Mavi Marmara Mağdur Avukatları açıklama yaptı

Son günlerde, İsrail ve Türkiye yetkililerinin müvekkillerimizin uğramış olduğu saldırıyı konu edinen bir görüşme yürüttükleri medya vasıtasıyla dünya kamuoyuna yansımıştır. Müvekkillerimizin haklarının iki ülke yetkilileri arasında siyasi pazarlığa konu edilmesi kabul edilemez.

Öncelikle, Mavi Marmara gemisinde saldırıya uÄŸrayan ve maÄŸdur olan tüm gerçek ve tüzel kiÅŸiler ile ÅŸehit ailelerinin hakları tarafımızca dünyanın birçok ülkesindeki mahkemelerdedava konusu edilmiÅŸtir. Bu davalar gerek uluslararası gerekse ulusal yargı mercilerinde ciddi aÅŸamalarkat ederek ilerlemektedir. Saldırgan Ä°srail’in, bu dava ve soruÅŸturmalardan kurtulmak için oldukça ciddi çabalar (talep, ikna, ÅŸantaj, korkutma, caydırma, ülkelerde kanun deÄŸiÅŸikliÄŸine ikna dahil birçok yöntem) gösterdiÄŸi herkesin malumudur. Bilinmelidir ki, davalara ve soruÅŸturmalara etki edecek tek yetkili merci müvekkillerimiz ve avukatlarıdır. MaÄŸdur müvekkillerimizin haklarına ve yargı sürecine her kim müdahil olursa, ağır bir vebâl ve mesuliyeti üzerine almış olacaktır.

Müvekkillerimiz defaatle ve son olarak da 11.01.2016 tarihinde yaptıkları yazılı açıklamada, “... daha önce Türkiyeli yetkililere “tazminatla ilgili Ä°srail tarafıyla yapılan görüşmelerden ve Ä°srail’in tutumundan rahatsızlığı” beyan etmiÅŸlerdir. ..Açıklamalarında, “... yakınlarımızı ÅŸehid eden Ä°srailli sorumlular hakkında açtığımız davalarımıza dair Ä°srail “tiyatro” benzetmesi yapıp ciddiye almadığını beyan etmiÅŸken, ÅŸimdi anlaÅŸmanın olmazsa olmaz ÅŸartı olarak “davalardan vazgeçilmesi veya düşürülmesi” ÅŸartını öne sürmesi, Türkiye tarafının da biz Åžehid ailelerine ve maÄŸdur yolculara danışmadan davaları pazarlık konusu yapması, bir hukuk devletinde kabul edilebilir deÄŸildir. Ä°srailli komutanlar hakkında devam eden ceza davamız ve tüm diÄŸer hukuki süreçlerden tazminat karşılığında vazgeçeceÄŸimiz iddiasını, bizlere yapılmış bir hakaret olarak görmekteyiz” ÅŸeklinde beyanda bulunmuÅŸlardı.Müvekkillerimizin Ä°srail’e karşı tavrı, olayın vukuundan bu yana istikrarlı bir ÅŸekilde yukarıda beyan ettikleri ÅŸekildedir.

Ayrıca maÄŸdur avukatları olarak birkaç hususta da Türkiye Hükümeti’ne hatırlatma ve uyarı da bulunmak isteriz.

Şöyleki ;

Ä°srail’in, takip ettiÄŸimiz davaların nihayete erdirilmesini, iki ülke iliÅŸkilerinin normalleÅŸmesinin ön ÅŸartı olarak ileri sürdüğü bilinen bir gerçektir. Bu davaların hiçbirisinden hiçbir ÅŸekilde vazgeçmemiz söz konusu olamaz. Böyle bir durum hukuken de mümkün deÄŸildir.

