Dilipak: Bizimkiler çabuk oyuna geliyor

Yeni Akit Gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak bugünkü, "Biz melek deÄŸiliz!" baÅŸlıklı yazısında CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan ve BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu arasında anlaÅŸmazlık olduÄŸuna dair iddiaları ele aldı. Bizimkiler de çok kolay oyuna geliyorlar. Söylenti bazen en tehlikeli gerçekten daha tahripkar olabiliyor, ifadesini kullanan Dilipak, "Åžimdi var güçleri ile bu konu üzerinde çalışıyorlar. Nasıl olur da ErdoÄŸan ve DavudoÄŸlu'nu birbirine düşürebilirler. AK Parti'yi nasıl ANAP'a benzetebilirler. ErdoÄŸan'ı Özal'a benzetebilirler mi? ErdoÄŸan sonrası bir “Akbulut”, bir “Mesut Yılmaz” arayışı, falan filan. Ä°stikamet belli, Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi ve BaÅŸkanlık rejimi. Partili baÅŸkan" dedi.

İşte Abdurrahman Dilipak'ın yazısından bir bölüm:

Son günlerde sağda-solda en çok konuşulan, yazılıp çizilen konusu Erdoğan-Davutoğlu ihtilafı.. Birileri bu konuyu kaşıyıp duruyor.. Sürekli senaryolar üretiliyor.. Bu işin başını en çok da Paralel yapı çekiyor.. Bir de AK Parti'den kurtulmak isteyenler.. AK Parti'den başka türlü kurtulamayacaklarını düşünüyorlar, onun için de, dedikodu, iftira üretmeye devam ediyorlar..

Sizin eÅŸinizle, akrabalarınızla iliÅŸkileriniz nasıl? Ä°ÅŸ ortaklarınızla iliÅŸkileriniz nasıl, komÅŸularınız, üyesi olduÄŸunuz dernek, vakıf, “cemaat”te iÅŸler nasıl gidiyor.. Orada iÅŸler nasıl ise öbür tarafta da öyle.

Habil-Kabil olayını hatırlayın, Hz. İbrahim'in oğlu Hz. İshak'ın oğulları Yakup Aleyhisselam'la kardeşi arasındaki ilişkiyi hatırlayın. Sonra Hz. Yusuf ve Yakup Aleyhisselam'ın 13 çocuğundan 11'i nasıl oldu da Hz. Yusuf'u kuyuya attılar. Hz. Osman'ı öldürmeye gelenlerin başında Hz. Ebubekir'in oğlu da vardı.. Hz. Lut'un karısı ile arası iyi değildi.. Hz. Ali döneminde neler yaşandı biliyorsunuz. Hz. Ali ile Hz. Aişe annemizin arası da iyi değildir.. Hz. Hacer annemizle Hz. Sare annemiz arasında da sorun yaşanmıştı..

Ne yani, Tayyib Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu bu konuda sözünü ettiğim kişilerden daha mı şanslı konumdalar.

Hepimiz imtihan oluyoruz.. İmam-ı Azam Ebu Hanife bazı konularda hocası İmam-ı Caferi Sadık gibi düşünmüyordu, talebeleri İmamı Muhammed ve İmam-ı Yusuf bazı konularda hocaları gibi düşünmüyordu.. İmam-ı Azam Halife tarafından dövdürülerek öldürüldü..

Biz hepimiz parmak uçlarımız gibi farklıyız.. Her zaman farklı düşünebiliriz.. Bu işler bazen çok tehlikeli boyutlara ulaşabilir.. Her zaman her konuda ihtilaflar yaşanabilir, ama bunlar her zaman bir krize dönüşmez. Hepimiz hata da yapabiliriz. Sonuçta bize hayır gibi gelen şeyde şer, şer gibi gelen şeyde Allah hayır murat etmiş olabilir.. Allah bizleri, bir şekilde ve bir vesile ile mallarımız, canlarımız ve sevdiklerimizle, kimi zaman artırarak, kimi zaman eksilterek imtihan edecektir. Yoksa kimileri nasıl cennete gidecek, kimileri nasıl cehenneme gidecek..

Bizim Media bir alem.. Sürekli komplo üretir. Süreci maniple ederler. Åžimdi bir düzine strateji derneÄŸi, SÄ°YAD filan kuruldu ya, onların da “vatan kurtaran projeler”i vardır. Sadece, TSK içinde yuvalanan “derin çeteler”den oluÅŸan “Ä°ttihat Terakki” artığı “Halaskar zabitan” belası yok başımızda, bürokrasi, siyasi lobiler, “çarıklı erkanı harp” edası ile asıp kesen “Paralel çeteler” de var.. Åžu “oligarÅŸik bürokrasi” belasını da bir kenara not edin.. Danışman-manışman, yakın çevre bürokrasisi “kraldan fazla kralcı” kesilirler başımıza..

Tabii istihbarat örgütleri de dört koldan saldırıyor bu arada, her taşın altından çıkıyorlar.. Kimi gazeteci kimliÄŸi taşıyor, kimi iÅŸadamı, kimi STK temsilcisi rolünde ve tabii kimi de akademisyen.. Bu “beyaz ajanlar”ın yanlarında yerli bir politikacı, gazeteci, aydın, akademisyen, sanatçı ya da STK temsilcisi vardır..