Güncel
Davutoğlu: Kazanın seçimi, orada siz oturun
TBMM’deki bütçe görüşmelerinde konuşan Başbakan Davutoğlu, muhalefete, "Külliyeyi tartışmaktansa 2019 seçimlerine iyi hazırlanın. Bu sefer cesaret gösterin, kendinize güvenin, meydana çıkın. Kazanın seçimi, orada siz oturun. Bu kadar basit" diye seslendi.
TBMM Genel Kurulu'nda, 2016 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin hesap Kanun Tasarısı'nın görüşmelerine baÅŸlandı. Muhalefet partileri muhalefet ÅŸerhlerinin, komisyon raporunda yer almamasına itiraz etti ve TBMM BaÅŸkanı Kahraman'ı tarafsız olmamakla suçladı. CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, bütçenin denetlenmediÄŸi iddiasında bulundu ve "Sayıştay 2014'te 1330 kamu kurumundan sadece 480'ini denetledi" dedi. MHP adına konuÅŸan Oktay Vural ise 29 kiÅŸiyi öldüren intihar bombacısının taziye çadırına giden HDP Milletvekili TuÄŸba Hezer’in dokunulmazlığının kaldırılmasını istedi. BaÅŸbakan DavutoÄŸlu ise "GenelbaÅŸkanlarınız haddi olmamasına raÄŸmen 'AK Parti'nin lideri kim?' diye sordu. Böyle bir ÅŸey söylemek istemezdim. Ama madem ki kapıyı siz açtınız. Evet meydan burada söylüyorum, AK Parti siyasetinin 13 yıllık baÅŸarı hikayesinin efsanevi kurucu lideri Recep Tayyip ErdoÄŸan'dır" dedi. BaÅŸbakan'ın bu sözleri AKP'li milletvekilleri tarafından uzun süre alkışlandı.
Başbakan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi tartışmasına işaret ederek, muhalefetin "saray", kendilerinin "külliye" dediğini belirtti ve şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, milletin malıdır. Biz hiçbir yere babamızdan miras gelmedik. Cumhurbaşkanımız bir reisin, bir kaptanın oğlu, ben bir esnafın oğluyum. Bizde aristokrat yollardan gelenler yok. Biz milletten güven âlâ âlâ bu yolları katettik. Bir gün gelecek Cumhurbaşkanımız da kendisinden sonraki cumhurbaşkanına orayı onurla devredecek. Fark şu... Siz 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendiniz cesaret edemediniz meydana çıkamadınız, bir çatı aday buldunuz, bir işe yaramadı. Şimdi size söylüyorum, külliyeyi tartışmaktansa, 2019 seçimlerine iyi hazırlanın, bu sefer cesaret gösterin, kendinize güvenin, meydana çıkın, kazanın seçimi, orada siz oturun. Bu kadar basit."
Maliye Bakanı’ndan bütçe ve hedef açıklamaları
Genel Kurul'da yapılan usul tartışmalarının ardından Maliye Bakanı Naci Ağbal, 2016 yılı bütçesi üzerindeki sunumuna başladı. Maliye Bakanı Naci Ağbal, konuşmöasında şu ifadelere yer verdi:
“SaÄŸladığımız mali disiplin sayesinde Türkiye özellikle geliÅŸmiÅŸ ekonomilerden kamu maliyesi göstergelerinde pozitif yönde ayrışmış ve dış ÅŸoklara karşı dayanıklılığını artırmıştır… Enflasyonun kademeli bir ÅŸekilde düşerek orta vadede düşük tek hanelerde istikrar kazanmasını hedefliyoruz… Cari açık, alınan makro ihtiyati tedbirler ve baÅŸta petrol olmak üzere emtia fiyatlarındaki düşüş ile önemli bir daralma sürecine girdi. Cari açığın milli gelire oranının bu yıl yüzde 3,9’a gerileyeceÄŸini öngörüyoruz… Çocuk bakım hizmetlerini yaygınlaÅŸtırarak, giriÅŸimciliÄŸi destekleyerek ve fırsat eÅŸitliÄŸi yaratarak kadınların iÅŸ gücüne katılımını 2018’de yüzde 35’e, 2023’te yüzde 41’e çıkarmayı hedefliyoruz… Çalışanların kazanılmış haklarını koruyarak iÅŸ gücü piyasasında güvenceli esnekliÄŸi yakında Meclis'ten geçirmek suretiyle hayata geçirmiÅŸ olacağız… Bütçedeki en büyük payı yine eÄŸitime ayırıyoruz. 