Sosyal Medya

Güncel

Kurtlar sofrasında oyuna gelmek

İnsan hakları sadece batılılar için, ölümler ve katliamlar da Müslümanlar için.



Ali Haydar Haksal - Milli Gazete

OYNANAN büyük oyuna ortak olma duygusu insanoğlunun bir zaafı. Kendine uygun, tarzına dönük, gücüne denk bir ortam yoksa herhangi bir oyuna dâhil olmak akıl kârı değil. Oyun kuralına uygun olsa bile kurtlar sofrasında veya tilkiler dünyasında, aslanlar arenasında oyuna dâhil olmak akıl, zekâ ve feraset gerektirir. Belki de bu tür bir oyuna hiç girmemeli. Kıvrak düşüncelerle bu oyunlardan sıyrılmak, dahil olmamak en akıllıca iş. Çünkü adı üzerinde bu bir oyun. Tuzaklarla dolu. Sonuçları da belirsiz.

Üstelik oyunun kurallarını belirleyen, yönlendiren ve hakemini de tayin eden güç kendisi. Yani oyunu oynatan. Oyuncular burada sadece bir oyuncu, yani figüran.

Bir insan kendine uygun olan ile peşrev atar veya çeker. Bir de sahtelikler, hileler ve yalanlar dünyasında bir oyuna tutuşmak da akıllıca bir iş değil. Size hasım olan, sizi yutmaya ve yok etmeye aday güçler ile hangi niyetle oyuna dâhil olursanız olun bir biçimde sizi alt etmenin yollarını arar. Zaten oyunun asıl nedeni bu. Emperyalizm kendine uygun, ehil, uyumlu, ruh olarak uyuşanları ister. Maraza çıkaranları, oyunbozanları, ya da çıkarlarına ters düşenleri kendi oyununa dahi etmez. Sofrasına demiyorum, özellikle. Sofrasının göstermelik kırıntılarıyla avutur bu kimseleri.

Aziz bir dostumun “III. Dünya Savaşı baÅŸlamıştır” dikkatiyle ki öyledir, yeni bir sürece girilmiÅŸ bulunuluyor. Epey bir zamandır pentagonun belirlemiÅŸ olduÄŸu coÄŸrafyamızdaki yeni devletçikler düşüncesi uygulamaya geçilmiÅŸ bulunuyor. “Arap Baharı” diye nitelendirilen “Emperyalizm kasırgası”nın sonuçları belirdi. Ne yazık ki Türkiye de buna dâhil edilmiÅŸ bulunuyor. Åžu son bir yıl içinde geliÅŸen olaylar bunu gösteriyor.

Emperyalistlerin dostları olmaz kuklaları olur.

Emperyalizmin çıkarları önceliklidir. Yüzüne gülseler de bunu arkasında kendi çıkarları söz konusu olur. Yeri ve zamanı gelince tetikçilerini, kuklalarını bir anda devre dışı bırakır.

Saddam Hüseyin emperyalizmin bir kuklası idi. bir zaman sonra onu devre dışı bırakması gerekiyordu. Çünkü semirmiÅŸti. Sekiz yıllık bir Ä°ran savaÅŸ deneyimi de olmuÅŸtu. Ne olduysa birden iÅŸtahı kabartıldı Kuveyt’in üzerine salındı ve iÅŸi bitirildi. Irak’a “Demokrasi ve özgürlük” getirilmek üzere. Büyük bir oyun oynanıyor ve bütün olumsuzluklar Müslümanlar eliyle yaptırtılıyor, sonra da Müslümanların üzerine yıkılıyor. 12 Eylül ikiz kulelerin vurulmasından beri yeni bir süreç baÅŸladı. Bu olay bahanesiyle zaman zaman yer yer yeni ve benzeri olaylar art arda geliyor. Avrupa’daki patlamalar, cinayetler, baskınlar bunun devamı. Fakat Müslümanlar ise safça buna çanak tutuyor, oyunu kabulleniyor. Sanki kendilerinden sadır olmuÅŸ gibi bir duyguya kapılıyor. Hiç de öyle deÄŸil. Zaman ilerledikçe anlaşılıyor ama Müslümanlar duygularına yenik düşüyor, yeni oyunlara geliyor ve tuzaklara düşüyor.

12 Eylül olaylarının faturası Suudi Arabistan’a çıkarılıyor ve tehdit altında. Zaten Pentagonun çizdiÄŸi haritada Suudi Arabistan’ın bölünmesi de var. Suudi Arabistan’ın paralarımı bankalarınızdan çekiyorum tehdidi hiçbir iÅŸe yaramıyor. Çünkü rehin alınmış durumda ve el koyuyor. Bu çırpınış da boÅŸuna.

Ne menem şeyse Müslümanlara dönük her hamlenin ardında, özgürlük, demokrasi ve insan hakları gündeme geliyor. Demokrasinin geldiği ettiği yok. Özgürlükleri hak getire. Müslümanlar her geçen gün daha da köleleşiyor. İnsan hakları sadece batılılar için, ölümler ve katliamlar da Müslümanlar için.

Deneyimlerden nedense ders alınamıyor. Örnek de teşkil etmiyor.

Türkiye’nin Suriye bataklığına itilmesi ve burada debelendirilmesi, bataklığa Türkiye’nin dahil edilmesi kaçınılmaz oldu. Bunu önceden görmek gerekirdi. Türkiye bir kapana sıkıştırıldı. Emperyaller, dost ve düşman görünenler el ve iÅŸ birliÄŸi yapıyor. Rusya ile Amerika birlikte iÅŸ tutuyor. Ä°ÅŸ iÅŸten geçtikten sonra karşı çıkmanın hiçbir anlamı olmuyor.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.