kumanda ile patlatıldı. 8 asker ÅŸehit oldu.

7 Eylül günü ise yeni saldırı haberi DaÄŸlıca’dan geldi. PKK’lılar yine yol kenarına yerleÅŸtirilen patlayıcıları uzaktan kumanda ile patlattı. 16 asker ÅŸehit oldu. Daha bu saldırıda ÅŸehit olan askerlerin ailelerine haber gidiyordu ki, bu defa IÄŸdır’da bir saldırı oldu. Bombanın hedefinde gümrük kapısında görevli polis memurlarını taşıyan servis minibüsü vardı. 14 polis ÅŸehit oldu.

Türkiye 1 Kasım seçimlerine doÄŸru giderken yeni bir saldırı dalgası daha baÅŸladı. BüyükÅŸehirlerde canlı bomba eylemleri onlarca cana mal oldu. Bunlardan ilki HDP ile bazı sivil toplum örgütlerinin miting yapmak için biraraya geldiÄŸi Ankara tren garı önünde yaÅŸandı. Grubun arasına giren iki canlı bomba kendini patlattı. 102 kiÅŸi hayatını kaybetti. Babası ile birlikte Ankara’ya gelen 9 yaşındaki Veysel Atılgan saldırının en küçük kurbanıydı.

9 yaşındaki Veysel Atılgan, Ankara garı önündeki saldırıda hayatını kaybetti.
 
 

Böyle bir ortamda yapılan 1 Kasım genel seçimlerinde HDP oy oranının düşmesiyle birlikte 7 Haziran’da çıkardığı 80 milletvekilliÄŸinden 21’ini kaybetti. AK Parti yeniden tek başına iktidar olacak oyu aldı ve hükümet kuruldu. Yeni hükümetin gündeminde de artık 'çözüm süreci' deÄŸil, 'kamu güvenliÄŸinin saÄŸlanması' vardı.

Özerklik deklarasyonu ile bir adım ileri

1 Kasım seçimleri sonrasında “hendek” eksenli tartışmalarda HDP’nin takındığı tutum daha da alevli tartışmaları beraberinde getirdi. “Hendekleri halkın kendini savunma aracı” olarak gördüklerini ilan eden HDP EÅŸ BaÅŸkanları bir de özerklik tartışması baÅŸlattı. Demokratik özerklik ile ilgili birbiri ardına yapılan açıklamalar sonrasında kavram, Diyarbakır’da yapılan bir toplantı ile “ayrıntılı olarak” tarif edildi.

Ülke genelinde kültürel, ekonomik, coğrafi yakınlıkları dikkate alınarak bir veya bir kaz komşu şehri kapsayacak biçimde demokratik özerk bölgelerin oluşturulması, tüm bu bölgelerin yerel meclisler tarafından idare edilmesi, eğitim, sağlık ve yargı hizmetlerinin öz yönetimlere bırakılması gibi öneriler tartışmaya açıldı. HDP ve Demokratik Toplum Kongresi bu tekliflerini diğer partilerle de tartışmak istediklerini açıkladı ancak bu mümkün olmadı. Deklarasyon toplantısında yaptıkları konuşmalar nedeniyle bir çok isim hakkında soruşturma başlatıldı.

Canlı bomba saldırıları

2016 yılında bazı il ve ilçelerde hendek kazılmasıyla başlayan operasyonlar tamamlandı. Sokağa çıkma yasaklarının kaldırılması ile çatışmaların ne boyutta olduğu da net olarak görüldü.

Åžubat ayında Ankara’dan bir saldırı haberi daha geldi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde asker ve sivil memurları taşıyan servis araçlarının çıkış güzergahında bomba yüklü bir araç patlatıldı. Ankara’nın en merkezi noktalarından birinde 17 Åžubat günü gerçekleÅŸen bu saldırıda 29 kiÅŸi hayatını kaybetti. Onlarca insan yaralandı. Ağır yaralananlardan biri 4.5 yaşındaki Buse Åženses’ti. Saldırıyı PKK baÄŸlantılı TAK üstlendi.

Buse Şenses amcası ve kuzeni ile birlikte
 
 

Merasim Sokak saldırısını gerçekleÅŸtiren Abdülbaki Sönmez’in cenazesi zaman zaman konuÅŸulan ama hep bir kenarda bekletilen bir tartışmayı da alevlendirdi. HDP Van Milletvekili Tuba Hezer’in Sönmez için kurulan taziye çadırını ziyaret etmesi ve buna gösterdilen tepkilerin ardından, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan dokunulmazlıkların kaldırılması gerektiÄŸini savundu. Hükümeti ve Meclis’i göreve çağırdı.

