Sosyal Medya

Kürsü

Çipler de bizi görecek mi?

Yakın gelecekte bilim kurgu filmlerinden farklı olmayan gerçekler yaşayacağız. Tıp bu kadar ilerlediği zaman alternatif tıp hâlâ devam edecek mi?



Hayatımızda bilim diye bir olgu var. Hatta büyüyünce İsviçreli bilim adamı olmak isteyen kardeşlerimiz var. Dolayısıyla bilimsel gelişmeler takip edilmek isteniyor. Bilim kurgu filmleri de bilime olan ilgimizi arttıran faktörlerden. 20 yıl önce bilim kurgu filmlerine konu olan bazı gelişmelerin günümüzde kullanılabilir olması da cabası. Gün geçtikçe gelişen teknolojinin bir sonraki adımı ne?

 

 

Tıp alanında birkaç yıl içinde anlık kan basıncınızı ve şeker seviyenizi ölçebilen çipler çıkarsa şaşırmayın. Hatta bu değerler akıllı telefonlarınıza yansıyacak ve kaydedilecek. Böylelikle hastalık semptomları ve teşhisi hakkında birçok bilgi edinilecek. Dolayısıyla hastalıklara çözüm bulmak için de bir yol açacak bu çipler. Çok ses getirecek bir projeye benziyor değil mi?
Yine bilim kurgu filmlerinden farklı olmayan gerçekler yaşayacağız. Tıp bu kadar ilerlediği zaman alternatif tıp hâlâ devam edecek mi?

Bir konuya açıklık getirelim. Hastalık teşhisi koyulduktan sonra alternatif tıp tabirinden bahsedilebilir. Bağışıklık sistemini koruma, yeme-içme gibi, zaruri ihtiyaç olarak görülüyorsa alternatif tıp da hastalık belirtisi olmadığı zaman zaruri tıptır. Batı tıbbı, hastalık teşhisinden sonra, ilaçlarla, hastalığa nazaran daha az şikâyetlerle yaşamınızı idame ettirmenizi sağlayabilir.
Tabi ilaca bağlı kalma durumu birçok komplo teorilerinin çıkmasına da neden oluyor.

Teknolojiyi üretenin aynı zamanda kontrol edebileceÄŸi aÅŸikâr… O yüzden teknoloji sahipleri bizi dinleyebiliyorlar, biz teknoloji sahiplerini dinleyemiyoruz. Peki, bahsettiÄŸimiz çipleri üretebilenlerin kontrol edebileceÄŸi ÅŸeyler ne olabilir? Baktığımızda bütün bilgimize ulaÅŸabilir. Vücudunuza yerleÅŸtirilmiÅŸ bir elektronik aygıttan bahsediyoruz. DNA’nızdan günlük hareketlerinize, yiyip içtiklerinizden yatma-kalkma saatinize kadar bütün bilgilere sahip olunabilir. Peki, biz böyle bir ÅŸey üreterek bu güce sahip olabilir miyiz?

 

 

Bilim alanında bir kariyere, insanın sabır ve fedakârlık sınırlarını zorladığı için, ülkemizde talep az. Pratik olarak bilime uzak olmamıza rağmen dini bilim olan vatandaşlarımız var.
Dine dogma olduğu için bir türlü ısınamayanlar, genelde, bilimi dogma gibi hemen kabul etmektedirler. Bilim bu kadar kusursuz değildir. Yıllardır var olan bilimsel kanunlar değişebilir, değişiyor. Bilimsel bir çalışmaya dogma gibi inanmaktansa, çalışmanın makalesini inceleyelim. Zira bilimsel çalışmalarda yapılan hatalar, amatör olarak bile, bulunabiliyor. Zaten bilim sorgulama üzerine inşa edilmiştir. Yaptığımız bu sorgulamayı ve araştırmayı hayatımızdaki her alana taşıyalım. Evet, hatta dine bile.

Sözlerimi Erzurumlu İbrahim Hakki Hazretlerinin bir cümlesiyle tamamlamak istiyorum:
“Ä°slamiyet ve bilim aynı ÅŸeyi söylemekte olup, arada yalnız isim farkı vardır.”
(Mârifetnâme)


Abusulvech

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.