Polislerle tetikçileri buluşturan dava

Hrant Dink 19 Ocak 2007 tarihinde Ä°stanbul ÅžiÅŸli’de silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Cinayetin ardından Trabzon’dan gelen tetikçi Ogün Samast yakalandı. Samast ile birlikte cinayet Trabzon’a uzandı. Azmettirici Yasin Hayal ve polis muhbiri Erhan Tuncel’in de aralarında bulunduÄŸu 20 kiÅŸi yargılandı.

PDY soruÅŸturmaları Dink soruÅŸturmasının önünü açtı 

Yargılama sürecinde Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Engin Dinç ve Ahmet İlhan Güler gibi kamu görevlilerinin adı sık sık gündeme geldi.

Hatta Dink ailesi avukatları, bu isimlerin de aralarında bulunduÄŸu birçok kamu görevlisi hakkında ÅŸikayette bulundu. Ancak 2015 yılına kadar bu isimler hakkındaki suç duyuruları ‘takipsizlikle’ sonuçlandı.

Bu süreç 17-25 Aralık soruşturmalarına kadar devam etti. Paralel Devlet Yapılanması (PDY) yönelik soruşturmalarla birlikte Dink cinayeti yeniden ele alındı.

26 kamu görevlisi yargılanıyor

2015 yılında Savcı Gökalp Kökçü tarafından yürütülen soruÅŸturma sonucu Emniyet Ä°stihbarat Daire BaÅŸkanı Engin Dinç, eski istihbarat müdürleri Ramazan Akyürek, Sabri Uzun, dönemin Ä°stihbarat Dairesi C Åžube BaÅŸkanı Ali Fuat Yılmazer, Trabzon Ä°stihbarat Müdürü Faruk Sarı ve Ä°stanbul Ä°stihbarat Müdürü Ahmet Ä°lhan Güler’in de aralarında bulunduÄŸu 26 şüpheli hakkında dava açıldı.

Yargıtay'dan 'birlikte yargılansınlar' kararı

Savcı Kökçü, kamu görevlileri ile diÄŸer 20 sanığın birlikte yargılanmasını talep etti. Ancak Ä°stanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi kabul etmedi. Son sözü Yargıtay söyledi. Yargıtay kamu görevlileri ile cinayetin ardından yakalandıktan sonra ‘polis ve askerlerle birlikte Türk bayrağı ile fotoÄŸraf çektiren tetikçi Ogün Samast’ın da aralarında bulunduÄŸu 20 sanıklı eski davanın bir arada görülmesine karar verdi.

İlk duruşma bugün

Ä°stanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek davada kamu görevlileri ‘ihmali davranış ile ölüme sebebiyet vermek’, ‘örgüt kurmak ve yönetmek’, ‘tasarlayarak adam öldürme’, ‘resmi belgede sahtecilik’ gibi suçlardan yargılanacak.

Polis müdürleri ile tetikçi Ogün Samast aynı mahkeme salonunda, yan yana sanık sandalyesine oturacak. Davanın ilk oturumu üç gün sürecek.

Ä°ddianame: Gülen yapılanması cinayeti biliyordu 

Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Faruk Sarı, Sabri Uzun, Engin Dinç gibi polis müdürlerinin sanık olduğu kamu görevlileri ile ilgili hazırlanan Dink iddianamesinde, şüphelilerden Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer ve Coşkun Çakar'ın emniyet teşkilatı içinde Fethullah Gülen Cemaati olarak adlandırılan bir grubun yapılanmasını amaç edinen "Silahlı Terör Örgütü'nün" yöneticilerinden olduğu belirtildi.

Ä°ddianamede ‘Gülen Örgütünün’ cinayetten önce bütün detayları bildiÄŸi ancak iÅŸlenmesini beklediÄŸi ifade edildi.

'Araç suç'

İddianamede, "Bu anlamda amaç suçun gerçekleştirilmesi için Hrant Dink cinayetinin araç suç niteliğinde olduğu, bu örgüt tarafından Hrant Dink'in mutlak suretle öldürüleceği, bunun için hazırlıklar yapan suç örgütü yönetici ve üyeleri ile cinayeti işleyecek tetikçi 'Ogün' ismine kadar her şey önceden bilinmesine rağmen, amaç suçun gerçekleşmesi için araç suç niteliğinde olan Hrant Dink cinayetinin gerçekleşmesinin beklendiği tespit edilmiştir" ifadeleri kullanıldı.