Mart ayında PKK aralarında MLKP’nin de bulunduÄŸu örgütlerle bir yapı oluÅŸturdu ve birlikte eylem kararı alındı. Bu kararın ilanından kısa bir süre sonra Ankara’da yeniden bombalı saldırı gerçekleÅŸtirildi. 13 Mart 2016 günü saat 18:45’te bu defa Kızılay’ın en yoÄŸun noktalarından birinde görev yapan Çevik Kuvvet’i hedef aldığı iddia edilen bombalı araç otobüs durağında patladı. 37 kiÅŸi öldü, aralarında Destina Peri Parlak, Atakan Eray Özyol ve Mehmet Emir Çakır gibi evine gitmek için durakta otobüs bekleyen liseli çocuklar ve üniversiteli gençler de vardı. PKK baÄŸlantılı TAK bu saldırıyı da üstlendi.

Bölgede ise polis ve askere yönelik saldırılar sürüyordu.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 23 Mayıs 2016 günü yaptığı açıklamaya göre 2015 yılı Temmuz ayından bu yana PKK saldırılarında 483 ÅŸehit verildi. 2 bin 859 güvenlik görevlisi yaralandı. Aynı dönemde 2 bin 583’ü Türkiye’de, 2 bin 366’sı ise yurtdışında olmak üzere 4 bin 949 PKK’lı öldürüldü.

Saldırılar bu açıklamadan sonra da devam etti. 7 Haziran'da Ä°stanbul Vezneciler'de bir bombalı araç saldırısı meydana geldi. Aralarında 6 polisin de olduÄŸu 11 kiÅŸi hayatını kaybetti. Bu saldırıda hayatını kaybedenler topraÄŸa verilmeden yine aynı yöntemle, bombalı araç ile bu defa Mardin Midyat Emniyet Müdürlüğü'ne saldırı düzenlendi. Bu saldırıda 6 aylık hamile polis memuru Åžerife Özden Kalmış, 4 yaşında bir çocuk annesi polis memuru Nefize Özsoy ile polis memuru ÖkkeÅŸ Özdemir ÅŸehit oldu. 3 sivil de hayatını kaybetti. 

Dokunulmazlıkların kaldırılmasına iliÅŸkin siyasi hamle de bu aÅŸamada tamamlandı. Büyük kavgalara sahne olan komisyon aÅŸaması sonrasında Meclis Genel Kurulunda yapılan oylamayla haklarında fezleke düzenlenmiÅŸ tüm vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması kabul edilmiÅŸti. CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan da deÄŸiÅŸikliÄŸi onayladı. HDP’li milletvekilleri hakkında 500’ün üzerinde fezleke bulunuyor.

MGK bildirisi

26 Mayıs 2016 günü toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nun açıklaması da 7 Haziran’dan bu yana gelinen noktanın en net biçimde ortaya koyulduÄŸu önemli aÅŸamalardan biri oldu. Açıklamada “terör örgütünün siyasi uzantısı” olarak tanımlanan HDP’ye ve bazı Avrupa ülkelerine yönelik sert eleÅŸtiri dikkat çekiciydi.

“Devletin hukuk sınırları içinde, kararlılık ve hassasiyetle yürüttüğü operasyonlar neticesinde, halkın desteÄŸini alamayan ve teslim olmaktan baÅŸka çaresi bulunmayan terör örgütünün ve siyasi uzantılarının bölgede yaÅŸayan vatandaÅŸlarımızın temsilcisi olamayacağı vurgulanmıştır…. Bölücü terör örgütünün Suriye kolu olan PYD/YPG’nin Prag, Stockholm, Berlin ve Paris’te temsilcilik açmasına izin verilmesinin, ülkemizi kana bulayan teröristlere imkân ve cesaret verdiÄŸi, bu tutumun dostluk ve müttefiklikle baÄŸdaÅŸmayacağı, verilen kararların yeniden deÄŸerlendirilmesinin Türkiye tarafından beklendiÄŸinin altı çizilmiÅŸtir.”

Bu açıklama HDP cephesinden tepkiyle karşılandı. Dokunulmazlıklar 6 Haziran akÅŸamı CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın onayıyla kaldırıldı. HDP EÅŸ BaÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ, daha önce dokunulmazlıklar kaldırıldığında ifade vermeye ancak zorla gideceklerini belirtmiÅŸti. Åžimdi gözler hâkim ve savcıların bu süreci nasıl yürüteceÄŸinde olacak. 

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.