2016'da eÄŸitime ayırdığımız kaynağı 2015 yılı bütçesine göre yüzde 25 artırarak 109 milyar liraya çıkarıyoruz. Yani topladığımız verginin yaklaşık dörtte birini eÄŸitime ayırıyoruz… Tarımsal destekleri artırarak devam ettirmeyi ve aynı zamanda tarım sektöründe gerekli yapısal dönüşümleri hızla gerçekleÅŸtirmeyi amaçlıyoruz.. Tarımsal üretim maliyetlerini düşürmek için arazi toplulaÅŸtırma çalışmalarına önem veriyoruz. 2023 yılına kadar 14 milyon hektar alanda arazi toplulaÅŸtırmasını tamamlamayı hedefliyoruz."
“Kendinizi de o çukurlara gömeceksiniz”
AK Parti Grup BaÅŸkanvekili Naci Bostancı ise konuÅŸmasında HDP ve MHP’yyi hedef aldı ve ÅŸunları söyledi:
"Bir HDP'li, 'Kandil'i sizin başınıza yıkacağız' demiÅŸti. Bana kalırsa öyle olmayacak. Yürüttüğünüz bu siyasetle başınızı Kandil'in kayalarına vura vura Kandil'i siz yıkacaksınız, kendinizi de o çukurlara gömeceksiniz, bize iÅŸ bırakmayacaksınız… Sayın CumhurbaÅŸkanı 'CumhurbaÅŸkanlığı bittikten sonra kenara çekiliyorum, gidiyorum bir köye, orada köy hayatı yaÅŸayacağım' dese siz boÅŸluÄŸa düşersiniz. CHP'li arkadaÅŸlar koÅŸa koÅŸa gidip, 'lütfen git ÅŸu saraya otur, yoksa biz ne konuÅŸacağız' diye kriz içine düşerler."
Bostancı bütçe görüşmeleri ile ilgili olarak ise, "Bu bütçe, AK Parti'nin 14. bütçesi. 14'ü tersine okursanız 41 yapar. 41 kere maşallah" dedi.
"1330 kamu kurumundan sadece 480'ini denetledi"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise kürsüde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
"Sayın DavutoÄŸlu'ndan iki soruya net cevap bekliyorum. Sarayın maliyetini ve Kaddafi'nin, dönemin baÅŸbakanına verdiÄŸi 250 bin doların hangi derneÄŸe, hangi vakfa bağışlandığını öğrenmek istiyorum.. Bütçeler bu kadar önemliyken, parlamentonun, iktidar kanadı tarafından kısır tartışmaların içine sokulması vahimdir.. Kesin Hesap Kanununu görüşeceÄŸiz ÅŸimdi. Kaç kamu kurumu var biliyor musunuz? Bunlar bilmezler, emin olun, bu yürütme organı bilmez ama ben size söyleyeyim. Bin 330 kamu kurumu var. 2014'te bin 330 kamu kurumunun kaçı denetlendi Sayıştay tarafından? Bunlar yine bilmezler. Sadece 480'i denetlendi. 2014'ün kesin hesabı geliyor, 850 kamu kurumunun hesabı denetlenmemiÅŸ. Güzel bir söz vardır, ele verir talkını, kendi yutar salkımı… Açık ve net tavır koyalım derken milletvekilinin bir teröristin taziye çadırına gitmesini asla kabul etmiyoruz. Hepimiz ülkemiz için çalışacağız. Ama sonuçta hepimiz aynı gemideyiz ve bu geminin hızlı yürümesi lazım. Beraber çalışmalıyız. Bu hükümetle mi? Ama bunlardan umudunuzu kesin."
"Dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyor olmalarından mutluluk duyarız"
MHP Grup Başkanvekili Vural ise söz sırası kendisine geldiğinde şu ifadeleri kullandı:
"Silahlı teröristlerle mücadele ederken, politik terörist ve yapılarla da hukukun kudretini göstererek mücadele etmek gereklidir. Yüce Meclis'te böyle bir zihniyetin ve yapının yeri olamaz… Kimsenin, kendisini aÅŸiretçi zihniyetin üst yapısı olacak 'devlet reisi'; yüce Meclis'i de ihtilalin 'danışma meclisi' yapmaya hakkı yoktur ve haddi deÄŸildir… Bugün, bir beka ve yeniden vatanlaÅŸma sorunuyla yüz yüze isek, bu ülkenin geleceÄŸine dönük bu derece ciddi tehditlere maruz bırakanlar da bu kiÅŸiler deÄŸil midir?... AKP’nin bugün içine düştüğü bataktan kurtulmak adına, kendisine kalkan olarak Sevr hayallerini, Åžark meselesini, dış güçleri, yabancı mihrakları seçmiÅŸ olması, biri HDP olan iki aktörlü senaryonun baÅŸ aktörü, 'esas oÄŸlan' olduÄŸu gerçeÄŸini örtemeyecektir… AK Parti ve HDP’nin Ä°mralı canisinin yıkım listesini müzakere ederek Dolmabahçe Sarayını kullandıkları ve devlet ile milletin birlik ve bütünlüğüne kasteden bir manifesto yayınladıkları da hepinizin malumudur. Åžimdi, dün kucaklaÅŸtıkları bu dostlarını, bugün bir teröristin cenazesini ziyaret ettiÄŸi ortaya çıkmış olduÄŸu için dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyor olmalarından mutluluk duyarız. Silahlı teröristlerle mücadele ederken, politik terörist ve yapılarla da hukukun kudretini göstererek mücadele etmek gereklidir. Yüce Meclis'te böyle bir zihniyetin ve yapının yeri olamaz. CumhurbaÅŸkanı’nın bu çıkışı, ümit ederiz ki bilinen ikircikli tavrının yeni bir örneÄŸi deÄŸildir."
"AKP iktidarı güç zehirlenmesi yaşıyor"
HDP Grup BaÅŸkanvekili Ä°dris Baluken ise bütçenin katılımcılıktan ve demokratiklikten uzak normlarla Genel Kurul’a sevk edildiÄŸini ileri sürdü. Baluken şöyle devam etti:
"Bütçe bir çatışma ortamında, savaş mantığıyla hazırlanmıştır. Türkiye halklarının ihtiyacı olan bir barış bütçesi yerine savaş bütçesinin yapılmasını çok büyük bir talihsizlik olarak değerlendiriyoruz. AKP iktidarı bir güç zehirlenmesi yaşıyor. İktidarın güç hastalığına tıpkı diğer hükümetler gibi pervasız bir şekilde savrulmuştur. AKP içerisindeki bu çatlamadan dolayı yeni bir siyasi kanadın arayış içerisinde olduğunu bütün dünya kamuoyu konuşmaktadır."
Baluken, Türkiye'de yaşayan bütün halklar için bir anayasal sözleşme ve yapılacak demokratik düzenlemeler ile sorunların çözüleceğine inandıklarını dile getirdi. Çözüm süreci boyunca çatışmalardan kaynaklı ölümleri durdurduklarını söyleyen Baluken, "Biz süreci 28 Şubat Dolmabahçe Mutabakatı'na kadar getirmeyi başardık. O açıklandığında bütün Ortadoğu ve dünyanın gözü Türkiye'nin üzerindeydi. Savaş konsepti devreye girdikten sonra maalesef bu bahsetmiş olduğumuz Türkiye'nin ilgi odağı olma durumu tamamen kalkmış, ölümlerle anılan bir ülke durumuna düşmüşüz" dedi.
Kaynak: AA
Henüz yorum yapılmamış.