Ä°srail ve saldırıya katılan Ä°srailli saldırganlar,müvekkillerimize verdiÄŸi tüm zararları madden ve manen tazmin etmek zorundadırlar. Dünyadaki hukuki emsallerine bakıldığında ise, böyle bir saldırının karşılığı 1 milyar Dolar’dır. Müzakerelerde“Ä°srail’in 20 milyon Dolar ödeyeceÄŸi” konusunda anlaşıldığı ileri sürülmektedir. Ä°srail, bu komik bedeli “bağışlayarak” hem sorumluluktan sıyrılmakta, hem de ÅŸehitlere hakaret edercesine “bu bedeli bağış/sadaka olarak vereceÄŸini” beyan etmektedir.

Kamuoyuna yansıyan bilgiye göre “Ä°srail’in 20 milyon doları bir fona aktaracağı, Türkiye’nin bu fondaki parayı ÅŸehit ailelerine dağıtacağı ÅŸeklinde bir formül üzerine mutabakat saÄŸlandığı” beyan edilmektedir. Bu durum müvekkillerimizin haklarının gaspı, aynı zamanda ÅŸehitlerin ÅŸahs-ı manevisinin aÅŸağılanmasıdır ve hukuken de asla kabul edilemez. Ä°srail bu yöntemle suçluları koruyup bu suçlardan kurtulmayı arzulamaktadır.“Bağış”olarak verilen bedel ne kadar yüksek olursa olsunhiç bir ÅŸekilde kabul edilemez. Ancak mahkemelerce verilecek kararla 1 kuruÅŸ da olsa ‘haksız fiil tazminatı’, yani “saldırganların cezai sorumluÄŸu”nun tescili olarak kabul edilebilir.

Gazze’ye uygulanan hukuksuz “Abluka’nın kaldırılması” meselesi ise,Mavi Marmara davalarının esas konusudur. Gazze,hukuken bu ablukaya mahkum olmadığı gibi, uluslararası sular da Ä°srail’in istediÄŸi gemiye saldıracağı, istediÄŸi gibi insanları katledeceÄŸi bir alan deÄŸildir. Mavi Marmara davaları Ä°srailli suçluların yargılanmasını saÄŸladığı gibi, esasen Akdeniz’i ve Gazze’yi özgürleÅŸtirecektir. Devam eden davalarda oldukça ciddi ilerlemeler kaydetmiÅŸken, Akdeniz’de bile Ä°srail iÅŸgalini kabul etmek ve bu anlamagelecek bir mutabakata imza atmak, hukuki sonuçları da olacak büyük bir hatadır. Bu sorumluluÄŸu Türkiye Hükümeti üzerine almamalıdır.Türkiye Hükümeti, kendi vatandaÅŸlarına da, yabancı maÄŸdurlara da bu durumu izah edemez.

Bizler Mavi Marmara ve diÄŸer Gazze Özgürlük filosundaki yolcuların avukatları olarak, Ä°srail’e karşı açtığımız davaları olumsuz etkileyecek en ufak bir tasarrufa hukuk nezdinde müdahale edeceÄŸimizi belirtir, ÅŸimdiden çok ciddi hukuki sonuçlar doÄŸuracak bu tür geliÅŸmeler hususunda tüm ilgili ve yetkilileri uyarmayı bir sorumluluk biliriz.

Dileriz ki,Türkiye Hükümeti bugüne kadar olduÄŸu gibi BirleÅŸmiÅŸ Milletler dahil tüm siyasi, hukuki, diplomatik vb. mercilerde zulüm ve iÅŸgal politikalarına karşı durduÄŸu gibi, Ä°srail’in bu ayak oyunlarına da karşı duracaktır. Hukuka dayanan, adaletin gereÄŸi olan politikalar, mazlum halkların tek umududur. Hukuktan ve adaletten yana olanlar, gönüllerdeki ve tarihtekihaklı yerini alacaktır.

Adaletin gereği olarak yargı kararlarıyla ablukanın hukuksuzluğu ve İsrailli suçluların cezalandırılacağı o gün için, yürüyüşümüz devam edecektir.

Mavi Marmara Mağdur Avukatları