Güncel
Mahkeme'den istismar davasında beraat gerekçesi: Çocuklar hayal kurmuş olabilir
Diyarbakır'da 12 yaşındaki 5 kız öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılanan öğretmen beraat etti. Kararın gerekçesinde 'ergenlik çağındaki hayal kurma anlarının sıklığı gözönüne alındığında, mağdurların ifadesinin samimiyetinden şüpheye düşüldüğü' belirtildi.
Diyarbakır'ın Yenişehir İlçesi'ndeki bir ortaokulda eğitim gören 12 yaşındaki 5 kız öğrenci, 2013 yılı Mayıs ayında rehber öğretmenlerine, Fen Bilgisi öğretmeni D.T.'nin cinsel istismarına maruz kaldıklarını söyledi. Durumun yönetime bildirilmesi üzerine okula gelen polis, şüpheli öğretmeni gözaltına aldı. Mağdur ifadelerinin alınmasının ardından adli mercilere sevk edilen D.T. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Soruşturma sonunda hazırlanan iddianamede D.T. hakkında 'Çocuğun basit cinsel istismarı' suçundan 72 yıla kadar hapis cezası istendi.
İddianamenin kabulünün ardından tutuksuz sanık D.T.'nin yargılaması 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı.
Pedagog: Çocukların etki altında olduğunu düşünüyorum
Dava sürecinde 5 çocuktan 4'ü şikayetini geri çekerken bir çocuk şikayetçi oldu.
Mağdurların ifadesine eşlik eden pedagog ise çocukların duruşmadaki ve önceki ifadeleri arasında çelişki olduğunu söyledi. Duruşma öncesi baş başa yaptıkları görüşmede mağdurların korktukları izlenimi edindiğini belirten pedagog, "Çocukların etki altında olduklarını düşünüyorum" diye konuştu.
Öğretmen D.T. ise kendini şöyle savundu:
"Ben bu konularda hassasiyeti olan bir aileden geliyorum. Bu suçlamayı asla kabul etmiyorum. Şikayetten sonra idari soruşturma açıldı ve görevden geçici olarak alındım. Milli Eğitim geniş bir soruşturma açtı. Böyle bir araştırma yapılmasına rağmen, Milli Eğitim Müdürü suç unsuru olmadığını ve görevime devam edebileceğimi söyledi. Ben de öğretmenliğe gururla devam ediyorum."
Gerekçeli karar: Ergenlerdeki duygusal değişimin sonucu...
Mahkeme, sanığın suç işlediğinin sabit olmaması nedeniyle beraatine hükmetti. Gerekçeli kararı açıklayan mahkeme, sanığın istikrar arz eden ifadelerinde suçlamayı kabul etmediğini, buna karşın mağdur ifadelerinin çelişkili olduğunu kaydetti. Mağdurların yaş aralığının ergenlik çağı olarak nitelendirildiği belirtilen kararda şu ifadelere yer verildi;
"Bu dönemde tartışmaların, göz yaşlarına boğulmanın ve bunların aralarına serpilmiş hayal kurma anlarının sıklığı, ergenlerdeki duygusal gelişim ve değişimin sonucu olarak duyguların yoğunluğundaki artış ve istikrarsızlığın olağan olduğu, mağdurların yaş aralığı göz önüne alndığında beyanlarının samimiyetinden şüpheye düşülecek önemli çelişkiler bulunduğu anlaşılmıştır."
Mahkeme Başkanı karara muhalefet şerhi koydu
Mahkeme Başkanı Melih Uçar'ın muhalefet şerhi nedeniyle karar oy çokluğu ile alındı. Başkan Melih Uçar, mağdurlarin samimi anlatımlarına itibar edilmesi gerektiğini savunarak sanığın mağdur sayısınca cezalandırılması yönünde görüş belirtti.
Avukat: Bu yaştaki çocuklar böyle bir olay nedeniyle yalan söylemez
Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından, mağdurların avukatı Zeynep Biroğul Yargıtay'a temyiz başvurusu yaptı. Avukat Biroğul, "Ülkemizde ne yazık ki bu tür olaylarda tanıdıklar devreye girmekte ve olayın üstü örtülmeye çalışılmaktadır. Bu yaştaki çocukların böyle bir olay nedeniyle yalan söylemeleri mümkün değildir" dedi.
Prof. Dr. Öztürk: Çocuklara güvenmemiz gerekiyor
Uzmanlar ise, çocukların genellikle bu gibi durumlarda doğru söylediği görüşünde. Anadolu Ajansı'na konuşan ve Al Jazeera'de de yayınlanan röportajda, Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, "Çocuklar, olmayan bir şeyi uydurarak anlatma ihtimali çok az olan kişilerdir. Çocuklara güvenmemiz ve inanmamız gerekiyor" demişti.
Kaynak: DHA, AA, Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.