Güncel
'Cumhurbaşkanı ile vefa ilişkim sürecek'
Başbakan Davutoğlu, olağanüstü kongrede olmayacağını, milletvekili olarak partide kalmaya devam edeceğini açıkladı. Davutoğlu, ''Er refik kable't tarîk, yoldan önce yol arkadaşı yani. Son MKYK’da ilk imzayı ben attım ama takip edilen yöntemi refik olmakla bağdaştıramadım. Bu anlamda hem refiklerin hem benim bir muhasebe yapması gerekiyordu" dedi.
Erdoğan-Davutoğlu görüşmesinden AK Parti'de olağanüstü kongreye gidilmesi sonucu çıkmasının ardından Davutoğlu ilk kez konuşuyor.
Davutoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Son 25 yıldır en köklü değişikliklerden geçtiğimiz bir dönemdeyiz. Bir başbakan danışmanı, dışişleri bakanı ve başbakan olarak hizmet ettim. Bildiğiniz gibi 28 Ağustos 2014 tarihinde partimizin kongresinde kutsal bir emaneti devraldım. Orada yaptığım konuşmada söylediklerimi kendime şiar eyledim. Bugüne baktığımda bu şiarın dışına çıkmadığımı görüyorum. Canla başla çalıştım. Bunun şahidi aziz milletimizdir."
"Bugün geldiğimiz noktada gelecek persepektifini paylaşmak durumundayım. Bu 3 döneme ayrılabilir. 62. Hükümet dönemi. Kurucu genel başkandan sonra görevi devralma dönemi."
'Tek bir kardeş ihtilafı yaşanmadı'
"O günden bu güne hamdolsun AK Parti’de tek bir kardeÅŸ ihtilafı yaÅŸanmamıştır. Bu önemli bir meydan okumaydı. ANAP'ı, DoÄŸruyol’u bilenler bu baÅŸarıyı görür. 62. Hüükümet döneminde ülkeyi suhûletle seçime götürmekti. Daha baÅŸbakan olduÄŸum andan itibaren Kobani meydan okuması vardı. Hem bu olayın üstesinden gelmek için planlarımızı hayata geçirdik. Sayın baÅŸbakanımızın döneminde baÅŸlatılan yatırımlara devam etmekti. Başında olduÄŸum dönemde hiçbir yatırım aksamamıştır"
"2. dönemimiz en kritik dönemdi. Türk demokrasi tarihinin en kritik dönemi; 7 Haziran-1 Kasım arası… 7 Haziran’ı herkes hatırlar. Herkeste “Partimize ne olacak” kaygısı vardı. Bu binanın balkonunda ÅŸunu söyledim ve hedef olarak kendime belirledim; "Başınızı dik tutun. Gerçekten 7 Haziran ile birlikte iç muhasebeyi yaptık."
"7 Haziran’da başımızı öne eÄŸecek hiçbir ÅŸey olmadı. Huzurunuzdayım. HerÅŸey sizin huzurunuzda yaÅŸandı. Hiçbir kararı almakta bir saniye bile tereddüt etmedik. Mecliste çoÄŸunluÄŸu olmayan bir hükümetin en zor kararı alması gerekiyordu. Suruç saldırısı ve sonrasındaki saldırılar ülkemize kapsamlı bir savaÅŸ ilanıydı."
"Madem ki Türkiye’ye savaÅŸ ilanı edilmiÅŸtir, ülkemizin bütün daÄŸları, ovaları, köyleri, ÅŸehirleri terörle mücadeleye sahne oldu. Ä°nÅŸallah sonraki hükümetler de edecek."
"Sonrasında 1 Kasım seçimlerinde kimsenin beklemediği bir başarı elde ettik. Yeni bir dönem başlamıştı. 4 yıllık bir yönetim kurulmuştu. 'Madem ki millet bize güvendi vaadlerimizi 4 yıla yaymayacağız, 3 ayda yapacağız' dedik. Bir TC vatandaşı olarak artık bunu yerine getirdiğimi gururla söylüyorum.
'Her vaadi yerine getirdik'
"1 Kasım mücadelesinde 81 vilayeti dolaşarak verdiğimiz hiçbir vaadi yerine getirmemezlik etmedik."
"Diğeri atılan adımlar reformlardı. İnşallah hayata geçirilecek olan sivil ve demokratik anayasa da hayata geçirilecek. Ümit ederim bu da en kısa zamanda tamamlanacaktır.
"Terörle mücadele kapsamında kapsamlı operasyonlar hayata geçirdik. Bu mücadelede hayatını kaybeden ÅŸehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum."
"Ekonomik sarsıntı yaşar denen Türkiye bugün her anlamda iyi durumda. Her konuda son derece parıltılı bir dönem yaşıyoruz ekonomik anlamda."
"Emanetçi olmadım"
Dış politikamızın temel sütunlarını inşa etmek ve korumak anlamında da adımlar attık. Mülteci sayısı son zamanlarda onlu rakamlara indi. Vatandaşlarımızın hakkı olan vize muafiyetinde önemli adımlar atılmıştır.
Dolayısıyla her cephede üzerimize düşeni yaptık. Amacım üzerimdeki bu ağır yükün hakkını vermekti. CumhurbaÅŸkanımız “Emanetçi bir baÅŸbakan istemiyorum” demiÅŸti. Son derece haklıydı. Emanetçi olmadım. Herhangi bir il ve ilçe teÅŸkilatı atamasında ÅŸahsi bir tercihim olmamıştır.
