Sosyal Medya

Güncel

AYM Başkanı Arslan: Bağımsız yargı yoksa hukuk devleti yoktur

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, "Bağımsız ve tarafsız bir yargının olmadığı yerde hukuk devleti yoktur" dedi. Arslan, hukuk devleti için yargının bağımsız, hâkimin erdemli olması gerektiğini söyledi.



Anayasa Mahkemesi’nin 54. kuruluÅŸ yıldönümü töreninde konuÅŸan Zühtü Arslan, "Adalet mülkün temelidir, adalet de hukukun temelidir. Hukukun üstünlüğünün saÄŸlanması bir ülkenin geleceÄŸinin teminatıdır. Hukuk devletinin tesisi için yargı bağımsız olmalı. Bunun yanında hâkimin de erdemli olması gerekir. Bağımsız ve tarafsız bir yargının olmadığı yerde hukuk devleti yoktur" dedi.

Arslan, Yüksek Mahkeme'nin verdiÄŸi bireysel baÅŸvuru kararlarının yüzde 73’ünün, "adil yargılanma hakkı ihlâllerine" iliÅŸkin olduÄŸunu söyledi. Arslan, bireysel baÅŸvuru hakkı nedeniyle Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi’ne (AÄ°HM) yapılan baÅŸvuruların azaldığını belirtti.

"2012'den bu yana 59 bin 833 bireysel başvuru yapıldı. Bin 215 hak ihlâli kararı verilmiştir. Yüzde 73 adil yargılanma hakkına ilişkin. Bunun yüzde 75'i makûl sürede yargılanma konusuyla ilgilidir. Yargılanma sürelerinin uzunluğu genel ve yapısal bir sorundur."

"Ülkemiz aleyhine AİHM'ye başvuruların sayısı azaldı. Sonuçlandırılan başvuruların sınırlı bir bölümü AİHM'ye gitmiştir."

"AYM kararlarıyla adalete, hukuka katkı yapmaktadır"

Bireysel başvurunun önemli bir kazanım olduğunu söyleyen ve birçok örnek veren Arslan, emekli bir genelkurmay başkanı hakkında verilen mahkûmiyet kararının gerekçesinin yeterli sürede açıklanmaması nedeniyle ihlâl kararı verildiğini söyledi. "Mahkememiz çok syaıda TSK mensubunun yargılandığı davalarda da adil yargılanma hakkının ihlâl edildiğine karar vermiştir" dedi.

İş yükünden de şikâyet eden Başkan Arslan, "Anayasa Mahkemesi verdiği kararlarla adalet, hukukun üstünlüğü gibi değerlerin gelişmesine katkı yapmaktadır. Bu kararların, bireylerin devlete duyduğu güveni artırdığına da inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Anayasa Mahkemesi toplumlaşmaya başlamıştır. Mahkememiz günlük hayatta karşılaşılan sorunlarlarla ilgili birçok başvuru neticelendirmiştir."

Arslan konuşmasının sonunda, "Terör ve şiddete teşvik, ifade özgürlüğün koruması altında değildir" ifadelerini de kullandı.

Törene, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı.

Gerilim sonrası davetiye götürmüştü

Nisan ayı başında CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan, Anayasa Mahkemesi BaÅŸkanı Zühtü Arslan'ı CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'nde kabul etmiÅŸti. CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'nde basına kapalı yapılan ve yaklaşık 1,5 saat süren kabulde Zühtü Arslan, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'a Anayasa Mahkemesi'nin kuruluÅŸ yıldönümü töreni davetiyesini vermiÅŸti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yüksek Mahkeme'nin gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül davasında verdiği hak ihlâli kararını eleştirerek "Uymuyorum, saygı da duymuyorum" demiş, Anayasa Mahkemesi Başkanı Arslan ise mahkemenin kararlarının herkesi bağladığını söylemişti. İkili arasındaki görüşme de işte bu tartışmaların ardından gerçekleşmişti.

Erdoğan, bu görüşmeden hemen önceki gün de Kızılay Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada Anayasa Mahkemesi'ni "kendi varlığına adeta ihanet edercesine Anayasa'ya aykırı karar vermekle" suçlamış, "Böyle olmaz" demişti.

