Sosyal Medya

Güncel

'Suriyeli mülteciler Türkiye'de kalıcı olabilir'

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye’de bulunan 3 milyona yakın Suriyeli sığınmacının genel beklentilerin aksine “geçici olmayabileceğini” belirtti.



Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası Bahar Toplantıları çerçevesinde Washington'da bulunan Mehmet Şimşek, dün ABD Ticaret Odası'nda sığınmacılarla ilgili bir panelde yaptığı açıklamalarda, geçici ya da kalıcı oldukları düşünülmeden, Suriyeli sığınmacılara iyi eğitim ve iş eğitimi fırsatları sağlanması gerektiğini söyledi.

Türkiye'de toplam 2 milyon 800 bin, sınırlarının hemen yanı başında da 250 bin Suriyeli sığınmacı bulunduÄŸunun altını çizen ÅžimÅŸek, ülkenin ayrıca 150 bin Iraklı ve 100 bin kadar da diÄŸer ülkelerden gelen sığınmacılara ev sahipliÄŸi yaptığını hatırlattı. ÅžimÅŸek canlarını kurtarmak için Türkiye'ye sığınan bu mültecilerin ihtiyaçlarını karşılamanın “vicdani bir yükümlülük” olduÄŸunu savundu.

‘Vebal deÄŸil kazanç'

ÅžimÅŸek şöyle konuÅŸtu: “Bu sığınmacıları geçici olarak düşünmemeliyiz. Belki kulaklara yanlış gelebilir ya da genel beklentilerle uyuÅŸmayabilir. Ama Almanya 1960 ve 70'li yıllarda Türkler'e misafir işçi gözüyle bakmayıp, onları toplumun bir parçası olarak görüp daha iyi bir entegrasyon stratejisi uygulasaydı, bundan devasa yarar saÄŸlardı. Åžimdi Almanya artık öyle yapıyor. Bizler de mültecileri geçici ya da kalıcı olarak deÄŸerlendirmemeliyiz. Onlara iyi okul ve iÅŸ eÄŸitimi saÄŸlamalıyız. Onlara saygılı davranmalı ve kısa vadede olduÄŸu gibi bir vebal olarak görmemeliyiz.”

Türkiye'nin Suriyeli sığınmacıları “bir kazanç” olarak görmesi gerektiÄŸini vurgulayan BaÅŸbakan Yardımcısı Mehmet ÅžimÅŸek, “Psikolojimizi deÄŸiÅŸtirdiÄŸimizde, olumlu baktığımızda, mültecileri bir kazanç olarak göreceÄŸiz. Bazıları bir daha asla geri dönmeyebilir. Onları dil ve diÄŸer beceriler kazandırarak entegre etmeliyiz” dedi.

EÄŸitimi de bu entegrasyon sürecinin bir parçası olarak deÄŸerlendiren Mehmet ÅžimÅŸek, Türkiye'deki Suriyeli sığınmacıların 800-900 bin kadarının okul çağında olduÄŸunu, bu çocuklara gerekli eÄŸitimin verilmemesi durumunda yalnızca kendi geleceklerinin deÄŸil, küresel barışın tehdit altında olacağını savundu. ÅžimÅŸek bu çocukların “aşırı görüşlülere karşı korunmasız kalacağı” uyarısında bulundu.

‘Mülteci krizi Türkiye ve AB'yi birbirine yakınlaÅŸtırdı'

Türkiye hükümetinin Suriyeli mültecilere eğitimin yanı sıra çalışma izni, iş eğitimi, ücretsiz tıbbi bakım, ilaç ve üniversite eğitimi sunduğunu da belirten Şimşek bununla birlikte, Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin yalnızca yüzde 10'unun kamplarda yaşadığının altını çizdi. Bu kamplara yılda 4 milyar dolar harcandığını belirten Başbakan Yardımcısı, Avrupa'nın Türkiye'yle gösterdiği dayanışmayı da övdü. Şimşek ayrıca bazı bölgelerde mülteci nüfusunun yerel halkın nüfusundan fazla olduğuna dikkati çekerek, bunun yerel idarelere ağır maliyeti olduğunu kaydetti.

Bertelsmann Vakfı ve Financial Times gazetesinin ortaklaÅŸa düzenlendiÄŸi yıllık konferanslar dizisinin göç konulu panelinde konuÅŸan BaÅŸbakan Yardımcısı Mehmet ÅžimÅŸek, mülteci krizinin Türkiye ve Avrupa BirliÄŸi'ni yakınlaÅŸtırdığını da söyledi. “Belki bunu fırsatçılık olarak deÄŸerlendirenler olabilir, ama bunun önemli yok. Türkiye AB'ye saÄŸlam bir ÅŸekilde demir attı” diyen ÅžimÅŸek, Avrupa'nın Ankara'yı daha fazla reform uygulama, hukuk devleti ilkelerini güçlendirme, temel hak ve özgürlükleri geniÅŸletme, demokrasi standartlarını arttırma ve kurumsal olarak da bütünleÅŸme konularında teÅŸvik etmeyi sürdürmesi gerektiÄŸini kaydetti. ÅžimÅŸek, “Bu hem Türkiye'nin, hem de Avrupa BirliÄŸi'nin yararına olacaktır” diye konuÅŸtu.

