Sağlık
'Bağımlılar istismar ediliyor'
Uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak için başvurulan yerlerden biri de, uyuşturucuyla mücadele dernekleri. Bu derneklerden bazılarının kurucuları eski bağımlılar. Ancak aileler derneklerin denetlenmemesinden şikayetçi. Bazı derneklerin ya yüksek ücret istediği, ya da bağımlıları istismar ettiğini iddia ediyorlar.
Çocuğunuzun madde bağımlısı olduğunu öğrenseniz ne yaparsınız? Bir çok aile bu konuda ne yapacağını bile bilmiyor. Biraz araştırınca AMATEM, Balıklı Rum Hastanesi gibi yerler önünüze çıkıyor. Ancak burada yapılan kısa süreli tedaviler tek başına çözüm olmaktan çok uzak. Tedavi görenlerin büyük bölümü, devamı getirilemeyen rehabilitasyon tedavisi nedeniyle tekrar madde kullanmaya başlıyor.
Aileler ise çocuklarını kurtarmak için bir çıkış yolu arıyor. Biraz araştırmanın sonucunda, çoğunun yolu eski kullanıcıların kurduğu "bağımlılıkla mücadele" derneklerine düşüyor. Ancak bu tür merkezlerin ne derece yeterli olduğu soru işareti. Ayrıca bazı derneklerin, önce bu işi gönüllü yaptıklarını söyleyip, ardından ailelerden yüklü miktarda para telep ettiği iddia ediliyor. Çocuğunu madde bağımlılığından kurtarmak isteyen ebeveyn ise elinde avucunda ne varsa bu yolda harcıyor.
Ailelerin istismar edilmesinin yanısıra, kurtuluÅŸ ümidiyle bu tür derneklere giden kadınlara cinsel istismar iddiaları da gündeme geliyor. GeçtiÄŸimiz haftalarda UyuÅŸturucu Madde Bağımlılıkları ve Alkolizmle Mücadele Federasyonu (UBAM)’ın genel müdürü, bağımlılıktan kurtulmak için gelen kadınlara cinsel istismarda bulunduÄŸu, uyuÅŸturucu madde bulundurduÄŸu gibi iddialarla tutuklandı.
Madde Bağımlıları Yakınları Dayanışma Ağı da, 27 Mart Pazar günü Galatasaray Meydanı'nda düzenlediği eylemde bu konuya dikkat çekti. Dernekler kanununa tâbi olarak, isteyen herkesin, hiçbir yetkinliği olmasına bakılmaksızın Madde Bağımlılığıyla Mücadele Derneği kurabildiğine dikkat çeken bağımlı yakınlarının açıklamasında şu cümleler yer aldı:
"Bağımlılık tedavisinin Sosyal Fonlardan karşılanması ya da SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) ve GSS (Genel Sağlık Sigortası) kapsamına alınması, sahada faaliyet yürüten derneklerin bağımlı ve yakınlarıyla direkt maddi alışverişini ortadan kaldırır ve sadece faaliyetlerine yoğunlaşmalarına olanak sağlar. Bu amaçla yapılacak düzenlemeler sayesinde daha sağlıklı ve denetlenebilir, istismar kanalları minimuma çekilmiş daha etik bir hizmet kalitesine ulaşmanın önü açılmış olur."