Dündar ve Gül kararı ile gerildiler

Anayasa Mahkemesi, 92 gün tutuklu kalan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün, "kişi hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlâl edildiğine" 25 Şubat'ta karar vermişti. Kararın ardından iki gazeteci Silivri Cezaevi'nden tahliye edilmişti.

İki gazeteci, "MİT tırları" soruşturması kapsamında İstanbul Nöbetçi 7. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından 26 Kasım 2015'te tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne gönderilmişti. Mahkeme tutuklama gerekçelerini şu şekilde sıralamıştı: "Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme", "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etme" ve "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama."

Dündar ve Gül, bu suçlamalarla tutuksuz yargılanmaya devam ediyor. Haklarında bir kez ağırlaştırılmış müebbet, bir kez müebbet ve 30 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

"Uymuyorum, saygı da duymuyorum" çıkışı

ErdoÄŸan, Can Dündar ve Erdem Gül'ün AYM kararıyla tahliye edilmesinin ardından, "Anayasa Mahkemesi’nin kararına sadece sessiz kalırım. Kabul etmek durumunda da deÄŸilim. Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum" demiÅŸti.

Bunun ardından peş peşe açıklamalar geldi.

Arslan: AYM kararları herkesi bağlar

"Anayasa Mahkemesi'nde Bireysel BaÅŸvuru Sisteminin Desteklenmesi Konferansı"nda konuÅŸan Yüksek Mahkeme BaÅŸkanı Zühtü Arslan, "AYM kararları herkesi baÄŸlar" diye konuÅŸmuÅŸtu.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan Afrika seyahatine çıkmadan hemen önce, "Anayasa’yı ben deÄŸil AYM ihlâl etti" ifadelerini kullanmıştı.

Gerekçe açıklandı

Daha sonra Anayasa Mahkemesi ihlâl kararının gerekçesini açıklamıştı. Yüksek Mahkeme'nin internet sitesinden duyurulan gerekçede, tutuklama tedbirinin Anayasa'nın 13. maddesindeki ölçütlerden biri olan ölçülülük ilkesi kapsamında "gerekli" olup olmadığı değerlendirilmiş; "Tutuklama kararlarında isnat edilen suçlara ilişkin olarak mevcut delil durumunun tutuklama için yeterli olduğu belirtilmiş ise de anılan haberler dışında somut herhangi bir delilden bahsedilmemiştir" denilmişti.

Mahkeme gerekçeli kararında basın özgürlüğüne de vurgu vardı:

"Kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı kapsamında yapılan tespitler dikkate alındığında ve isnat edilen suçlamalara temel olarak gösterilen tek olgunun başvuruya konu haberlerin yayımlanması olduğu gözetildiğinde hukukilik şartını sağlamayan tutuklama gibi ağır bir tedbir, ifade ve basın özgürlükleri bakımından demokratik bir toplumda gerekli ve ölçülü bir müdahale olarak kabul edilemez."

AYM ayrıca gerekçede, "Kamuoyunda yoğun tartışmalara neden olan bir olaya ilişkin benzer haberlerin aylar önce yayımlanmış olduğu gözetilmeksizin, başvuru konusu haberler üzerine soruşturma başlatılmasından yaklaşık altı ay geçtikten sonra başvurucular hakkında tutuklama tedbirinin uygulanmasının neden 'gerekli' olduğu, somut olayın özelliklerinden ve tutuklama kararının gerekçelerinden anlaşılamamaktadır" ifadelerine yer vermişti.

Önce karar sonra gerekçeye kızdı, "Kırgınım" dedi

ErdoÄŸan da bunun üzerine, "Anayasa Mahkemesi bireysel baÅŸvurularda yargı yolunun tüketilmesini beklemek durumundadır. Yerindelik denetimi yapamaz" yorumunu yapmıştı.

CumhurbaÅŸkanı daha sonra Burdur'da katıldığı açılış töreninde de, AYM'ye eleÅŸtirilerini sürdürerek, Yüksek Mahkeme'nin önce karar verip sonra gerekçe açıklamasını eleÅŸtirmiÅŸ ve BaÅŸkan Zühtü Arslan'a kırgınlığını belirtmiÅŸti:

"Sayın Başkan bana daha önceleri bizzat kendisi söylemiştir, 'Gerekçeyi hazırlamadan asla karar açıklamayız' diye. Ama ne yazık ki şimdi ben bu olayı yaşayınca çok üzüldüm ve çok kırgınım."

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.