Yasadışı çalışan büroda '62 adet Dink evrâğı' bulundu

İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer tarafından İstihbarat Daire Başkanlığı C-2 Büro Amirliği içinde 2006 yılı Haziran ayında C5 adlı büronun kurulduğu da iddianamede yer aldı. Onay alınmadan kurulan bu büronun, mevzuat dışı çalıştığını belirten savcılık, "FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütünce başlatılması planlanan Ergenekon soruşturmalarının hazırlıklarının yapıldığı, gizli bir yapılanma olan C-5 Bürosunun varlığı açığa çıkarılmıştır" tespitinde bulundu. Bu büroya ilişkin yapılan incelemede 62'si Hrant Dink cinayetiyle ilgili 22 bin 219 belge bulundu.

Olay yerindeki 'jandarmalar' tespit edildi

SoruÅŸturmayı yürüten savcı Gökalp Kökçü, o zamana kadarki en derinlikli soruÅŸturmayı yaptı. Savcı Kökçü, bu amaçla Ä°stihbarat Daire BaÅŸkanlığı’nı Åžubat 2015’te 'resmi soruÅŸturmacı' olarak atayıp yeni veriler toplanmasını istedi. Çalışmanın sonuçları savcıya iletildiÄŸinde 'Jandarma baÄŸlantısı'nın o güne kadar bilinenden çok daha ileri boyutlarda olduÄŸu görüldü.

Telefon kayıtlarından elde edilen verilere göre cinayet bölgesinde o gün beÅŸ jandarma görevlisi vardı. Olay yerindeki bu jandarma istihbaratçıları ile cinayet öncesinde olaÄŸanüstü biçimde yoÄŸunlaÅŸan bir telefon trafiÄŸi tespit edilen bir kiÅŸi daha belirlendi. Bu kiÅŸi de Ä°stanbul Jandarma da görevli Yüzbaşı M.D idi. Hrant Dink’in Bakırköy’deki evine giden Trabzon jandarma istihbaratına baÄŸlı personeli Ä°stanbul’da karşılayan kiÅŸinin de Jandarma Yüzbaşı M.D. olduÄŸu tespit edildi.

Yapılan tespitler arasında Trabzon’dan Ä°stanbul’a gelip Hrant Dink’in evine gelen iki jandarma görevlisi ile olay yerindeki beÅŸ kiÅŸiden birinin ismi de 'yüzde yüz' belirlendi.

Jandarma bölümü iddianamede yer almadı

Tablo böyleyken Jandarma'yla ilgili bilgi ve belgeler savcı Kökçü'nün iddianamesinde yer almadı; Faruk Sarı, Ahmet Ä°lhan Güler, Engin Dinç, Ali Fuat Yılmazer, Sabri Uzun, Ramazan Akyürek gibi polis müdürleri hakkında açılan davada jandarmaya yer verilmedi. ‘Jandarma baÄŸlantısı' ile ilgili bölümler, polis müdürlerinin yargılandığı bu dosyadan 15 Ekim 2015 tarihinde ayrıldı. Dosyanın ayrılması soruÅŸturma dışı tutulduÄŸu anlamına gelmiyor, ancak şüpheli jandarma subayları ve öteki personelle ilgili veriler iddianameye de girmedi.

Soruşturmayı başsavcı vekili yürütecek

SoruÅŸturmayı son sekiz yılda en ileri aÅŸamaya taşıyan Cumhuriyet savcısı Gökalp Kökçü Ocak ayı başında Ä°stanbul Cumhuriyet BaÅŸsavcılığının kararı ile bu dosyadan alındı. Bu durum, adliyedeki ‘görev deÄŸiÅŸikliÄŸi’ kapsamında gerçekleÅŸmiÅŸti. Ocak 2016'dan beri de Hrant Dink dosyası terör bürodan sorumlu baÅŸsavcı vekilliÄŸinde bekliyor. Dosyaya yeni bir savcı ataması yapılmadı. SoruÅŸturma dosyasına Terör ve Örgütlü Suçlar SoruÅŸturmalarından sorumlu baÅŸsavcı vekili Ä°rfan Fidan’ın bakacağı belirtildi.