"24 bin TL ücret istediler"
22 yaşındaki F.Y. bu derneklerden birinin mağduru olduğunu iddia ediyor. Sekiz yıldır bağımlı. Madde kullanmaya arkadaş ortamında alıştığını anlatıyor. Önceleri ne olduğunu bilmediği bu maddenin hoşuna gittiğini, zararlı olduğunu düşünmediğini söylüyor:
“Önce hafif bir madde ile baÅŸladım. Ä°ki yıl kullandım. Bana zarar vereceÄŸini bilmiyordum. Sonra baÅŸka bir arkadaşım bana daha ağır bir madde içirdi. Bir süre sonra artık vücudumun yenik düştüğünü anladım. Daha önce bunun fiziksel bir krizi olduÄŸunu bilmiyordum. Bir sabah bir kalktım, grip gibi kemiklerim aÄŸrıyordu. Sonra bağımlı olduÄŸumu öğrendim. Krize girmeye baÅŸladım.“
F.Y bir çok arkadaşını uyuÅŸturucu yüzünden kaybettiÄŸini anlatıyor. Kendi ifadesine göre, vücudunun sıkıntıya girdiÄŸini anladıktan sonra da böyle yaÅŸamak istemediÄŸine karar verdi. Önce annesine madde bağımlısı olduÄŸunu açıkladı. Ardından annesinin de desteÄŸiyle iki kez Balıklı Rum Hastanesi’ne, iki kez de AMATEM’e yattı. Ancak her defasında yeniden baÅŸladı:
“Bana iyi gelmedi bu tedaviler. Oradan çıkıyorsun yeniden baÅŸlıyorsun. Önemli olan sonrası zaten. BoÅŸ kalmamak lazım. Bu çok önemli. Kendini iyi hissettirecek bir ÅŸey yapmalı insan. BoÅŸ kaldığın zaman seni çekiyor hemen."
F.Y’nin annesi hastanelerde bir çözüm bulamayında oÄŸlunu madde bağımlılığından kurtarmak için baÅŸka kapıları çalmaya baÅŸladı. Ä°stanbul’da bir derneÄŸe gitti. Dernek yöneticilerinin önce "Biz bu iÅŸi para için yapmıyoruz" dediklerini, ancak daha sonra para istediklerini söylüyor:
“Önce bir derneÄŸi telefonla aradım. Benden 24 bin lira ücret istediler. Hâlbuki, televizyonlarda ücretsiz yardımcı olduklarını söylüyorlardı. BaÅŸka bir dernek buldum. Telefonda konuÅŸtuk ‘tamam gelsin’ dediler. Gittik. Tam çıkarken ‘Bizim bir ücretmiz var ama.’ dediler ve benden 7500 lira istediler. Ben param olmadığını söyleyince oradaki yöneticilerden biri ‘Ben kredi çektim, siz de kredi çekebilirsiniz’ dedi. Ben ne yapıp edip o parayı bulup göndermeye razıydım: Ama oÄŸlum onların dürüst olmadığını söyledi. Bu kadar parayla tedaviyi kabul etmedi ve gitmedi."
“Dernek aylık 5 bin lira istedi”
R.M. 29 yaşında. UyuÅŸturucu madde ile 18 yaşında tanıştı. 11 yıldır bağımlı. Dört aydır da “temiz” yani, madde kullanmıyor. Zararlı olduÄŸunu bildiÄŸi için önceleri reddetse de daha sonra arkadaÅŸ ortamında alıştığını söylüyor. Ancak daha ağır maddeler kullanmaya baÅŸladıkça önce kiÅŸisel eÅŸyalarını satmaya baÅŸladığını, ardından annesinin, ablasının çantasından para çaldığını anlatıyor.
AMATEM ya da baÅŸka bir hastaneye hiç gitmedi. Annesi o kurtulsun diye ÅŸehir bile deÄŸiÅŸtirdi. Ä°stanbul’dan taşındılar. Ancak yine olmadı. Tekrar Ä°stanbul’a döndüler. Bu sefer R.M’nin annesi F.M onu bir derneÄŸe götürmek istedi. Önceleri kabul etmedi. Daha sonra annesinin isteÄŸiyle telefonda derneÄŸin baÅŸkanı ile konuÅŸtu:
“Artık çıkmaz bir yola girdiÄŸimin farkındaydım. Kurtulmak istiyordum. Annem beni dernek baÅŸkanı ile telefonda konuÅŸturdu. Kendisi de eski bir kullanıcıydı. Telefonda konuÅŸurken bile beni anlayabiliyordu. Ben onu anlayabiliyordum. Çünkü aynı yoldan geçmiÅŸiz. Bayâ iyi geldi. Beni rahatlattı. Oraya gidince düzeleceÄŸime inandım.”
