Savelsberg: PYD, Baas benzeri bir rejim inÅŸa etti

Avrupa Kürt AraÅŸtırmaları Merkezi BaÅŸkanı Eva Savelsberg, "PYD, Suriye rejiminin insan hakları ihlallerini aratmayacak nitelikte bir süreç baÅŸlattı. Tek fark ÅŸimdi iÅŸkence yapanlar Arapça deÄŸil, Kürtçe konuÅŸuyor. PYD, Baas benzeri bir rejim inÅŸa etti” dedi ve PKK'nın Suriye kolu PYD’nin insan hakları ihlallerinin çok ciddi boyutlara ulaÅŸtığı uyarısında bulundu. 17 yıldır Suriyeli Kürtler hakkında araÅŸtırmalar yapan, bölgede sivil toplum projeleri yürüten, geliÅŸmeleri yakından izleyen ve finansörleri arasında Almanya, ABD ve AB'nin de bulunduÄŸu Almanya merkezin baÅŸkanı Savelsberg, PYD’nin artan insan hakları ihlallerine dikkat çekmek hedefiyle baÅŸlatılan, “SavaÅŸ mazeret olamaz. PYD’nin çocuk asker kullanımına hayır.” adını taşıyan kampanya hakkında açıklamalarda bulundu.

PYD’nin çocuk asker kullanımına son vermesi için merkez olarak kampanya baÅŸlattıklarını hatırlatan Savelsberg, bölge halkına, gazetecilere ve Kürt siyasetçilere uygulanan yoÄŸun baskılar ve infazlara iÅŸaret ederek, “SavaÅŸ, PYD’nin insan hakları ihlallerinin mazereti olamaz.” dedi.

“PYD, Baas benzeri rejim inÅŸa etti”

Suriye rejiminin 2009 yılında bölgedeki Kürtlere ve Araplara yönelik insan hakları ihlallerini izlemek için “Kurd Watch” projesini hayata geçirdiklerini anlatan Savelsberg, 2012 yılı itibarıyla tanık oldukları süreç hakkında ÅŸunları söyledi:

“Suriye’nin kuzeyindeki kontrolün Esed rejimi tarafından PYD’ye devredilmesi üzerine 2012 yılı itibarıyla çok kötü bir sürece tanıklık etmeye baÅŸladık. PYD, Suriye rejiminin insan hakları ihlallerini aratmayacak nitelikte bir süreç baÅŸlattı. Tek fark ÅŸimdi iÅŸkence yapanlar Arapça deÄŸil Kürtçe konuÅŸuyor. PYD, Baas benzeri bir rejim inÅŸa etti.”

“PYD, PKK’nın Suriye kolu”

 

[FotoÄŸraf: DHA]

PYD’nin PKK’nın Suriye’deki kolu olduÄŸunu, aralarında fark bulunmadığını dile getiren Alman uzman, “PYD, PKK’nın Suriye kolu, Osman Öcalan tarafından 2003 yılında Kandil’de kuruldu. Abdullah Öcalan’ın Suriye’den sınır dışı edilmesi sonrasında PKK Suriye’deki yandaÅŸlarını bir arada tutabilmek, faaliyetlerini sürdürebilmek için PYD’yi kurdu.” diye konuÅŸtu.

Savelsberg, PKK’nın son yıllarda deÄŸiÅŸtiÄŸi, kendi halkını öldürmediÄŸi, siyasi bir örgüte dönüştüğü savlarının gerçekleri yansıtmadığını vurgulayarak, “PYD ile ilgili Batı kamuoyundaki hakim olumlu algı bölgedeki gerçekleri yansıtmıyor.” dedi.

"PYD bu silahları sadece DAEÅž’e karşı kullanmıyor"

Batı’nın DAEÅž ile mücadelede kara birliklerini göndermek istemediÄŸini, PYD ve YPG’nin bu iÅŸi üstlenmeye hazır olması üzerine PKK’ya tavrın deÄŸiÅŸtiÄŸine dikkati çeken Avrupa Kürt AraÅŸtırmaları Merkezi BaÅŸkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Batı gerçekte kimin silahlandırıldığının bilincinde olmalı. Olası sonuçları iyi deÄŸerlendirilmeli. Ä°nsan hakları ihlalleri gerçekleÅŸtirenlere destek verenler bu ihlallerden de sorumlu olurlar. PYD’nin temel demokratik hakları uyguladığına gerçekten inanan çok saf insanlar var. Bunun gerçeÄŸi yansıtmadığını bilenler ise ‘Elimizde baÅŸka kimse yok bu nedenle onları silahlandırıyoruz.' diyor ama PYD bu silahları sadece DAEÅž’e karşı kullanmıyor.”