‘Avrupa'ya ihtiyacımız var, Avrupa'nın saÄŸlam bir ortaÄŸa ihtiyacı var'

BaÅŸbakan Yardımcısı Mehmet ÅžimÅŸek, Türkiye'nin Avrupa BirliÄŸi hedeflerinin sonucu bugünden öngörülemese bile Avrupa'nın saÄŸlam bir ortaÄŸa ihtiyacı olduÄŸunu savundu ve şöyle devam etti: “Türkiye'yi Avrupa'ya saÄŸlam bir ÅŸekilde demirlemiÅŸ tutmanın yeni yararlarının ortaya çıkmasından memnunuz. Çünkü bu uzun vadede Avrupa'nın çıkarına hizmet eder. Bizim de Türkiye'yi toptan bir deÄŸiÅŸimden geçirebilmek için Avrupa'ya bir ilham kaynağı, bir referans ve bir çıpa olarak ihtiyacımız var.”

‘IMF'nin büyüme beklentilerinin revizyonu siyasi belirsizliÄŸin azaldığına iÅŸaret'

Bu arada IMF'nin bu hafta yayınladığı Dünya Ekonomik Görünümü raporunda Türkiye'nin büyüme beklentisini yukarı çekmesini deÄŸerlendiren Mehmet ÅžimÅŸek, bunu Türkiye'de “siyasi belirsizliÄŸin azalmasına baÄŸladı.

IMF'nin yeni raporunda güncellemeler yapmış, küresel büyümeye ilişkin tahminlerini aşağıya çekerken, Türkiye'nin 2016 büyüme beklentisini ise yükseltmişti. Rapora göre Türkiye'nin bu yılki büyüme tahminleri 0,6 puan yükseltilerek yüzde 3,8'e oturtuldu. Raporda gelecek yılki büyüme tahminiyse yüzde 3,4 olarak yansıtıldı.

Panelden sonra Amerika'nın Sesi'nin bu konudaki sorularını yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek şöyle konuştu:

“Türkiye geçen sene bütün uluslararası kuruluÅŸları ve dünyayı ÅŸaşırttı. Çin ve Hindistan hariç geliÅŸmekte olan ülkeler yüzde 7 büyürken, Türkiye yüzde 4 büyüdü. Birçok çevre Türkiye'nin büyüyemeyeceÄŸini, çok daha düşük oranlarda büyüyeceÄŸini sanıyordu. Åžimdi tabi siyasi belirsizlik azaldı, Türkiye'de bir kapsamlı reform gündemi var, yapısal reformları yapıyoruz. Ondan dolayı ÅŸimdi yavaÅŸ yavaÅŸ, herkes hikayeye tekrar inanmaya baÅŸladı.”

IMF'nin rakamlarını yukarı doÄŸru revize etmesini “olumlu bir ÅŸey” diye deÄŸerlendiren ÅžimÅŸek şöyle devam etti: “IMF dünyaya iliÅŸkin büyüme beklentililerini aÅŸağı çekerken, Türkiye'ye iliÅŸkin büyüme beklentilerini yukarı çekti. Bu Türkiye'de siyasi belirsizliÄŸin azaldığını, yapısal reformlarla Türkiye'nin orta vadeli görünümünün iyileÅŸtiÄŸini gösteriyor. Biz de tabi ki orta vadede yapısal reformları yaparak, verimliliÄŸi arttırarak, Türkiye'deki büyüme oranını tekrar yüzde beÅŸ patikasına oturtma çabası içerisindeyiz. Bütün olumsuzluklara raÄŸmen yani, jeopolitik gerginliklere raÄŸmen en büyük ticaret ortağımız olan Avrupa'daki kalıcı durgunluÄŸa raÄŸmen, birçok soruna raÄŸmen Türkiye ekonomisi büyük bir direnç gösteriyor, iyi de bir performans gösteriyor.”

‘Türkiye ve Rusya'nın birbirine ihtiyacı var'

Amerika'nın Sesi olarak, Türkiye'nin özellikle son dönemde Rusya, Mısır ve Ä°srail gibi ülkelerle yaÅŸadığı kötü siyasi iliÅŸkilerin ekonomiye nasıl yansıdığını sorduÄŸumuz Mehmet ÅžimÅŸek bu soruya, “Çevremizde olup bitenler, ister istemez Türkiye'ye yansıyor” diye yanıt verdi.

“Biz Rusya'yı önemli bir ticari ortak olarak, çok önemli bir komÅŸu olarak gördük görmeye devam ediyoruz. Rusya'yla yapıcı iliÅŸkiler geliÅŸtirmek istiyoruz” ÅŸeklinde devam eden BaÅŸbakan Yardımcısı, Rusya'yla yaÅŸanan sorunun Türkiye'nin hasmane tutumundan kaynaklanmadığını, yalnızca Suriye sınırında yaÅŸanan bir sorun olduÄŸunu belirtti.

Rusya'nın da bunu zamanla böyle görmesi umudunu dile getiren ÅžimÅŸek, “Rusya'nın Türkiye'ye, Türkiye'nin de Rusya'ya ihtiyacı var. Çünkü bölgesel ticaret, bölgesel iliÅŸkiler kritik bir öneme sahip. Aynı ÅŸey Mısır için de geçerlidir. Aynı ÅŸey diÄŸer komÅŸularımız için de geçerlidir” dedi.

Türkiye'nin çıkarlarının çevredeki ülkelerin istikrarına bağlı olduğunun altını çizen Mehmet Şimşek, hiçbir ülkenin içişlerine karışmadıklarını savundu, ama ulusal güvenliği için de çevresinde olup bitenlere kayıtsız kalamayacağını söyledi.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.