Güncel
Ä°srail rejimiyle iliÅŸkilerin normalleÅŸmesi ihtimali ve..
Hassas bir mes’ele... Türkiye ile sionist İsrail rejimi ilişkilerinin normalleştirilmesi yolunda açıklamalar yapılıyor. İsrail rejiminden bir Bakan, ‘Anlaşmanın yüzde 90’ı tamam..’ diyor. Ama, ‘yüzde 10’ ?
Nitekim, Netanyahu, 17 Nisan günü, Bakanlar Kurulu toplantısını ilk olarak Golan Tepeleri’nde yaptı ve ‘Golan Tepeleri’nin sonsuza kadar Ä°srail’e ait olacağı’nı söyledi. Yani, iÅŸgal, -hukukî terimle- ‘ilhak’a dönüştürüldü. Bu, kabul edilecek mi?
Golan Tepeleri, Suriye’nin buÄŸday ambarı ve su deposu mahiyetinde olan bir bölge olup, Haziran-1967’deki ‘6 Gün Savaşı’ sırasında Ä°srail iÅŸgaline geçmiÅŸti ve bu durum 49 senedir böyle... Ä°ran ise Suriye Baas rejimini hâlâ, ‘Sionizme karşı DireniÅŸ Cephesi’ olarak niteleyip vargücüyle himaye ediyor.
***
Geçen hafta, Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı’nın Ä°stanbul toplantısında yapılan konuÅŸmalarda, ‘Türkiye’nin Filistin halkını daima desteklediÄŸi’ne dair açıklamalar keÅŸke, son AK Parti Hükûmeti’yle sınırlı olarak söylenseydi.
Çünkü, 1948’de Ä°srail adında bir rejim kurulduÄŸunda onu resmen tanıyan ilk ülkelerden birisi de Türkiye olmuÅŸtu. Ve ancak, ErdoÄŸan’ın Davos’taki ‘One Minute’ patlaması ve arkasından da Mavi Marmara Saldırısıyla bugünkü noktaya gelinmiÅŸtir.
Elbette, Türkiye’yi uÄŸraÅŸtıran terör hadiselerinin ardındaki asıl destekçilerin kimliÄŸini tahmin etmek de zor deÄŸil..
***
Haziran-2010 başında, ‘Gazze Ablukası’nı kırmak gibi barışçı bir niyetle yola çıkan Mavi Marmara gemisine sionist Ä°srail rejimi tarafından, uluslararası sularda yapılan bir saldırıda TC. vatandaşı 10 insanımızın barbarca katledilmesinden sonra.. 60 yıla yaklaÅŸan geçmiÅŸ iliÅŸkilerdeki en soÄŸuk dönem yaÅŸanmaya baÅŸlandı.
***
Geçen süre içinde, Amerikan emperyalizminin baskıları ile Türkiye, Ä°srail’le iliÅŸkilerini düzeltmeye zorlanıyordu.
Türkiye ise bunun için, üç şart ileri sürüyordu:
İsrail rejimi özür dileyecek, katlettikleri insanların ailelerine tazminat ödeyecek ve Gazze Ablukası sona erdirilecek!
Bu üç ÅŸarttan ilk ikisi, kabul edildi. Ama, Gazze Ablukası’na gelince..
Gazze Ablukası’nın kaldırılmasında Türkiye’nin üç ÅŸartı vardı.
Gazze limanına dev jeneratörler taşıyan bir vapur getirecek ve şehre elektrik verecek..
Ä°kincisi, Gazze’ye gemilerle Türkiye’den devamlı içme suyu taşınacak..
Üçüncü bir gemi de denizden arıtılan suları Gazze’ye kullanma suyu olarak verecek..
İsrail rejimi, bunları kabulde engeller çıkarmaya çalışıyor.
Gazze Åžeridi’nde, 45-50 kilometrekarelik dar bir alana sıkıştırılmış ve bombardımanlarda yıkılmış bir ÅŸehirde, iki milyon insan, yıllardır elektrik ve su imkanlarından bile mahrum ÅŸekilde yaşıyor ve taşımalar bile eÅŸek sırtında yapılıyor.
Dünya ise bu kabul edilemez duruma, sırf, Ä°srail’in hayatta kalma hakkı adına göz yumuyor.
***
Bir diÄŸer konu..
Ä°srail ile Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, DoÄŸu Akdeniz’de zengin doÄŸalgaz yataklarına ulaÅŸtığı biliniyor. Ancak bu gazın dünyaya ulaÅŸtırılmasının en güvenli yolunun Türkiye üzerinden geçeceÄŸini bilen Ä°srail, bu projeye Türkiye’nin de katılması çaÄŸrısı yapıyor.
Türkiye de Rusya tehdidiyle tekrar karşılaÅŸması ve Rusya’dan gelen doÄŸalgazın tehlikeye girmesi karşısında, güvenli doÄŸalgaz kaynaklarına ulaÅŸmak için de bu projeye ilgi gösteriyor.
Ayrıca AB ve ABD ile ErdoÄŸan Türkiyesi arasındaki soÄŸukluk, Ä°srail’le olan iliÅŸkilerden de kaynaklanıyor. Yani karmaşık bir uluslararası iliÅŸkiler ağı..
***
Elbette, varlığının kabul edilmemesini bile istediğimiz sionist İsrail rejimiyle münasebetlerin düzeltilmesini hoşnutlukla karşılayamayız.
Ama siyasette ve hele diplomaside, idealite ile realite arasındaki farklılık da unutulmamalıdır.
Selahaddin E. Çakırgil / haber.star.com.tr
Henüz yorum yapılmamış.