Sosyal Medya

Coğrafyamız

Sınırda bekleyen Suriyeli Türkmen: Başka çarem yok

Hasan el Hüseyin, Suriyeli bir Türkmen. Sınırın diğer yakasında, Türkiye’ye girebilmek için bekleyen binlerce kişiden biri.



Hasan, iki yaşındaki oÄŸlu ve eÅŸiyle birlikte Türkiye’nin Bab es Selam’a 1,5 kilometre mesafede kurduÄŸu mülteci kampında kendisine yer bulmaya çalışmış.

Ancak çadır sayısı yeterli gelmemiş. Ailesiyle birlikte açıkta kalmış. Şans eseri karşısına çıkan biri, gel bu gece benim evimde kal demiş.

"Ben şanslıyım. Bu gece kalacak bir yer buldum. Yoksa sokaktaydım. Benim kadar şanslı olamayanlar da var." diyor.

Hasan, sabah olunca yeniden sınır kapısının yolunu tutacağını söylüyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:

"Gündüzleri kapıda belki 10-15 bin kişi oluyor. Geceleri ise civar köylerden insanlar misafirperverlik yapıyor, kapılarını açıyorlar ortada kalanlara.

"Bir odada yüz kişinin yattığı bile oluyor. Sonra belki yardım gelir, belki bir çadır alırım, belki kapı açılır da geçerim diye sabah herkes bir umutla tekrar sınıra geri dönüyor."

70 bin Suriyeli daha Türkiye sınırına gelebilir

Halep kırsalından kaçarak Türkiye sınırına dayanan Suriyelilerin sayısı artık on binlerle ifade ediliyor.

Kilis Valisi Süleyman Tapsız, dün Öncüpınar Gümrük Kapısı önünde yaptığı açıklamada, son 48 saat içinde 35 bin Suriyelinin sınıra geldiğini söylemiş, sınırda bekleyen Suriyelilere çadır, battaniye, yatak ve gıda kolileri gönderildiğini belirtmişti.

Vali Tapsız, Suriyeli mültecilerin Türkiye’ye alınmasına ÅŸu an için ihtiyaç olmadığını da belirtmiÅŸti.

 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise Hollanda'da yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Suriye sınırı ile ilgili olarak "açık kapı" politikasını sürdüreceğini ifade etmişti.

Yetkililer, Halep ve çevresindeki Rus bombardımanıyla Esad güçlerinin ilerleyişinin sürmesi halinde 70 bin kadar Suriyelinin daha Türkiye sınırına doğru harekete geçebileceğini söylüyor.

Türkiye’nin sınır kapısını mültecilere açması için üzerindeki uluslararası baskı da artıyor.

Son olarak Avrupa BirliÄŸi’nin GeniÅŸlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn, Cenevre Konvansiyonu gereÄŸi mültecilere kapıların açılması gerektiÄŸini belirtmiÅŸti.

AB’nin dönem baÅŸkanı Hollanda’nın DışiÅŸleri Bakanı Bert Koenders de “Türkiye sınırında bekleyen insanların görüntülerine bakıyorum ve insani ihtiyaçları olan bu insanların sınırdan içeri alınması gerektiÄŸi mesajının altını çizmek istiyorum.” diye konuÅŸmuÅŸtu.

'Türkiye'den başka gidecekleri yer yok'

Ailesiyle birlikte bir buçuk yıldır Gaziantep’te yaÅŸayan Ribal Azzin de, üç hafta önce Halep’i ziyaret ettiÄŸini, kentte yaÅŸamın son büyük saldırı baÅŸlamadan önce dahi çok zor olduÄŸunu anlatıyor.

Image copyrightSelin Girit

"Her sabah insanlar işine gücüne gitmek için sokağa çıkıyor. Çünkü hayat bir şekilde devam etmek zorunda. Ancak eve dönebilecekler mi, nasıl dönecekler, kafalarına bir Rus bombası mı düşecek, bilmiyorlar." diyor ve ekliyor:

"Ä°nsanlar korkuyorlar. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Türkiye’den baÅŸka gidebilecekleri hiçbir yer yok. DoÄŸu’ya gitseler IŞİD var. Kuzeye gitseler Kürt bölgesi. Güneyde Esad güçleri. Türkiye’nin onlara yardım etmesini umuyorlar. Ama sınır kapı duvar olmuÅŸ."

Halep kentinin batısı şu an Esad güçlerinin kontrolünde. Kentin doğusunda ise muhaliflerin hakimiyeti söz konusu.

Hükümet güçleri 3 Åžubat’ta yaptıkları saldırı sonucu Halep’in kuzey batısında yer alan Nubl ve Zehra köylerindeki üç yıllık kuÅŸatmayı yarmışlardı.

Böylece Halep ile Kilis arasındaki ana güzergah yolu da muhaliflerin denetiminden çıkmıştı.

Ribal Azzin, Halep’te ÅŸu anda bu yolun denetiminin saÄŸlanamaması nedeniyle yakıt tedarikinde sıkıntılar yaÅŸandığını söylüyor.

Kentteki arkadaÅŸlarıyla hala temasta olduÄŸunu belirten Azzin, “Åžu an için kenti terk etmeye karar vermediler. Kalıp Esad güçleriyle savaÅŸacaklarını söylüyorlar.” diyor.

'Aklım çorba gibi'

Suriye ordusunda yüzbaşıyken savaÅŸ baÅŸlayınca orduyu terk edip, Halep’in kuzey kırsalındaki Mumbuc ilçesine yerleÅŸen, YPG birlikleri Mumbuc’a girince ailesiyle birlikte Türkiye’ye gelip Gaziantep’te yaÅŸamaya baÅŸlayan Hasan el Hüseyin, çaresizlik içinde olduÄŸunu söylüyor.

"EÅŸim hasta. Ameliyat olmak zorunda. Ameliyat olmadan önce, ailesini bir görsün istedik. Belki son görüşü olur dedik." sözleriyle neden Suriye’ye geri döndüğünü anlatıyor.

"Ailemin geri kalanı Antep’te bekliyorlar. ÇocuÄŸumun oyuncakları evde, bıraktığı yerde duruyor. Vallahi ne yapacağımı bilmiyorum. Aklım çorba gibi. Bir umutla bekliyoruz. Elimden gelen hiçbir ÅŸey yok." diyor.

Image copyrightReuters

Hasan el Hüseyin sınır kapısı kapalı olduğu için kaçakçılara başvurmayı bile düşündüğünü, ama parasının olmadığını söylüyor.

"Sınırdan 1200 dolara geçiren biri varmış. Ama bende o kadar para yok. Nasıl iki kişi için 2400 dolar ödeyeyim ben?" diye soruyor ve ekliyor:

"Sabah sınıra döneceğim. Oradaki insanlarla birlikte olacağım. Benim başka hiçbir çarem yok."

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.