R.M derneğe gitmeye başladı. Ücretini bilmiyordu. Annesi F.M ise kendisinden ciddi miktarda para talep edildiğini söylüyor:
“OÄŸlumu Ä°stanbul dışındaki bir evde tedavi edeceklerini söylediler. Orada en az üç ay kalması gerektiÄŸini söylediler. Ben de Ä°stanbul’dan uzaklaşırsa daha iyi olacağını düşünerek kabul ettim. Ancak bu sefer de 5 bin lira talep ettiler. Ben önce üç ay için 5 bin sandım ama sonra bana aylık 5 bin lira ödemem gerektiÄŸini söylediler. Hiç param yoktu. Kızım niÅŸanlanmıştı. Ona takılan paraları aldım, altınlar bozdurdum ilk taksidi ödedim. Ä°kincisi için oÄŸlumun motosikletini sattık. Üçüncüyü nasıl ödeyeceÄŸimi düşünürken oÄŸlum aniden geri geldi. Bana hiç bir ÅŸey söylemeden oÄŸlumu göndermiÅŸler.”
“Hem maddi hem cinsel istismar var”
R.M iki aydan fazla derneğin İstanbul dışındaki evinde kaldı. Orada çocuklarını madde bağımlılığından kurtarmak isteyen ailelerin istismar edildiğine şahit olduğunu söylüyor:
“Bağımlılar ve ailelerin üzerinden ciddi anlamda suistimal var. Telefonda insanlar arıyor. Önce ‘Biz gönüllü yapıyoruz, para önemli deÄŸil’ diyorlar. Sonra sizi derneÄŸe çağırıyorlar. Aylık beÅŸ bin istiyorlar. Bu parayı veremeyen kalamıyor. Aile çocuÄŸunu getirmiÅŸ, "ÇocuÄŸumuzu kurtarın' diye yalvarıyor ama iÅŸin içine para girdiÄŸi zaman geri gönderiyor. 'Evini sat, arabanı sat, kredi çek' diyorlar. Sadece bu deÄŸil. Cinsel istismar da var. Kadınlara, 'Benimle birlikte olursan kurtulabilirsin' diyerek onların zayıf durumundan faydalanmak istiyorlar."
Madde bağımlılarının çoÄŸu, eski kullanıcıların kendileri gibi “damdan düştüğünü” bu yüzden kendilerine daha iyi anladıklarını düşünerek bu tür derneklere yöneliyorlar. Ancak bu tür derneklerin bir çoÄŸunun yeterli donanımı yok.
“Derneklerin denetlenmemesi büyük sorun”
YeÅŸilay Genel Müdürü SavaÅŸ Yılmaz, Türkiye’de uyuÅŸturucuyla mücadele derneklerinin yeterliliÄŸi ile ilgili bir denetimin olmamasının ciddi bir sorun olduÄŸunu söylüyor. Bu konuda çalışma yaptıklarını ve Türkiye için bir model çıkardıklarını belirtiyor:
"Biz Türkiye için rehabilitasyon modeli oluÅŸturmaya çalışıyoruz. Bu merkezleri ve uzman oldukları söylenen kiÅŸileri kimin denetleyeceÄŸinden tutun da, merkez nasıl olmalı, hangi büyüklükte olmalı, sosyal güvenlik sistemiyle iliÅŸkisi nasıl olmalı, hastaların tedavileri nasıl karşılanmalı, özel sektör ya da bir baÅŸka vakıf, dernek, üniversite bu alana gelmek isterse hangi koÅŸullarda gireceÄŸine kadar bir çok alanı kapsayan bir çalışma. Türkiye için bir model çıkartacağız. 5 kıtada 10 ülke örneÄŸi incelenecek, literatür çalışmaları yapılacak. Çalıştaylar yapılacak. Eski kullanıcılardan, aktivistinden hepsi ile birlikte ortak bir çalışmayla bir modeli çıkartıp uygulama yapacağız. Biz rolleri belirleyeceÄŸiz. Kim olayın neresinde olacak? STK’lar neresinde olacak?"
