Sosyal Medya

Güncel

Gündüz: İran'ın amacı dünyanın sonunu hızlandırmak

İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Profesörü Şinasi Gündüz, İran devrim muhafızları komutanı Caferi'nin basına yansıyan son demecini değerlendirdi.



Ä°stanbul Ãœniversitesi Ä°lahiyat Fakültesi Öğretim Ãœyesi Prof. Dr. Åžinasi Gündüz, Ä°ran meselesini Timetürk için kaleme aldı.

İşte o yazı:

Fars Haber Ajansına göre; Ä°ran Devrim Muhafızları Komutanı Tümgeneral Muhammed Ali Caferi yaptığı bir konuÅŸmasında, bölgemizde yaÅŸanan hadiselerin Mehdi'nin geliÅŸine zemin hazırladığını ve bu olaylarda aktif rol almak üzere Ä°ran'la ortak hedefler doÄŸrultusunda faaliyet yürütecek 5 ülkeden 200 bine yakın silahlı gencin hazır olduÄŸunu söyledi. 

Yani Caferi'ye göre Suriye'de, Irak'ta, Yemen'de ve bölgemizde yer alan diÄŸer ülkelerde yaÅŸanan ÅŸiddet olayları ve siyasal geliÅŸmeler, aslında beklenen kurtarıcı Mehdi'nin ayak sesleri… Yörede yaÅŸanan ÅŸiddet olayları Mehdi'nin geliÅŸine yönelik ilahi bir takdir… ÅžiiliÄŸin amiral gemisi Ä°ran ve destekçisi olan diÄŸer Åžii gruplar, ellerinde silahlarıyla Mehdi'nin geliÅŸini hızlandırmaya ve onu karşılamaya hazırlar… 

Caferi'nin konuÅŸmasından, Ä°ran'ın politik ve askeri hedefinin Mehdi beklentisiyle koordineli olduÄŸu ve Mehdi'nin geliÅŸine zemin oluÅŸturduÄŸu düşünülen bu hadiselere hazırlık yaptığı anlaşılmaktadır. Bu baÄŸlamda kendisiyle ortak hedefler doÄŸrultusunda faaliyet gösterecek silahlı birlikler hazırlayarak bölgede bunları tedavüle hazır hale getirmiÅŸ. Nitekim Pakistan ve Afganistan'dan Irak, Lübnan ve Yemen'e kadar Åžii nüfusun yaÅŸadığı bölgelerden oluÅŸturulan silahlı güçlerin Suriye, Irak ve Yemen gibi ülkelerdeki hadiselerde Åžii dayanışması ve Ä°ran'ın politik çıkarları lehine aktif rol alması bunu gösteriyor. Bu güçler vasıtasıyla bölgede bir taraftan Åžii geleneÄŸine tabi olduÄŸu düşünülen yöneticiler, iktidarlar ve güçler korunup kollanmaya ve desteklenmeye çalışılıyor. DiÄŸer taraftan da Åžiilik dışındaki güçlere karşı amansız bir sindirme ve yok etme faaliyeti yürütülüyor. Burada dikkat çeken ÅŸey Ä°ran'ın öncülüğündeki bu güçlerin bölgede mücadele ettikleri kesimlerin gayrimüslim oluÅŸumlar deÄŸil, bir ÅŸekilde Åžii geleneÄŸi içinde görülen kesimlerin dışında kalan Müslüman halk olmasıdır. Yani “Mehdinin geliÅŸine zemin hazırlayan” hadiselerde hedef olarak seçilen maÄŸdurlar ve kurbanlar yöredeki Müslümanlar ve onların gelecekleri… Mehdinin gelmesi için bölgede Åžii geleneÄŸine ve bu geleneÄŸin tarihsel lideri olarak düşünülen Ä°ran/Fars siyasetinin hedeflerine tehdit unsuru olarak görülen bu kesimlerin ortadan kaldırılması gerekiyor. Caferi'nin konuÅŸmasında söz edilen silahlı birliklerin hedefleri de bunlardır. Bu hedef doÄŸrultusunda Ä°ran, bölgede yürüttüğü mücadelede, uluslararası güç odaklarıyla uyum ve iÅŸbirliÄŸi içinde olmakta, yalnızca Rusya ile deÄŸil, gerektiÄŸinde “büyük ÅŸeytan” diye nitelediÄŸi ABD ile birlikte iÅŸ tutmaktan da kaçınmamaktadır. 