"PYD hapishanelerinde Suriyeli Kürtlere işkence"

PYD’nin Suriyeli Kürtlere zulüm ettiÄŸini, verilen silah desteÄŸi ile Suriye’de PKK’lı olmayan Kürtlere baskı uygulandığını savunan Savelsberg, “PYD, kendinden olmayan Suriyeli Kürtlere zulüm ediyor. Farklı görüşlere izin verilmiyor. 2011 yılı itibarıyla Esed rejimi karşıtı Kürtler PYD tarafından infaz edilmeye baÅŸlandı. Bağımsız gazeteciler, bağımsız aktivistler baskıya uÄŸradı. PYD hapishanelerinde 100’ü aÅŸkın Kürt siyasi tutuklu bulunuyor. DiÄŸer Kürt partilerin ofisleri saldırılara hedef oluyor, üyeleri gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. PYD hapishanelerinde iÅŸkence yapılıyor.” ifadesini kullandı.

“PKK’nın deÄŸiÅŸtiÄŸi savı bir halkla iliÅŸkiler kampanyasından ibaret”

PYD, Suriye'deki Kürt bölgesinin en büyük silahlı gücü konumunda.

[FotoÄŸraf: Al Jazeera arÅŸiv]

PKK’nın deÄŸiÅŸtiÄŸi savının bir halkla iliÅŸkiler kampanyası ürünü olduÄŸunu dile getiren Savelsberg, bunun gerçeklerle alakasının bulunmadığını vurguladı. Savelsberg, iki yıl önce Alman DışiÅŸleri Bakanlığının desteÄŸiyle Irak’ın kuzeyinden Almanya’ya kaçırmayı baÅŸardıkları bir kız çocuÄŸunun yaÅŸadıklarına iÅŸaret ederek, ÅŸunları kaydetti:

“Suriye Kamışlı’dan Irak’ın kuzeyindeki bir kampa zor kullanılarak kaçırılan bir kız çocuÄŸu götürüldüğü kampta çok sayıda çocuk olduÄŸunu, sık sık kaçma giriÅŸiminde bulunulduÄŸunu, 17 yaşındaki bir kız çocuÄŸunun 9 kez kaçma giriÅŸiminde bulunması üzerine kamp alanında toplanan çocukların ortasında, silahla kafasından vurularak infaz edildiÄŸini anlattı. Biz kamptan kaçmayı baÅŸaran bu kızı Alman DışiÅŸleri Bakanlığının desteÄŸi ile Almanya’ya getirmeye baÅŸardık. Ailesi ile burada yaşıyor artık. PKK’nın deÄŸiÅŸtiÄŸi savı bir halkla iliÅŸkiler kampanyasından ibaret.”

“Suriye’nin parası Kandil’deki PKK’ya gönderiliyor”

Suriye Devlet BaÅŸkanı BeÅŸÅŸar Esed’in üç röportajında Suriye’nin kuzeyinin denetimini devrettikleri PYD’yi silahlandırdıklarını açıkça söylediÄŸini belirten Savelsberg, “Esed ile PKK’nın iÅŸbirliÄŸi pragmatik bir esasa dayanıyor. Öcalan’ın sınır dışı edilmesi öncesine dayanan ortak tarihleri var. O dönemde var olan ve devreye sokulan iliÅŸkiler söz konusu.” dedi.

PKK’nın önceliÄŸinin Suriye'nin aksine Türkiye olduÄŸunu, PKK’nın PYD üzerinden Suriye’yi Türkiye’deki hedefleri için kullandığını aktaran Savelsberg, “PKK Suriye’den çok para kazanıyor. PYD aracılığıyla sınır geçiÅŸlerinden toplanan para, Suriye’de toplanan vergi, yani Suriye’nin parası Kandil’e, PKK’ya gönderiliyor. Suriye içinde harcanmıyor. Ayrıca artık Suriye’de rahatlıkla insanlara kamplarda askeri eÄŸitim verebiliyorlar.” diye konuÅŸtu.