Savaş Yılmaz, ayrıca bağımlılık danışma merkezleri ile ilgili meslek standardı geliştirdiklerini de belirtiyor:
“Bağımlı danışmanının hangi standartara sahip olması gerektiÄŸi ile ilgili bilgileri Meslek Standartları Kurumu’na verdik. Onaylanmasını bekliyoruz. Normalde yönetmelik çıkarma sorumluluÄŸu, UyuÅŸturucuyla Mücadele Strateji Belgesi’nde Aile Bakanlığı’nda. Ama yaklaşık iki senedir sonuç çıkmadı. Biz alt yapısını hazırladık. Meslek Standardı dediÄŸimiz ÅŸey bireyi denetlemek için oluÅŸmuÅŸ bir ÅŸey. Meslek standartları geliÅŸtiriliyor sertifikasyon sistemine tabii tutuluyor, o sertifikayı alanlar istihdam edilebiliyor ya da çalışma izni veriliyor. 'Ben bu iÅŸi yaparım' diyor ama psikolog, psikiyatrist, eÄŸitici, sosyal hizmet uzmanı çalıştırmıyor. Bütün bu insan kaynağının profilinin çıkarılması sürecin nasıl olması gerektiÄŸine iliÅŸkin bir ÅŸey oluÅŸması gerekiyor Türkiye’de."
YeÅŸilay’dan ücretsiz bağımlılık danışmanlık hizmeti
SavaÅŸ Yılmaz, Türkiye’de uyuÅŸturucuyla mücadelede en büyük eksikliklerinden birinin de rehabilitasyon merkezlerinin olmaması olduÄŸunu belirtiyor. Yılmaz’a göre, AMATEM gibi tıbbi kurumlar tedavinin ilk öğesi, ancak bu yeterli deÄŸil. Tıbbi tedavinin ardından rehabilitasyon merkezleri çok önemli:
“Tıbbi tedavi iÅŸin bir parçası. Ama asıl tıbbi tedaviden sonra psikolojik ve sosyal destek saÄŸlayacak merkezler olması gerekiyor. Biz YEDAM dediÄŸimiz yapıları bu yüzden kurduk yani YeÅŸilay Danışmanlık Merkezi’ni. Önce bize bağımlı telefonla ulaşıyor. Psikologlarımız telefonda gerekli danışmanlığı saÄŸlıyor. Ardından bağımlı randevu alarak YEDAM’a geliyor. Bağımlı ve yakınları ücretsiz olarak buradaki psikolojik danışmanlık imkanından faydalanıyor. Burada yatılı deÄŸili ayakta tedavi uyguluyoruz. Åžu an sadece Ãœsküdar’da var. Yakında CerrahpaÅŸa’da da olacak. Bu merkezlerde psikologlar, psikiyatristler, sosyal hizmet uzmanları, din adamları, eÄŸitmenler yer alıyor. Eski kullanıcıların da deneyimlerinden faydalanmaya çalışıyoruz. Yani, duruma çok yönlü bakmaya çalışıyoruz.”
Türkiye’de bağımlıların tıbbi destek aldıktan sonra ücretsiz rehabilitasyon ve sosyal entegrasyonlarını saÄŸlayabilecekleri ilk merkez Gaziantep BüyükÅŸehir Belediyesi bünyesinde 2008'de kuruldu. Bir kaç ay önce kurulan YEDAM’ın yanı sıra Ä°stanbul’da Avcılar ve Beylikdüzü Belediyelerinin Ä°stanbul Toplumsal GeliÅŸim DerneÄŸi ile birlikte kurduÄŸu Bağımlılık ve Tedavi Merkezleri de var. Ancak giderek yaygınlaÅŸan uyuÅŸturucu bağımlılarının tedavi ve rehabilitasyonunda bu merkezler yetersiz kalıyor.
Kaynak:http://www.aljazeera.com.tr
Henüz yorum yapılmamış.