Bir kurtarıcının geliÅŸi beklentisi ve bu kurtarıcının gelmesine insanlığın ÅŸiddet ve kanla hazırlanmasına dair kanaat,tarih boyu insanlık için genelde acı ve trajedi üretmiÅŸtir. Bu inanış yalnızca Åžia'da deÄŸil Ä°slam dışı çeÅŸitli dinsel geleneklerde de mevcuttur. Bu konuda en dikkat çekici örnek Hıristiyan evanjeliklerin Mesih'in ikinci geliÅŸine yönelik beklentileridir. Bunlara göre de kurtarıcı Mesih'in ikinci geliÅŸi öncesi insanlık bir kaos yaÅŸayacak ve oluk oluk kanın akacağı, akıtılacağı bir savaÅŸ ve çatışma yaÅŸanacaktır. Bu ilahi bir takdirdir onlara göre… Ä°lginç olan; bu savaÅŸ ve çatışmanın vuku bulacağı bölgenin, kabaca Ä°slam dünyasının merkezini oluÅŸturan OrtadoÄŸu coÄŸrafyası olmasıdır. Evanjelikler, OrtadoÄŸu'da yaÅŸanan ÅŸiddet hadiselerini ve çatışmaları Hıristiyan kutsal metinlerine dayandırılan bu beklenti doÄŸrultusunda yorumlamakta ve yaÅŸanan bu ÅŸiddet hadiselerinin ilahi iradenin kaçınılmaz bir tezahürü olarak görmektedirler. Onlara göre bu olaylar Mesih'in geliÅŸi için olmazsa olmaz hadiselerdir. Hatta GraceHallsell'in“ForcingGod'sHand” (Tanrıyı Kıyamete Zorlamak, Kim Yayınları 2002-2003) baÅŸlıklı eserinde çarpıcı örneklerini verdiÄŸi gibi, bu çerçevede bazı fanatik evanjelikler Mesih'in geliÅŸini hızlandırmak için yöredeki ÅŸiddet olaylarında aktif rol oynamaktan kaçınmamaktadırlar. 

Caferi'nin konuÅŸmasında ifade edilen bu beklenti, Ä°ran'la Hizbullah ve Mehdi Ordusu gibi Ä°ran destekçisi grupların bölgede son dönemlerde gittikçe artan aktivitelerinin teolojik zeminini açıklama açısından önemlidir. Mehdi beklentisi Åžia'nın önemli bir inancıdır; yaÅŸanan olayların yorumlanmasından yürürlükteki politikaların meÅŸrulaÅŸtırılmasına kadar tarih boyu toplumu motive etmede yararlı bir enstrümandır. Bu inanış, dünyanın sonu tasavvuru ile yakından ilgilidir. Zira beklenen kurtarıcı olarak Mehdi ile birlikte hak ve batıl ya da iyi ve kötü savaşında hak ve iyi kazanacak, kötüler alt edilip yeryüzüne mutlak barış ve huzur gelecektir. Her ne kadar Mehdi'nin geliÅŸi öncesinde ve esnasında bir ÅŸiddet ve kaos yaÅŸanacak olsa da Mehdi'yle birlikte iyi ve kötü çatışması ÅŸeklinde tezahür eden tarihsel süreç sonlanacak ve adeta bir altın çaÄŸa girilecektir. Ancak bütün bunların gerçekleÅŸmesi için öncelikle bir trajedinin, kaosun, savaşın ve çatışmanın yaÅŸanması gerekiyor… Onlara göre bu bir gereklilik, ilahi bir takdir. Ve bugün bölgemizde yaÅŸanan ÅŸiddet ve çatışmalar, ironik de olsa bu altın çağın geliÅŸi için bir zorunluluk.
Kısacası; tıpkı fanatik evajjelik Hıristiyanlar gibi, Şii fanatizmiyle ve Farisi şovenizmiyle ön plana çıkan İran siyasetinin de beklenen kurtarıcının bir an önce gelmesi düşüncesiyle bölgemizi ve dünyayı ateşe atmaktan çekinmediği anlaşılıyor.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.