Mecidi'nin vizöründen Hz. Peygamber'in çocukluğu

Belgesel yönetmeni Semra Güzel Korver, Ä°ranlı yönetmen Mecid Mecidi ile 7 yılda çektiÄŸi ‘Allah’ın Elçisi Muhammed’ filmini konuÅŸtu.

İşte o röportaj:

'Amacım birleştirici bir film yapmaktı'

Aralarında ‘Cennetin Çocukları’, ‘Cennetin Rengi’, ‘Serçelerin Åžarkısı’nın olduÄŸu filmlerle tanınan Ä°ranlı yönetmen Mecid Mecidi, 40 milyon dolarlık bütçesi ile Ä°ran sinema tarihinin en pahalı yapımı ‘Allah’ın Elçisi Muhammed’ (Muhammad: The Messenger of God) filmiyle gündemde. Dünya prömiyeri geçtiÄŸimiz yıl Kanada’daki Montreal Film Festivali’nde yapılan ‘Allah’ın Elçisi Muhammed’, festivalleri dolaÅŸmaya ve Ä°ran dışındaki seyircisiyle buluÅŸmaya devam ediyor. Mecidi, “Maalesef Ä°slam’ın imajı terör ve ÅŸiddetle betimleniyordu. Düşündüm ki Ä°slam’ın gerçek yüzünü göstermeliyim dünyaya. Ä°ÅŸte bütün bunlar bu filmi yapmak için bende itici güç oldu” diyor.

‘Allah’ın Elçisi Muhammed’ filmini Tahran’da, 34. Fecr Uluslararası Film Festivali’ndeki özel gösterimde izleme fırsatı buldum. Festivalin ana Yarışma bölümünün jüri baÅŸkanı olan Mecidi ile, yakında Türkiye’de de vizyona girecek filmi hakkında konuÅŸtuk...

Hz. Muhammed ile ilgili film yapma fikri nasıl doğdu?

Filmi yapmaya karar verdiÄŸimde maalesef Ä°slam’ın imajı terör ve ÅŸiddetle betimleniyordu. Bundan çok rahatsızdım. Yeni bir Ä°slam imajı, yeni bir imge tasvir etmem gerek diye düşündüm. Ä°slam’ın gerçek yüzünü göstermeliyim dünyaya, dedim. Çünkü resmedilen Ä°slam’ın gerçek Ä°slam ile bir alakası yok. Ä°ÅŸte bütün bunlar bu filmi yapmak için bende itici güç oldu. Bir de iletiÅŸim dünyasında yaşıyoruz.

Ä°slam’ın aslında barış, sevgi ve kardeÅŸlik dini olduÄŸunu benimsediÄŸim ve bu yöndeki mesajları önemsediÄŸim için bu filmi yaptım. 7 yıl önce DAEÅž yoktu. Bakın ÅŸimdi DAEÅž, doÄŸru Ä°slam imajına nasıl zarar veriyor... Bu yüzden film, Ä°slam dünyasının kendine dönüp bakması açısından bir hayli önemli. Bu filmin Avrupa’da, Batı’da ve diÄŸer her yerde Ä°slam’ın gerçek imajını sahneye koyacağını umuyorum.

Filmden nasıl bir  beklentiniz var?

Film, en baÅŸta Ä°slam dünyasının ve Müslüman toplumlarının Ä°slam’a yeniden bakmalarını ve Ä°slam’ı yeniden düşünmelerini saÄŸlayacak diye düşünüyorum. Bazı Radikal Ä°slam ülkeleri için önemli bir mesajı olacağı kanaatindeyim. Ne yazık ki 21. yüzyılda Suudi Arabistan’da kadının sosyal statüsü hâlâ yok. Oysa Ä°slam’da kadının çok önemli bir statüsü var. Batı’da ise insanların kafalarına kazınan karanlık imgeleri aydınlatacak.

Filmde Hz. Peygamber’in neden özellikle çocukluk dönemine yoÄŸunlaÅŸtınız?

Çünkü öncelikli olarak Hz. Peygamber’i tanıtmak istedim. Hatta doÄŸumundan öncesinden baÅŸladım ve ÅŸunu göstermek istedim: Neden bir baÅŸka peygamber geldi? Hangi ortama geldi? Bu sebepten, doÄŸduÄŸu atmosfere ve çocukluk dönemine yoÄŸunlaÅŸtım. Ä°slam dünyasında bölünme yaratacak bir film yapmak istemedim. Amacım birleÅŸtirici bir film yapmaktı. Hz. Peygamber’in hayatının bu çok özel bölümüne bakışta Sünni ve Åžiiler arasında büyük bir fark yok. Herkesin çoÄŸunlukla hemfikir olduÄŸu bir dönem. Zaten biz filmi Sünni ve Åžii kaynaklarından istifade ederek kurguladık. 

Filmin başında “Bu film, tarihi bilgiler ve Mecid Mecidi’nin bakış açısı ile çekilmiÅŸtir” ÅŸeklinde kabaca özetleyecebileÄŸim bir yazı yazmışsınız. Neden böyle bir açıklamaya gerek duydunuz?

Evet, bir yanıyla bu tarihi bir doküman. Ama aynı zamanda benim bakışım ve yaklaşımım.  Ben tamamen tarihi olaylara baÄŸlı kalan bir belgesel film yapmadım. Ben Hz. Muhammed’in karakterini gösteren resimler yapmak istedim. Peygamberimizin ana mucizesi etik ve insanlık. Ä°ÅŸte filmde bu mucizeyi göstermeye, anlatmaya, bu mesajı ulaÅŸtırmaya, bu resmi çizmeye çalıştım.

‘Hollywood platoları gibi’

Prodüksiyon kısmında nasıl ilerlediniz?

Çekimleri Ä°ran ve Güney Afrika’da yaptık. Mekke ve Medine ÅŸehirlerini yeniden inÅŸa ettik. Ä°slam dünyası için bir nevi Hollywood platoları gibi oldu. Kalıcı bir çalışma bıraktık arkamızda. Umarım bu platolarda Ä°slam kültürü ile ilgili pek çok film çekilir. Ä°sa hakkında yaklaşık 200 film yapılmış. Musa için 120, Buda için 45. Düşünebiliyor musunuz, son peygamber hakkında sadece 2 film çekilmiÅŸ. Mustafa Akkad’ın 42 yıl önce yaptığı ‘ÇaÄŸrı’ ve benim yaptığım bu film.

Kaynak : Haber 7