Sultan Mehmed'ten Başkanlık Sistemine - Yunus Ebrar Beşinci

Bir Beylikten, Imparatorluk kuran Fatih Sultan Mehmed bazı tarihçiler tarafından Osmanlı'nın gerçek kurucusu kabul edilir.

Ondan önceki padiÅŸahlar 'bey, beylik' Ã¼nvanı taşırken Fatih ilk kez 'han' ünvanını kullanmış, bize ilk kez milli birlik ve millet olma ÅŸuurunu aşılamıştır. Bu millet olma ÅŸuuru bugün ki manada 'milliyetçilik' kavramına tekabül etmez.Kaba tabiriyle ümmet bilincidir. 

Nitekim 2. Murat'ın bir önceki nesli olan Yıldırım Bayezit'in Ankara savaşı sonucunda maÄŸlup olması ve esir düşmesi sonucunda devlet dağılmış, fetret dönemi baÅŸlamış ve bu dönem 15 yıl kadar sürmüştür. Bu süreçte Osmanlı Devletine biad eden bir çok beylik isyan etmiÅŸ ve yeniden Anadolu coÄŸrafyası beyliklere  parçalanmış,  gerek anadolu birliÄŸi gerek Türk-islam birliÄŸi sekteye uÄŸramıştır.

Fatih Sultan Mehmed Han dedesinin başına gelenleri ve Osmanlının adeta çözülme sürecini iyi analiz etmiş yarina dair dersler cıkarmıştır. Özellikle devletin bekasi için yayınladığı Kanunname Osmanlının Tarihinde bir ilktir. Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman gibi ondan sonra gelen padişahlarada örnek teşkil etmiştir.

Bu Kanunnamede azınlıkların ve coğunlukların hakları koruma altına alınarak devletin tekrar iç karışıklık sürecine girmesi engellenmiştir. Ümmet ve millet şuuruna vurgu yapılmış bu yaklaşım aşiretcilik, kavmiyetcilik gibi bölünme parçalanma anlayışını bitirilmiş. Gayrimüslimlere haklar tanınarak onların huzur ve refahıda koruma altına alınmıştır. Doguda Ermeni Patrikliği, Fatihin döneminde kurulmuş. Gayrimuslimler arasında da adalet ve iktisat düzenlemeye gayret edilmiştir. Eğer bu milli şuur işlenmeseydi. Belkide Osmanlı, taht kavgalarında veya herhangi bir yenilgi durumunda tekrar dagılıp parçalanma sürecine girebilirdi.

Fatih Sultan Mehmed aynı zamanda yönetimde de değişikliklere gitmiş. Divan-ı Humayun'u, maliye nazırlıgını kurdurmuştur. Tapu kadastro işlemleri ilk kez onun döneminde olmuş bir çok idari yapı ve yapılanmaları kurumsallaştırmıştır.

O gün Fatih Sultan Mehmed'ten büyük rahatsızlık duyan Batı, ona ''BÃœYÃœK KARTAL" lakabını takmıştır. Onu birçok kez zehirlemek istemiÅŸ fakat baÅŸarılı olamamıştır ancak Fatih'in vefatında ciddi ÅŸaibeler bulunmaktadır. Yabancı kaynaklar;  yahudi asıllı bir doktor tarafından zehirlendiÄŸini, yerli kaynaklarımız ise yanlış tedavi uygulandığı için vefat ettiÄŸini yazmıştır.

Åžimdi CumhurbaÅŸkanımız Recep Tayyip Erdogan'ın üzerinden aynı oyunlar oynanmakta, adeta Türkiye Anadolu beylikler dönemine döndürülerek  Ã¼mmet ve millet ÅŸuuru parçalanmak istenmektedir. Çok eski deÄŸil 1 kasım seçimlerinde Ak partinin  275 vekil alamaması sonucunda adeta yönetim kilitlenmiÅŸ, ülke bir ''Fetret'' döneminde ki gibi bir kaosa sürüklenmiÅŸtir. Bu kaosun 1 sene, 5 sene veya 10 sene sonra tekrar başımıza gelmeyeceÄŸini, ülkenin hem ekonomik hem siyasi bir düğüme ''Fetrete'' girmeyecegini kimse garanti edemez. 

Bu yüzden bize düşen görev, Fatih Sultan Mehmed Han'ın yaptıgı gibi kanunnamemizi yani anayasamizi deÄŸiÅŸtirerek  "BaÅŸkanlık sistemine" geçmektir. Demokrasi azınlığın coÄŸunluÄŸa tahakkümü ise eÄŸer, bu ülke ve her vakit yöneticisini belli kriterler dogrultusunda seçilebilmeli, devlet ''Fetret'' dönemi koalisyon hükümetlerine mahkum edilmemelidir. 
 

Ey genç Nesil ! Ey bu topraklar üzerinde yaÅŸayan  necip millet !
'Milli Ä°rade'ne sahip çık. Çünkü ümmetin kanayan yaralarını ancak sen sarabilirsin. 

Yunus Ebrar BeÅŸinci