Bu dönemde yapmaya çalıştığım önemli bir olayda 81 vilayete gittim. Bazı vilayetlerimiz Van gibi Şanlıurfa gibi 7,8,9 defa gittim Partimiz yeni bir dönem içindedir.
22 Mayıs 2016’da partimizin olaÄŸanüstü kongreye gitmesine karar verdim.
Haklı olarak sizlerin zihninde şöyle bir sual vardır; Peki bu 20 aylık çalışmaya raÄŸmen seçimleri kaybedeb muhalefet koltuÄŸunu korurken siz neden önümüzdeki kongrede aday olmuyorsunuz. Bu haklı bir sorudur. Anketlerde oyumuz yüzde 52’yi aÅŸmıştır.
'Er refik kable't tarîk'
"Benim bu kararı almamda bir başarısızlık veya atılmış bir adımda pişmanlık yoktur. Hayat insana çok şey öğretiyor ama benim prensiplerim var. Doktora yaparken profesör olmak istedim ama haketmeden talep etmedi. Dışişleri, başbakanlık görevlerinin hiçbirini ben talep etmedim ve lobi yapmadım.
"Bugünde bir talebim olmadı. Her iki kongrede mutabakatla genel başkan seçildim. İkincisi hayatta en güçlü insan kendisiyle barışık insandır. Hayatta inanmadığım hiçbir şeyi savunmadım, inanmadığımdan da geri adım atmadım.
"Üçüncüsü 'Er refik kable't tarîk', yoldan önce yol arkadaşı yani. Yola çıktığım arkadaÅŸlarımızın benimle olup olmadığını bilmek isterim. Son MKYK’da ilk imzayı ben attım ama takip edilen yöntemi refik olmakla baÄŸdaÅŸlaÅŸtıramadım. Bu anlamda hem refiklerin hem benim bir muhasebe yapması gerekiyordu.
"CumhurbaÅŸkanım ile yaptığım görüşmede AK Parti’nin birliÄŸi için refik yerine genel baÅŸkanın deÄŸiÅŸmesinin doÄŸru olacağına karar verdim. Onun içi aday olmayı düşünmüyorum."
'Cumhurbaşkanı ile vefa ilişkimi sürdüreceğim'
"Ben grup konuşmasında kendimi bağladım. Bu bağlılık çerçevesinde adımlarımı atacağım. Şu beş konuyu gözeteceğim:
Birincisi CumhurbaÅŸkanı ile aramızdaki insani kardeÅŸlik hukukudur. Ben cumhurbaÅŸkanımız ile son çeyrek asırda birçok defa omuz omuza durdum. Kimse benim aÄŸzımdan cumhurbaÅŸkanımızla ilgili tek bir kötü söz duyamayacak. Siyasete girme kararını ben AK Parti’nin kapatılma kararının gündemde olduÄŸunu gün verdim. Bu ÅŸartlarda olaÄŸanüstü kongrede aday olmayacağım ama AK Parti’nin neferi olarak siyaset yapmaya devam edeceÄŸim.
"İkinci koruyacağım hukuk partimin hukukudur. AK Parti sadece ülkemizin kaderi değildir. Bu bağlamda kim ki partimizde gedik açmaya kalkarsa onun karşısında ben dururum. Kimsenin şu veya bu gelişmeye, bir ayrışmaya izin vermemesini istiyorum. Bu anlamda teşkilatlarımıza da teşekkür ediyorum. Şimdi birlik vaktidir. Ve onlara diyorum ki bugüne kadar önünüzdeydim şimdi içinizdeyim."
'Benim tercihim deÄŸil'
"Üçüncü koruyacağım hukuk 1 Kasım’da bize oy veren seçmenlerdir. Sizin hukukunuzu korumak için atılması gereken adım neyse onu attık. 4 yıl sürmesini bekliyordum ama bunun böyle olmaması benim tercihim deÄŸil ortaya çıkan zarûretin neticesidir."
"Özel olarak teÅŸekkür etmek istediÄŸim Konya seçmeni... Konya’yı siyasette temsil etmek siyasette en yüce hususlardan biri. Konyalıların kimseye sitem duymamasını istiyorum. Allah’a tevekkül eder ve yolumuza devam ederiz."
"Gözeteceğim 4. Hukuk alanı ülkemin hukukudur. Hiçbir zaman taviz vermediğim husus ülkemin onurudur. Hiçbir yerde ülkemin hukukunun çiğnenmesine izin vermedim. Hiçbir yerde ülkemizin vakarının çiğnenmesine izin vermedim. Bize oy vermeyen seçmene de sesleniyorum ola ki kalbinizi kıracak bir söz ettiysek beni affedin. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir ama ülkemize sevgimiz birdir."
"BeÅŸincisi gönül coÄŸrafyamızın hukukudur. Bos’dan KaÅŸgar’a kadar bütün coÄŸrafya AK Parti’nin kaderini kendi kaderi saymaktadır."
"Bir Åžamlı 'Biz de dualarımızla oy attık' dedi. Ä°nanın bu oylar bizim vatandaÅŸlarımız oyu kadar deÄŸerlidir. Eminim bundan sonra da AK Parti’nin en büyük hususlarından beri sadece milli yerli deÄŸil aynı zamanda evrensel bir parti olmasıdır."
Henüz yorum yapılmamış.