"Saf olmamak lazım"

PYD Eş Başkanı Salih Müslim

[AFP]

Avrupa Kürt AraÅŸtırmaları Merkezi BaÅŸkanı, PYD ve YPG’ye verilen silahların Türkiye’de de kullanıldığını belirterek, “Saf olmamak lazım. Sınırları geçiyorlar bir gün PKK olarak Türk devletine karşı savaşırken bir gün sonra sınırı geçip YPG içinde yer alıyorlar. PYD’ye Rusya, ABD ve Esed rejimi tarafından verilen silahlar Türkiye’de de kullanılıyor. Türkiye’nin neden endiÅŸeli olduÄŸu da açık ortada. Ayrıca PKK, PYD yandaÅŸlarının çoÄŸunluÄŸu Suriye’de deÄŸil Türkiye’de, bu da bir gerçek.” ifadesini kullandı.

YPG’nin son dönemde istatistikler yayınladığına, IŞİD’e karşı savaÅŸan kiÅŸilerin isimleri ve geldikleri ÅŸehirlerin bu vesileyle açıklandığına iÅŸaret eden Alman uzman, YPG’nin IŞİD'e karşı mücadelede hayatını kaybedenler listesinde yer alanlarının yüzde 45’inin Türkiye’den gelmesinin dikkat çekici oluÄŸunu vurguladı. Savelsberg, “Suriye’de savaÅŸanlar arasında çok sayıda Türkiye'den gelen Kürtler var. Çünkü PYD, Suriyeli Kürtler ve Araplardan destek alamıyor.” dedi.

Bunun en önemli sebebinin PYD’nin Suriye’de asker toplamada yaÅŸadığı sıkıntılar olduÄŸuna dikkati çeken Savelsberg, bölge halkının büyük bir kısmının DAEÅž’a karşı savaÅŸmak istediÄŸini ancak bunu PKK için yapmak istemediÄŸini aktardı.

Alman uzman, PYD’nin karşılaÅŸtığı bu güçlükler karşısında çocuk asker kullanımına yöneldiÄŸini ve bunun uluslararası kamuoyunun baskısıyla derhal durdurulması gerektiÄŸini söyledi.

Özdemir, kampanyaya destek verenler arasında

PYD’nin çocuk asker kullanımına karşı baÅŸlatılan kampanyaya, Almanya YeÅŸiller Partisi EÅŸbaÅŸkanı Cem Özdemir, Hristiyan Demokratik Birlik Partisi Federal Meclis Milletvekili Uwe Schummer ve Sosyal Demokrat Partili Milletvekili Gerold Reichenbach’ın da aralarında bulunduÄŸu çok sayıda Alman siyasetçi desteÄŸini açıkladı.

Destekçiler arasında ayrıca Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu üyeleri Alyn Smith ile Petras Austreviclus, İnsan Hakları Komitesi başkan yardımcısı Dan Cristian Preda gibi önde gelen siyasetçiler de yer alıyor.

Savelsberg, kampanyayı ABD’de de tanıtacaklarını vurgulayarak, ABD’ye seyahat ederek konuyu Amerikalı siyasetçilerin gündemine taşıyacaklarını, bu konuda ABD Kongresi üyelerinden destek talep edeceklerini kaydetti.

Avrupa Kürt Araştırmaları Merkezi

1 Eylül 1999 tarihinde kurulan, Suriye, Irak ve diasporadaki Kürtlerle ilgili çok sayıda araÅŸtırma yürüten, Berlin merkezli Avrupa Kürt AraÅŸtırmaları Merkezi özellikle 2005 yılından bu yana Suriye’de sivil toplum yapılarının güçlendirilmesine dönük projeler yürütüyor.

Merkezin 2009 yılında baÅŸlattığı “Kurd Watch” adlı proje Esed rejiminin, Suriyeli Kürtleri hedef alan insan hakları ihlallerini izleme amacını taşıyordu.

Araştırma merkezi faaliyetlerini üyelik aidatları ve mali yardımlarla sürdürüyor. Finansman sağlayanlar arasında ABD Dışişleri Bakanlığı, Alman Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği (AB) Komisyonu da yer alıyor.

Kaynak: AA